CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: İstihbaratla Devlet Yönetilmez

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, istihbaratla devletin yönetilmeyeceğini belirterek, "Devleti yönetecek insanın yüreğinde önce insan sevgisi olacak." dedi. Eğitim sisteminin bütün ülkeler için stratejik öneme sahip olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, beş bakan değiştiğini ve her bakanın ayrı telden çaldığını ifade etti. TBMM Genel Kurulu'nda 2014 Bütçesi görüşmelerinde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sayıştay raporlarının Meclise gelmemesini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, sözlerine "Bugün bilbortlarda bir afişimiz yayınlanacaktı. 'Vatandaş hesabını veriyor, hükümet de hesabını verecek' bu duyurumuz üzülerek söylüyorum maalesef yayınlanmadı. Efendim sayın Başbakan korkarmış, ürkermiş." diyerek başladı. Vatandaşın vergi verdiği bir ortamda hükümetin de hesap vereceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, 'Benim ödediğim vergileri nerede harcadınız?'ın demokrasilerin çıkış kaynağı olduğuna dikkat çekti. "Hesap vermek bir iktidar için zul değil onurdur." diyen Kılıçdaroğlu, "Namuslu bir görevdir. Hesap vermeyen bir hükümeti destekleyeceksiniz; en büyük endişem budur. Hesap vermeyen bir hükümet, yolsuzluklara bulaşmış hükümet demektir." ifadelerini kullandı. Gümrük Bakanlığının gerçek denetim raporu ile Meclise gelen raporu gösteren Kılıçdaroğlu, "Kul hakkını yemenin günah olduğunu söylüyorsunuz. Yolsuzluklarını Parlemantonun engellemesi gerektiğine inanıyorsunuz. Elinizi vicdanınıza koyup el kaldıracaksınız. Bu rapor niye gelmiyor da bu rapor geliyor." şeklinde konuştu. "Eleştiri yapınca haklı veya haksız itiraz ediyorsunuz." diyen Kılıçdaroğlu, "Eleştiriden de bir politikacının ders alması gerektiğine inanıyorum. Ben sizin vicdanınıza sesleniyorum... Ben düşünüyorum siz de düşünün." dedi. Daha önce de Sayıştay raporları gelmedi diye itiraz ettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Rapor düzenlendi biri de gelmedi. Suçlulardan biri de kimse kusura bakmasın Meclis Başkanlığında oturan Cemil Çiçek'tir. Meclisten raporlar neden saklanır? İyi olsaydı gönderirlerdi. Ama içinde kirli sayfalar var, bu yüzden sakladılar." şeklinde konuştu. "Yürütme organı şu arkada oturanlar Bu Meclise saygı göstermiyorlar. bizim denetim yapmamızı engelliyorlar. engellemelerine de itiraz etmiyorsunuz." diyen Kılıçdaroğlu, bu bütçenin meşru olmadığını belirterek Parlamentoda hesap vermeyen hükümetin meşruluğunun her zaman tartışılacağını söyledi. Bunun istisnasının totaliter rejimler olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bu kafayla ilk 10'a girmeyi unutun." dedi. Kılıçdaroğlu, ancak üretime endekslenmesi halinde girilebilineceğini kaydetti. AK Parti sıralarından yükselen seslere karşılık ise Kılıçdaroğlu, "Arzu ederse sayın Başbakan ile sadece ekonomide bir araya burada gelebiliriz." dedi. Kılıçdaroğlu, "Gerçekler acıdır; acı olduğu için söylüyorum." ifadelerini kullandı. Mecliste kesin hesap komisyonu kurulması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Onun başkanlığı mutlaka muhalefete verilmeli; çünkü iktidar hesap vermeli. Siyasi ahlak yasası çıkaracağız. Siyaseti el kaldırma mekanizmasının dışına çıkaracağız." şeklinde konuştu. "Eğitim sistemi bütün ülkeler için stratejik öneme sahiptir." diyen Kılıçdaroğlu, eğitim sistemindeki değişiklikleri eleştirdi. Başbakanın ailelerin çocuklarına yönelik sözlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, "Başbakan bugün bu kürsüye gelecek ve bütün annelerden özür dileyecek." dedi. "Beş bakan değişti, her bakan ayrı telden çaldı." diyen Kılıçdaroğlu, "Yazık günah değil mi bizim çocuklarımıza, annelere. Hangi koşullada okullara gidiyorlar." diye konuştu. "İstihbaratla devlet yönetilmez. Devleti yönetecek insanın yüreğinde önce insan sevgisi olacak." diyen Kılıçdaroğlu, sözü Gezi olaylarına getirdi. Gezi olaylarıyla Başbakanın bütün dünyada fiyakasının bozulduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, Gezi olaylarının Türkiye demokrasisine vurulmuş silinmez bir damga olduğunu vurguladı. Başbakana "Mala acıdığın kadar biraz da cana acısın ne olur." diye seslenen Kılıçdaroğlu, beyfendinin derdinin seramikler olduğunu ifade etti. "Köşeyi döndünüz, zengin oldunuz, villalarda oturdunuz." diyen Kılıçdaroğlu, son dönemde "Elimde belge var açıklayacam." diye bir moda çıktığını kaydetti. Başbakanın "Bizimde belge var; açıklarsa yer yerinden oynar" sözlerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan belgeleri açıklamadan bir gün önce söylede vatandaşın haberi olsun evlerinden çıksın sonra altında kalmasınlar." diye konuştu. Basına yansıyan 2004'teki MGK belgelerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, üç kurumun suç duyurusunda bulunduğunu belirterek "Halkı ilgilendiren belgeyi yayınlamak suç değildir. Veren suçludur ama yayınlayan suçlu değil." dedi. Hükümetin iki yüzlü bir siyaset izlediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "28 Şubat belgeleri yayınlanırken niye vatan haini demediniz?" diye sordu ve çifte standart yapılamayacağını söyledi. Başbakana "2013 yılında Ankara'da doğalgaz hangi gerekçeyle karneye bağlandı?" sorusunu yönelten Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu da eleştirerek "Suriye'de akan her kanın sorumlusu bu hükümettir." ifadelerini kullandı. Öte yandan Kılıçdaroğlu konuşurken zaman zaman AK Parti'li milletvekilleri söze karışmak istedi. Meclis Başkanı Cemil Çiçek ise uyarılarda bulundu. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Kılıçdaroğlu'na çiftçinin durumunu anlatırken laf attı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek de Bakar Eker'i uyardı. Kılıçdaroğlu ise Eker'e dönerek "Sen oradan laf atma sen bu ülkeye saman ithal eden bakansın saman. Kalkmışsın orada konuşuyorsun." karşılığını verdi.