CHP Grup Başkanvekili Altay'dan, yeni anayasa çağrılarına yanıt

Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, "(Devletin şan ve şerefi için, bu aziz milletin huzuru, refahı, mutluluğu için Meclis'te şunları çıkarmak istedim ama CHP engel oldu) de, bir tane örnek göster senden özür dileyeceğim, söz veriyorum." diye seslenen Altay, ancak böyle bir örneğin olmadığını savundu.

Altay, TBMM'de iki gündür görüşülen uluslararası anlaşmaları onaylayan kanun tekliflerine CHP'nin yapıcı, olumlu katkıları olduğunu, CHP'nin samimi katkısıyla bir hafta içinde uluslararası anlaşmalarla ilgili 67 teklifin yasalaştığını belirterek, "Engelleyici tutumda olsaydık bu olabilir miydi Sayın Erdoğan? Bence nankörlük ediyorsun. Biz seni çok yanlıştan çevirdik, uçurumun kenarından aldık." ifadelerini kullandı.

"SORUŞTURMA AÇACAK YÜREKLİ SAVCI YOKSA..."

Altay, Boğaziçi Üniversitesi olaylarına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Öğrencilerin anayasadan kaynaklı gösteri ve protesto haklarını kullanmaları önünde ne engel vardı, sen orantısız polis gücü kullanarak ortalığı birbirine kattın. Bırak o gençler bağırıp, çağırsaydı, türküler söyleseydi. Barışçıl şekilde, 'Bu rektörün Boğaziçi rektörü olmasını uygun bulmuyoruz' deselerdi ne vardı? Sen Boğaziçi'nden bir şey çıkarmak istedin. Boğaziçi'ne provokatörleri de yollayarak, Türkiye'de demokrasi isteyenlerin tepesine çökmek için Boğaziçi'ni fırsata çevirmek istedin. Buna imkan vermeyeceğiz."

Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevdet Kılıç'ın sosyal medya paylaşımına işaret eden Altay, bunun, sosyal medya üzerinden bir kin mektubu, tahrik, tehdit olduğunu belirtti.
Altay, kini olanın, dininin olamayacağını dile getirerek, "Bu ülkede hukukun üstünlüğüne inanan, anayasaya sadık bir tane mi savcı yok? Bu zatla ilgili, bu kabadayı üsluplu sözde dekanla ilgili TCK'ye göre, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçuyla ilgili resen soruşturma açacak bir yürekli savcı yoksa, yazıklar olsun." dedi.

"VALİLERİ, KONGREDE İL BAŞKANI YAP OLSUN BİTSİN"

"Ordu, Giresun, Amasya, Aksaray, Kocaeli, Sivas, Trabzon, Düzce, bu valiler kimin valileri?" diye soran Altay, "Bu valiler, 'Erdoğan'ın yanındayız' diye organize şekilde AK Parti Genel Merkezinden hashtag açılmış bir tweeti atıyorsa, ben bunlara -şimdi yine hoplayacaklar- parti militanı demeye devam ederim. İstedikleri kadar hoplasınlar, çatlasınlar, patlasınlar. Bunlardan vali olmaz. Vali, devletin valisidir. Erdoğan'a tavsiyem, valileri kongrede il başkanı yap olsun bitsin. Vatandaş da şaşırdı; il başkanına mı gitsem valiye mi gitsem." değerlendirmesinde bulundu.

Altay, AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş'un, Gaziantep Üniversitesi ziyareti sırasında Rektör Prof. Dr. Arif Özaydın'ın makam koltuğunda çekilmiş fotoğrafı, "Çürüyen devletin fotoğrafı"; İsmet İnönü'nün, ilçe belediyesi ziyaretindeki bir fotoğrafı ise "asil devletin fotoğrafı" diyerek gösterdi.

"TCK'YA GÖRE SUÇTUR"

Erdoğan'ın, AK Parti ilçe kongrelerinde, partililere, "El ele tutuşun" dediğini, bunun Kovid-19 döneminde söylenemeyeceğini savunan Altay, Bilim Kurulunun, parti kongrelerinin, sosyal mesafe kurallarına uygun yapılmasıyla ilgili bir çerçeve çizmesi gerektiğini belirtti.

Altay, suç duyurusunda bulunacağını ifade ederek, savcıları, yargıyı göreve çağırdı. TCK'nın 86. maddesinin, kasten başkasının sağlığının bozulmasına neden olan kişinin 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla, 89. maddesinin ise taksirle başkasının sağlığının bozulmasına neden olan kişinin 3 aydan 1 yıla kadar cezalandırılmasına hükmettiğini anımsatan Altay, "Erdoğan'ın kongrelerle ilgili yaptığı TCK'nın bu maddelerine göre suçtur: Başkasının sağlığına zarar vermek." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Altay, hiçbir Avrupa ülkesinde askıda ekmek uygulamasının, çöpten, pazar artıklarından çürük domates, soğan toplayıp yemek yapmamın olmadığını ifade etti.

Milletin derdinin başka, Erdoğan'ın başka olduğunu öne süren Altay, "Yanlış yapıyorsun, iyi yolda değilsin. Eski azimli Erdoğan ol, başım üstüne. Ama sen artık hırslı Erdoğan oldun." ifadesini kullandı.

"EKONOMİK ÇÖKÜŞÜ GİZLEMEK"

Erdoğan'ın, yeni anayasa değişikliğini gündeme getirdiğini anımsatan Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çağrı yapıyorsun, ben de sana 5 maddede çağrı yapacağım. Önce anayasaya göre ettiğin yeminin gereği olarak tarafsız ol. Anayasa Mahkemesi kararlarına uy, saygılı ol. Sistemi tahkim edecek hiçbir işin parçası olmayacağımızı, bu ucube sistemi tahkim edecek hiçbir işin parçası olmayacağımızı peşinen bil. Güçlü parlamenter demokratik sisteme geçiş iraden varsa, belki konuşuruz. Belli sistem tıkandı, Erdoğan ucube sisteme yama arıyor. Bu sistem yama tutmaz. Anayasa değişikliğiyle ucube sistemine yama yapmayı düşünüyorsan o zor. Hepimiz çıkalım millete ne istediğimizi anlatalım, anayasal olarak da anlatalım. Sandığı koyalım milletimizin önüne. Millet, hangimizin arzu ettiği anayasaya daha yatkınsa ona göre bir Meclis oluşturulur. Yeni Meclis, oturur bir anayasa şekillendirir. Derdi anayasa değil, ekonomik çöküşü gizlemek. Anayasa tartışmaları Erdoğan'ın ekonomik çöküntüyü gizleme gayretine gerekli hizmeti yapmadı, millet anayasa konuşmuyor, biz de konuşmuyoruz. Millet ekonomi konuşuyor, pazardan, çöpten toplanan yiyecekleri konuşuyor, gece söndürülen doğal gaz kombinin vanasını konuşuyor.

Beyefendi, aya 2023'te sert, 2028'de yumuşak iniş yapacağını söyledi. 18 yılda Uzay Ajansına 2 milyar harcanmış. 2021'de koyulan ödenek 1,5 milyar, 2022'de 1,4 milyar, 2023 1,7 milyar koymuş. Bu parayla ancak aya değil ama Everest'in tepesine çıkarsınız, daha yukarı çıkamazsın."

Hakkında yeniden yargılama kararı verilen Eski CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun durumuyla ilgili bir gelişme olup olmadığı sorusuna Altay, "Sayın Berberoğlu ile az önce görüştüm. Meclis Başkanlığına 14. Ağır Ceza Mahkemesinden bir yazı bekliyoruz. Mahkemenin, Adalet Bakanlığına UYAP üzerinden kararı gönderdiğini biliyoruz. Mahkemenin, bir karar örneğini Meclise yolladığını biliyoruz. Berberoğlu kararı, an itibarıyla Meclise gelmemişti. Sayın Meclis Başkanı ile telefonda görüştüm. Gelir gelmez Genel Kurulda okunacak. Milletvekilimiz görevinin başına dönecek." karşılığını verdi. (AA)