CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "Bütün siyasetçiler kendi dillerine ayar vermek zorunda. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki milyonlarca gencecik çocuk dünyayla entegre olurken siz onlara ayar getiremezsiniz, ayar veremezsiniz. Bu ülkenin farklılıklarını yok sayarak, demokrasiyi askıya alarak insanlara yaşam biçimi dayatırsanız elbette bu topluluk, Türkiye'nin yeni nesli otoriteye 'dur' demek için bir aradalar" dedi. Tekin, beraberindeki CHP Hatay Milletvekilleri Hasan Akgöl, Mehmet Ali Ediboğlu, Refik Eryılmaz, Adana Milletvekili Ali Demirçalı ve partililerle gösteriler sırasında hayatını haybeden Abdullah Cömert'in Gazi Mahallesi'ndeki evine taziye ziyaretinde bulundu. Baba Ali Edip Cömert'e ve yakınlarına başsağlığı dileyen Tekin, taziye çadırında okunan Kur'an-ı Kerim'i dinledi. Anne Hatice Cömert'e de başsağlığı dileyen Tekin, daha sonra CHP İl Başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Abdullah Cömert'in "demokrasi şehidi" olduğunu ifade eden Tekin, ölüm sebebinin şu ana kadar sağlıklı bir şekilde belirlenemediğini söyledi. CHP olarak kendi evlatlarına sahip çıkacaklarını aynı zamanda devletin bütün kurumlarını göreve davet ettiklerini vurgulayan Tekin, sağlıklı bir şekilde çözümün sonuçlanmasını beklediklerini belirtti. Özellikle Hatay'ın en stratejik, kritik bir il olduğunu herkesin bildiğini belirten Tekin, şöyle devam etti: "Hatay'da, siyaset yapan bütün siyasi partilerin öncülerine, milletvekillerine seslenmek istiyorum. Çok kritik bir süreçten geçtiğimiz ve kritik bir ilde yaşadığımızı hepimizin bilmesi gerekiyor. Onun için elbette her türlü demokratik haklarımızı kullanacağız ama bu coğrafyadaki sorunlu, kanamalı ve sıkıntılı bir ilimizde yaşadığımızı da unutmamak gerekiyor. Hatay'ın bir başka evladını feda etmeye tahammülü yok. Başta iktidarın ve buralı olduğu için Adalet Bakanının buraya el atmasını istiyorum. Ankara'da oturarak, millete ayar vererek siyasetin yapılmayacağını hepimizin bilmesi gerekiyor. Bugün çeşitli gazetelerde geçmiş yıllarda olduğu gibi darbe hikayeleriyle, kimse yemez bunları. Elbette bu ülkede darbeye kalkışanlar olursa darbenin önünde kalkan gibi duracak bir tek siyasi parti var o da Cumhuriyet Halk Partisidir. Hiç kimse merak etmesin. Sorun o değil. Sorun, hani derler ya kurşun yarası mı? dil yarası mı? Bütün siyasetçiler kendi dillerine ayar vermek zorunda. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki milyonlarca gencecik çocuk dünyayla entegre olurken siz onlara ayar getiremezsiniz, ayar veremezsiniz. Bu ülkenin farklılıklarını yok sayarak demokrasiyi askıya alarak insanlara yaşam biçimi dayatırsanız elbette bu topluluk, Türkiye'nin yeni nesli, otoriteye 'dur' demek için bir aradalar. Hiç kimse merak etmesin, hiç kimse hedef değil. Önce herkes kendini gözden geçirecek, bu ülkenin insanları, gençleri otoriter bir yapıya geçit vermemek için bir aradalar." Taziye evinde bütün acılara rağmen ailenin birlik, bütünlük mesajları verdiğini ve herkes için bunun bir ders olduğunu vurgulayan Tekin, gencecik bir evladını kaybeden anne ve babanın bütün bu acıya rağmen ülkenin birliğini, bütünlüğünü, kardeşliğini düşünüyorsa siyasetçilerin daha fazla şey düşünmesi gerektiğini belirtti. Bir gazetecinin "Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın açıklamasının ardından İstanbul'da ortamın yumuşudağını ancak aynı şeyin Ankara için geçerli olmadığını" belirtmesi üzerine Tekin, "Sayın Başbakan Vekilinin bütün bu söylemlerine rağmen bu eylemler yapılıyorsa o zaman ben burada o darbe çığırtkanlıkları, iktidara karşı darbe yapıyor diyenlere seslenmek istiyorum. Kim yönetiyor bu emniyet mensuplarını. O zaman İçişleri Bakanınıza sorucaksınız. Başbakan Vekilinin bütün bu söylemlerine rağmen bunlar oluyorsa, bunu da ben sayın Arınç'a sormak istiyorum. Umut ediyorum ki sayın Arınç, bu sorunlarla ilgili kamuoyuna bilgi verir" dedi. Rize'de meydana gelen olaylarla ilgili soru üzerine Tekin, "Rize'de olanlarla ilgili belediye başkanını televizyondan dinlerken tüylerim diken diken oldu, aklıma Sivas geldi. Ahmet Hakan, belediye başkanına Rize'de ne olduğunu soruyor, Başkan da 'ne olduğu belli olmayan'. Şimdi bir devlet yöneticisinin bu cümleleri kullanması abestir" diye konuştu. .Bir gazetecinin Başbakan'ın açıklamalarıyla ilgili sorusunu da Tekin, "Zaman zaman siz Başbakan da olsanız sürçülisan edebilirsiniz. Başbakan Erdoğan'ın balkon konuşmasını hepimizin hatırlaması gerekiyor. 76 milyonun başbakanıydı, şimdi görüyorum ki 76'yı ikiye bölmüş yarısının başbakanıdır. Bu doğru değildir. Bu dillerden vazgeçmemiz gerektiğine inanıyoruz" diye yanıtladı. Tekin, olaylar sırasında basın mensuplarına yönelen tepkilerle ilgili de "Basın mensubu arkadaşlarımıza alanlarda saldırmak demokrasi ve özgürlüğe saldırmak demektir" dedi. Basın toplantının ardından Tekin, il başkanlığında Abdullah Cömert'in fotoğrafının bulunduğu köşede mum yakıp dua etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz