CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, "Ülkeyi yönetenler, yaşanan ekonomik sıkıntılar üzerinden değil de toplumsal kutuplaşma üzerinden milletin oy kullanmasını, seçim davranışını ortaya koymasını istiyorlar." dedi.
Bekaroğlu, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde bir "sokak" tartışması başlattığını, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na "çıkarsın, çıkamazsın", "gidersin gidemezsin" söylemlerinin yanı sıra bir gazetecinin soyadı üzerinden alaycı şekilde değerlendirmelerde bulunduğunu söyledi.
Türkiye sokaklarında yelekli kimsenin olmadığını ifade eden Bekaroğlu, "Türkiye tımarhane gibi görünüyor ama ortaya atılan tartışmalar bana göre siyasi parti liderlerinin her hafta önüne gelen anketlerin sonucu. Ülkeyi yönetenler, yaşanan ekonomik sıkıntılar üzerinden değil de toplumsal kutuplaşma üzerinden milletin oy kullanmasını, seçim davranışını ortaya koymasını istiyorlar." diye konuştu.
Bekaroğlu, iflas eden şirketlerin, sayıları giderek artan konkordato ilanlarının ve sanayi üretiminin düşmesinin görülmesinin istenmediğini savunarak, "Bankalarda ciddi sıkışıklıklar var. Hazine ve Maliye Bakanı her gün yeni bir enstrüman ortaya koyarak finans cambazlığı yapıyor." dedi.
Hükümetin, milletin Asgari Ücret Tespit Komisyonunun faaliyetlerini görmesini istemediğini öne süren Bekaroğlu, bunun sebebinin Cumhurbaşkanının maaşına yüzde 26'lık zam yapılmasına karşılık millete yüzde 10-11 civarında zam öngörülmesi olduğunu dile getirdi.
Milletin bunu sorgulamasının istenmediğini ileri süren Bekaroğlu, şöyle devam etti:
"Bir tür cambazlık yapılıyor. Milletin mutfak üzerinden, yaşadığı hayat pahalılığı üzerinden karar vermesini istemiyorlar. Son günlerde yaşanan sokak tartışmalarının sebebi budur. Cumhurbaşkanı, ana muhalefet partisi genel başkanı hakkında 'Çıkın meydana bakalım, bu millet size ne yapacak' diyor. Cumhurbaşkanı bir ülkede iç savaş kışkırtıcılığı yapar mı? Hayır, bu bir delilik değildir. Hem Bahçeli'nin hem Sayın Erdoğan'ın akılları başlarındadır. Yaptıkları şey kutuplaşmayı derinleştirmektir ama ellerinde başka argümanları kalmadı. Artık ülkeyi iç savaş noktasına götürüp milletten bu şekilde oy almaya çalışacaklar. Burada kazanılacak seçim kimseye yaramaz."