CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Eylül davasına müdahil olmaları ile ilgili olarak, "Bizim partimiz
kapatıldı. Genel Başkanlarımız tutuklandı. Arşivlerimize mal
varlıklarımıza el konuldu. AK Parti müdahil olmuyor neden çünkü 12
Eylül ürünü ve 12 Eylül ile besleniyor" dedi.
Ankara'dan karayolu ile Karabük'e gelen Kemal Kılıçdaroğlu'nun ilk durağı Eskipazar ilçesi oldu. Kılıçdaroğlu, ilçe girişinde karşılandıktan sonra esnafı gezerek sorunlarını dinledi. Bir kahve önünde vatandaşlarla çay içen Kemal Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
İlk olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Konya'da kendisine yönelik söylediği falcı lafı hatırlatıldı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Ne cevap verilebilir buna arkadaşlar. Yürüyen yalan makinesi dedim, evet ben yürüyen yalan makinasıyım dedi. Ben daha ne cevap vereyim"
Kılıçdaroğlu, esnafın gündemi ile Başbakan'ın gündeminin farklı
olduğunu söyleyerek şöyle konuştu: "Çiftçi mozot ve gübreden şikayet
ediyor, emekli aldığı aylığın yetersizliğinden şikayet ediyor. Pazar
esnafı belediye başkanına borcumu ödeyeceğim borcumu taksit yap diyor, ben taksit yapmıyorum pazara girmesende girme diyor. Başbakanın gündemiyle halkın gündemi çok farklı. Halk geçinemiyor perişan durumda. Ama başbakanın durumu çok iyi olduğu için kendisinin yakınlarının ailesinin yedi sülalesinin durumu çok iyi. Sanıyor ki bütün vatandaşın durumu böyle öyle değil."
Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı tarafından yapılan bibergazının insan sağlığına zarar vermediği yönündeki açıklamasıyla ilgili bir soruya ise şöyle karşılık verdi: "Denemeyi herhalde sayın Bakan kendi üzerinde yapmış ki o kanıya varmış. Deney sonuçlarını kamuoyu ile paylaşırsa sayın bakan memnun oluruz"
12 Eylül davasına müdahil oldukları hatırlatılan Kılıçdaroğlu,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Demirel ben halkın önünde hesaplaştım dedi. Bizim partimiz kapatıldı. Genel başkanlarımız tutuklandı. Arşivlerimize ve mal varlıklarımıza el konuldu. AK Parti müdahil olmuyor neden çünkü 12 Eylül ürünü ve 12 Eylül ile besleniyor. Kenan Evren ile Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptıklarına bakın. Birbirlerine benziyor. Orada da şiddet vardı burada da.Orada da baskın vardı, burada da. Orada da gazeteciler ve üniversite hocaları hapisteydi, burada da. Parlamento baskı altındaydı şimdi de aynı. Yani Recep Tayyip Erdoğan ile Kenan Evren arasında tek farkı birinin apoletleri vardı, diğerinin apoletleri yoktu. Kafa aynı kafa ve yönetim tarzı aynı. Kenan Evren de eleştiriye tahammül edemezdi, Recep Tayyip Erdoğan da."
Kılıçdaroğlu, daha sonra Karabük'e giderek KARDEMİR
fabrikasını ziyaret etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz