CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kocaeli'de kanaat önderleri ve muhtarlarla buluştu:

KOCAELİ (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Allah'ın izniyle dostlarımızla beraber iktidar olacağız. Bu yol görünüyor ama size namus sözüm var, harcadığım her kuruşun hesabını bu millete vereceğim." dedi.

Karamürsel Kültür Merkezi'nde kanaat önderleri ve muhtarlarla bir araya gelen Kılıçdaroğlu, muhtarlara yönelik projelerinden ve CHP'li belediyelerin hayata geçirdiği çalışmalardan bahsetti.

Kocaeli'de balıkçıların sorunlarını dinlediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Denizdeki müsilajı gösterdiler bana. Müsilaj nedir? Denizin isyanıdır. Allah'ın yarattığı bu güzel denizi niye kirletiyoruz? Oksijen olmasa yaşayamayız, nefes alamayız. Denizde de canlılar var. Onların da oksijene ihtiyacı var, onların da yaşama hakları var. Onların da hakkı, hukuku var. Niye onları yok ediyoruz, kendi elimizle çevreyi kirleterek? Denizin dibine bütün kirlilikleri veriyoruz. Verdiğimiz kirli suyu doğru düzgün arıtmıyoruz. Kimyasal arıtma yok, doğru düzgün biyolojik arıtma da yok." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, salgın sürecinde esnafa verilen desteğe değinerek, bunun yeterli olmadığını savundu.

- "Siyaset vatandaşa hesap verme makamı"

Siyasetin, vatandaşa hesap verme makamı olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Bir soru sorduk, 128 milyar dolar nereye gitti diye. Dile kolay, 128 milyar dolar... 1 milyondan, 1 milyardan, 100 milyardan bahsetmiyorum, 128 milyar dolar, Merkez Bankasının kasasındaki para. Bu para nereye gitti? Cevabını siz bilmiyorsunuz, ben de bilmiyorum, Meclisteki 600 milletvekili de bilmiyor. Nereye gitti? Birinin bunun cevabını vermesi lazım. Bu sorunun cevabını vermeyene oy vermememiz lazım. Bu sorunun cevabını vermekten kaçınanın ülkeye faydası yoktur. Ben sizden vergi alıyorsam, harcadığım vergiyi ne zaman kimler için harcadığımın hesabını vermek zorundayım. Dünyada demokrasi böyle gelişir. 128 milyar dolar gidecek, 'Bu soru da sorulur mu?' Ne sorayım? Esnafı soruyorum cevap yok, çiftçiyi soruyorum cevap yok. Hadi onları tamam anladık. Senin harcadığın bir para var, 128 milyar dolar, bari buna cevap ver. Ona da cevap yok. Olmaz, sandığa gidince elinizi vicdanınıza koyacaksınız."

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 2 milyon 400 bin hanede internet bulunmadığını, salgın döneminde bu hanelerdeki çocukların uzaktan eğitimden yararlanamadığını söyledi.

- "Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rahmetli Turgut Özal'ın kurduğu Türk Telekom 6,5 milyar dolara Hariri ailesine satıldı. Dolayısıyla 2 milyon 400 bin haneye internet ulaşmadı. Sandığa gideceksiniz, oy kullanacaksınız, elinizi vicdanınıza götüreceksiniz. 6,5 milyar dolarlık bir yük yine hepinizin sırtında. Şimdi bunun zararını hepimiz ödüyoruz. Şundan emin olmanızı isterim, Allah'ın izniyle dostlarımızla beraber iktidar olacağız. Bu yol görünüyor ama benim size namus sözüm var, harcadığım her kuruşun hesabını bu millete vereceğim. Siyasetçiyseniz ve bu güzel coğrafyada bir çocuk yatağa aç giriyorsa, siz o gece uyuyamazsınız. O çocuğun karnı doyacak. Siz sosyal yardım yaparken, kişinin onurunu koruyacaksınız. Onun yoksulluğunu teşhir etmeyeceksiniz. Yoksulluk kader değil ki kardeşim, iş verirseniz çalışacak. İşi yok adamın. Çiftçi perişan vaziyette. Elektriğine zam, suyuna zam, gübresine zam, ilacına zam, fidesine zam, hepsi dışardan geliyor. Dolar yükseldikçe bunlar perişan oluyor. Sonra dönüp diyoruz ki fiyatlar niye artıyor?"

Sosyal devletin yapması gerekenlere değinen Kılıçdaroğlu, "Sizin hiç kabahatiniz yok mu diye bir soru da gelebilir? Kim dedi bizim kabahatimiz yok diye? Bizim bir sürü kabahatimiz var. Biz kendimizle de hesaplaşıyoruz, yanlış yaptığımız şeyleri, yanlış yaptık diyoruz. Bir dönem ne yaptık biz? Başörtüsünü Türkiye'nin bir numaraları sorunu hale getirdik. Sana ne kardeşim başörtüsünden sana ne. Başörtülü mü, başörtüsüz mü ona bakmayacağız. Sen şuna bakacaksın, o kadının karnı doyuyor mu? İşi gücü var mı? Evladı üniversiteyi bitirdiyse iş buldu, mu bulamadı mı? Sen ona bakacaksın. Huzur içinde yaşıyor mu, sen ona bakacaksın." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin çözülemeyecek hiç bir sorunu olmadığını vurgulayarak, ülkenin çok zengin bir insan kaynağına sahip olduğunu kaydetti.

Ülkenin genç nufüs potansiyeline sahip olduğundan bahseden Kılıçdaroğlu, "Pırıl pırıl evlatlarımız var. Hepsi diyor ki 'Yurt dışına gideceğim, orada çalışacağım.' Neden bu gencecik evlatlarımıza iş bulamıyoruz? Bunları çözeceğiz, gençlerin de sorunlarını çözeceğiz. Sizden isteğim, demokrasiyi güçlendirin, sizden isteğim yalan söyleyenlere oy vermeyin, sizden isteğim temiz siyaset yapan, ahlaklı siyaset yapanlara oy verin. Siyaseti kim zenginleşme aracı olarak görüyorsa o bu ülkeye felaket getirir. Siyasete atıldığım gün, bütün mal varlığımı kendi internet siteme koydum, karımın yüzüğüne kadar. Ne olacak, alın teriyle kazanmışız. Kimse bir şey diyor mu? Diyemez." diye konuştu.

- "Makine Kimya Endüstrisini vermenin hazırlıklarını yapıyorlar"

Dinin, kimliğin, yaşam tarzının, siyasete alet edilmesine karşı olduklarını anlatan Kılıçdaroğlu, "Ölçümüz ne? Ölçümüz bayrağımız, başka bir de vatanımız. Bayrakla ve vatanla sorunu olmayan herkesin benim başımın üstünde yeri var." dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"(Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu) Şimdi burayı diyorlar ki bir anonim şirkete dönüştüreceğiz. Sonra birilerine verecekler. Sakarya'da değeri 20 milyar dolar olan tank palet fabrikasını Katar ordusuna verdiler. Nasıl? Milli Savunma Bakanlığından çıkardılar, bir anonim şirkete dönüştürdüler. Anonim şirketin hisselerini götürdüler Katar ordusuna sattılar. Savunma sanayi, değerli arkadaşlar sıradan bir sanayi değil. Bir silah sanayimizi verdik, 5 kuruş almadan. Şimdi Makine Kimya Endüstrisini vermenin hazırlıklarını yapıyorlar. Bunu sizin vicdanınıza teslim ediyorum."

Daha sonra basına kapalı devam eden toplantının ardından Kılıçdaroğlu, Karamürsel Kültür Merkezi'nden ayrılırken kendisini bekleyen vatandaşları selamladı.