'chp Işgali' Üçüncü Günü Doldurdu

Taylan YILDIRIM/İZMİR, (DHA)- İZMİR'in Urla İlçesi'nde, belediyenin, Kıyı Kanunu ve kaçak olduğu gerekçesiyle evlerini yıkmak istediği ailelerin CHP İl binasındaki işgali üçüncü günü doldurdu. Protestocular, evsiz kalmaları durumunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun evine giderek kapısının önünde yatacaklarını açıkladı. Urla'nın Balıklıova Mahallesi'ndeki 74 ev için Urla Belediye encümen üyeleri, evlerin Kıyı Kanunu'na uygun olmadığı ve inşaat ruhsatı bulunmadığı, arsasının belediyeye geçtiği gerekçesiyle boşaltılarak yıkılmasına karar verdi. Balıklıova Mahallesi sakinleri de, bu kararı protesto etmek için CHP İzmir İl Başkanlığı'nı işgal etti. Üçüncü güne giren protesto eylemine katılanlar il başkanlığı önünde basın açıklaması yaptı. Üzerlerine 'Evini yıktırma, yuvanı terk etme' yazılı tişörtler giyen mahalle sakinleri adına açıklamayı Yusuf Altun yaptı. Encümen kararlarının yeniden değerlendirilmesi ve evsiz kalmaları halinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun evinin önünde yatacaklarını söyleyen Altun, şöyle dedi: "Yasal olarak muhtarlıktan kiraladığımız arsalar üzerine evlerimizi yaptık. 30 yıldır burada yaşıyoruz. Biz Balıklıova Mahallesi'nde oturan ve sürgüne tabi tutulan 74 aile olarak buradayız. Bizler daha önce muhtarlıkla yaptığımız kira sözleşmesine göre kiraladığımız arsalar üzerinde evler yaptık. Ev derken yalılar ve villalar düşünülmesin, 35 metrekare bir oda, bir mutfak tipiydi. Bazılarına göre kulübe ama bizim gönlümüzün sarayları, yuvamız olan evleri inşa ettik. Orman köyü muhtarlarının yasal yetkisi olan arsaları kiralama ve satma yetkisinden kaynaklanarak arsaları kiraladık. 30 yıldır bu arsalar üzerine yaptığımız evlerin üzerinde oturuyoruz. Çocuklarımız burada yetişti, gençliğimizin büyük kısmını burada yaşadık, komşuluk ilişkileri kurduk, dostluklar geliştirdik. Emekliliğimiz burada yaşamayı planladık. 2014 seçiminden sonra iş başına geçen CHP'li Belediye Başkanı Sibel Uyar çıkartmış olduğu encümen kararıyla bizi fuzuli işgal yani devletin topraklarına zorla gelip oturup, hiçbir bedel ödemeyen işgalci pozisyonunda değerlendirdi. Bizler işgalci olmadığımız toprak kiralayarak, topraklar üzerinde oturduğumuz elimizdeki sözleşmelerle gösterdik. Ama evlerimiz yıkmakta ısrarlı olan bir anlayış, yasa tanımaz bir tavırla yuvalarımızdan uzaklaştırmak ve evlerimizin yıkılmasını talep etmiştir. Biz ağaç kesimine karşı mücadele ettiğimizde çapulcu, kendi oturduğumuz evimizde işgalci olduk." "SONUNA KADAR BURADA DURACAĞIZ" Evlerinin bulunduğu yerde kiracı olarak kabul edilmelerini isteyen Yusuf Altun, ilçe belediyesine, ilçe teşkilatlarına seslerini duyurmaya çalıştıklarını anlatırken, onları misafir olarak gördüklerini belirterek şöyle dedi: "Sorunlarımızı çözene kadar burada olacağımızı ifade ediyoruz. Sorunlarımızın çözülmesinin yasal, hukuki ve insani boyutta olduğunu söylüyoruz. Belediyenin mahkeme kararını uygularım anlayışına karşı olarak biz açtığımız davayı geri çekeriz mahkeme kararı diye bir şey kalmaz. Onlar diyorlar ki hayır biz evlerinizi yıkacağız. Eğer yıkmakta bu kadar iştahlı ve ısrarcıysanız önce Çeşmealtı'ndaki iskeledeki villalardan başlayın yıkmaya, denizin içindeki yalılardan başlayın yıkmaya. Evlerimiz yıkılırsa sokakta yaşamaya başlayacağız. Eğer bu olursa biz de, CHP Genel Başkanı kemal Kılıçdaroğlu'nun evine misafir olarak gideceğiz. Kapısın önünde yatacağız. Çocuklarımızla oraya gideceğiz. Bunun provasını üç gündür il binasında yapıyoruz." Protestocular sık sık “Sibel Uyar şaşırma, sabrımız taşırma" sözleriyle de tepkilerini gösterdi.