Chp Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, “Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan koltuk derdine düşen iki siyasetçi profili çiziyor. Bir zamanlar popüler olan 'İner misin, çıkar mısın?' oyunu şimdi ikili eliyle yeniden sahneye konuluyor. Türkiye bu gayri ciddiliği hak etmiyor” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün mü yoksa Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın mı aday olacağı konusunda yaşanan polemikle ilgili olarak, “Bu tartışma, AK Parti kökenli Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Erdoğan'ın koltuk derdine düştüğünü ve aralarında kıran kırana bir pazarlık yaşandığını gösteriyor” dedi. Tartışmanın boyutlarının AK Parti'de derin bir çatlağa yol açacağını savunan Tekin, “Ancak bunu önlemek için (Aramızda kardeşlik hukuku var) deyip gerçeği saklamaya çalışıyorlar. Bu nasıl kardeşliktir ki, AK Parti Gül'ün bir daha seçilebilmesini engellemek için her türlü yola başvurdu” ifadesini kullandı.

Tekin, ikilinin arasında herhangi bir ‘kardeşlik hukukunun olmadığı’nın Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Sever'in açıklamalarıyla ortaya çıktığını da dile getirdi. Yaşanan tartışmanın ‘millet iradesi’ne saygısızlık olduğunu belirten Tekin, şöyle konuştu:

“AK Parti içinde başlayan koltuk kavgası, Başbakanlık konutundan Çankaya yokuşuna kadar her yeri sarmış durumda. Her iki isim de koltuk derdine düşmüş. Çankaya'ya hangimiz çıkacağız meselesi Türkiye'nin tüm sorunlarının önüne geçmiş. Türkiye yanıyor, her yerden şehit haberleri geliyor. Devletin en yetkili iki ismi bunların hiçbiriyle meşgul değil. Gül ile Erdoğan'ın durumu, bize bir zamanlar popüler olan bir oyunu hatırlatıyor. Bilirsiniz, bir dönemler ‘İner misin, Çıkar mısın?’ adlı bir oyun vardı. Gül ile Erdoğan şimdi bu oyunu sahneye koyuyor. Türkiye, devletin zirvesinde sergilenen iner misin çıkar mısın oyununu ibretle izliyor.”

Çankaya'ya çıkma polemiğinin demokrasi ile bağdaşmayacağını da söyleyen Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cumhurbaşkanı Gül, Köşk seçimlerini kendi aralarında oturup konuşarak halledeceklerini söylüyor. Bunu iki şekilde yorumlamak gerekir. Demek ki, Gül'ün de Erdoğan'ın da milletin tercihine herhangi bir saygısı yok. Milletin hangi kararı vereceğini dikkate dahi almıyorlar. Millet belki her iki ismi de seçmeyecek. Belki başka bir tercihte bulunacak. 'Aramızda oturup halledeceğiz' ne demektir? Milletin oyunu çantada keklik mi sanıyorlar? Milleti kendilerine mecbur mu zannediyorlar? Ayrıca, Sayın Gül, dün yaptığı açıklamayla ‘tarafsız’ olmadığını ve olamayacağını bir kez daha ilan etti. AK Parti'nin herhangi bir yöneticisi gibi konuşuyor ve 'Erdoğan'la oturup konuşup çözeceğiz' diyor. Bu anlayış devleti tarafsız bir şekilde yönetebilir mi?”

Cumhurbaşkanı Gül'ün açıklamalarının “skandal” olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Tekin, “Sayın Gül hemen istifa etmeli ve Türkiye bir an önce Cumhurbaşkanlığı seçimine gitmelidir. Gül'ün görev süresi zaten Ağustos ayının sonunda dolmaktadır. Gül, bunun gereğini yerine getirmelidir” dedi.

Çankaya'ya çıkma polemiğinin ‘miras paylaşma’ tartışmasına dönüştüğünü de belirten Tekin, “Kimin malını bölüyorsunuz, asgari düzeyde demokratik teamüllere uymaya bile gerek duymuyorsunuz. Bu nasıl bir demokrasi anlayışı” açıklamasında bulundu.

Tekin, sadece temmuz ayında 110 işçinin ‘önlenebilir kazalarda’ hayatını kaybettiğini de vurgulayarak, “Sayın Gül de Sayın Erdoğan da oyunu bırakıp biraz gerçeklere dönseler iyi olur” dedi.