Özel, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, İBB, bağlı kuruluşları ve şirketlerinde işbaşı yaptırılan personelden bazılarının, terör örgütleriyle iltisaklı/irtibatlı olduğuna dair iddialar üzerine, İçişleri Bakanlığınca özel teftiş başlatılmasını değerlendirdi.
Soylu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu konuya değinene kadar hiçbir açıklama yapmadığı vurgulayan Özel, şöyle konuştu:
"İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu, 'Bekledik gelmedi, bu kadar terörist varsa gelip almaları lazımdı' dedi ama bu konuda Soylu'dan herhangi bir adım olmadı. Soylu, 'Türkiye sınırları içinde 160 PKK'lı kaldı' dedi. 160 PKK'lı Türkiye sınırları içinde ise 455'i nasıl İstanbul Büyükşehirde oluyor? Kendi açıklamalarıyla kendi kendini yalanlayan, söylediği sözlerle manipülasyon yapan bir suç işleri bakanı ile karşı karşıyayız."
Özel, Bakan Soylu'nun, 31 Mart seçimlerindeki açıklamalarıyla İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a iftira attığını ileri sürerek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Şimdi geldiğimiz noktada Soylu'nun söylediği sözlerin bir tarafı başka bir yanlış, bir tarafı başka bir yanlış. Birincisi, bu ülkede söylediği terör örgütü meselesi ağır cezalık, yani bir soruşturma ardından kovuşturmaya tabi bir iş ve savcıların ilgi alanında. Siz siyaseten bunu bir şantaj malzemesi, bir argüman olarak elinizin altında güya tutacaksınız, elinizdeki bilgileri, belgeleri, size gelen sözde ihbarı, savcıya yönlendirmeyeceksiniz, Mecliste 'İsteyene veririm' diyeceksiniz; bize de savcıya da vermeyeceksiniz. Ama sonra partinizin genel başkanı bu konudan bahsedince özel teftiş açacaksınız. Üstüne de 'Sorumluluğum var. Fehriye Erdal'ı hatırlatırım' diyor. Böyle bir tehlike varsa ne özel soruşturması? Polis, savcı emrinde bunu yapacak, Fehriye Erdal gibi bir eyleme girebilecek kim varsa, o konuda hemen harekete geçilmesi lazım ama yok. Algı operasyonu yapacak."
Özel, Soylu'nun, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin adlarını karaladığı gibi, şimdi de açıklamalarıyla İBB'de çalışanlarının tamamını karaladığını savunarak, şunları söyledi:
"Bu arkadaş çıkmış her zamanki gibi, yalanı doğru gibi anlatıyor. Türkiye'yi, Süleyman Soylu, abuk sabuk iddialarıyla meşgul ediyor. Kendisi gündeme gelsin de nasıl gelirse gelsin. Adı geçsin de nasıl geçiyorsa geçsin, nasılsa utanmak yok. Hakkında soruşturma açılmamış, kovuşturma yapılmamış, iddianame düzenlenmemiş, mahkemece kabul edilmemiş, mahkeme tarafından suç belirlenip de ceza verilmemiş insanlara, PKK'lı diye çizelge yapmış adam. Bu ne, kendince fişleme."
Suç ve cezanın kişisel olduğunu belirten Özel, "Kişinin kardeşi bile olsa, o teröristlikle suçlanmaz ama 15 Temmuz sonrası geliştirdikleri bu sistemi şimdi yaygınlaştırılıyorlar. Elindeki karayı, çamuru kimi bulursa onun yüzüne sürüyor Süleyman Soylu. İstanbul'a intikam teftişi yapıyor." iddiasında bulundu.
Özel, Soylu'nun, 31 Mart seçimlerinden hemen sonra, "31 Mart'ta İstanbul'da görev yapan 700 sandık görevlisi FETÖ'cü, tespit ettik" dediğini ifade ederek, "Bunlardan birini savcılığa verdin mi? O FETÖ'cülerin listesi nerede?" sorusunu yöneltti. Özel, "O gün söyledin, unuttun. Salladın gitti. Neden? Algı yaratacaksın. '700 FETÖ'cü oyları yanlış saydı, Ekrem İmamoğlu'na seçim kazandırdı' dedin. Seçimler iptal oldu, vatandaşa gittik, vatandaş 'Evet yanlış, 13 bin 600 değil, 806 bin olsun da Soylu doya doya saysın' dedi. O karın ağrısıyla yapıyorsun sen bugünkü rezillikleri." diye konuştu.
Hükümetin, "Bir formül bulduk. Faizi artıracağız ama adına faiz demeden yapacağız. U dönüşü yaptığımızı piyasalar anlayacak, seçmen anlamadan yapacağız, bunu. Yeni bir ürün çıkardık." dediğini belirten Özel, "Bu kur korumalı yeni ürünün kanunu, karşılığı yok. Bankalar Kanunu olmadan ürün çıkardılar, faiz veriyorlar, faiz teklif ediyorlar." ifadesini kullandı.
Erken seçimin kaçınılmaz olduğunu savunan Özel, "Bir an önce seçime gidilemezse daha sonra gidilen seçimin ve ardından gelecek aklı başında bir hükümetin saracağı yaralar, çok daha fazla olacak." dedi. (AA)