Siyasi partilerin başarı kazanmasının altında yatan en büyük gerçekçilik tabanın nabzını tutmaktır. Bugün ülkemizde genel merkezden yapılan atamalarla adaylar belirleniyor. İşte tabana hitap etmeyen adaylar meclise gidince de sorunlar adeta bir sorun yumağı haline dönüşüyor.
Şimdi Ak Parti yıllardır tek başına iktidar olarak tabanın tabii ki adaylık noktasında görüşünü sormaya bilir ama ya muhalefet.
Evet muhalefet partileri eğer iktidara gelmek istiyorlarsa şapkayı önlerine koyarak bir düşünmeleri lazım. Çünkü muhalefet partileri iktidara susamışlıklarını her defasında ifade ediyorlarsa bunun gereğini de yapmaları gerekiyor.
Aslında CHP bunun gereğini önseçim kararı alarak yaptı. Bugün Mersin’de yaşanan önseçim heyecanı bunu apaçık ortaya koymaktadır. Milletvekili olmak için varını yoğunu ortaya koyan CHP’liler adil bir yarışın içine girmek istiyorlardı. Bir ve dördüncü sırayı genel merkez almasına rağmen Mersin’de bu coşkuyu bizler de açıkça görüyoruz.
Demek ki, parti tabanlarını siyasetin belirleyici unsuru yapınca ortaya çok büyük bir enerji çıkmakta. önümüzdeki genel seçimlerde CHP’nin bugünden büyük bir çıkış ortaya koyacağına inanıyorum. Parti tabanının nabzını tutan her parti seçimlerde büyük başarı kazanır.
Şimdi geçtiğimiz yerel seçimleri biraz hatırlayalım. Macit Özcan’ın yıprandığını ve yerine yeni bir isimle seçimlere girilmesi gerektiğini herkes açıkça söylemişti. Seçime çok kısa bir süre kala CHP genel merkezi dönemin belediye başkanı Özcan’ı tekrar aday yaptı. Peki bunu kime sormuştu, kimseye, ne oldu CHP Büyükşehir Belediyesi’ni kaybetti.
İşte CHP bugün önseçime gitmişse, geçtiğimiz yerel seçimlerden aldığı önemli dersler var demektir.
Aslında ÖNSEÇİM yapmayan partilere oy vermemek gerekir.
Bu nedenle sevgili halkımız ve eğerli seçmenlerin; Bizzat taraf olmadıkları, üye veya delege sıfatıyla şahsen katılarak hür iradeleriyle taraf olmadıkları.; Yargı Denetimi ve Seçim Kurullarının yasal gözetimi altında belirlenmemiş; ÖNSEÇİM yapılmadan tayinle gelmiş ya da “adaylık sıfatını satın almış” cebren dayatma, dallama, sallama adaylara kesinlikle itibar etmemeleri ve asla oy vermemeleri insani ve vicdani bir vazifedir.
Aksi takdirde: Seçimlerin ahlaki ve hukuki nedeni, toplumsal sözleşmenin mutlak gereği olan “Millet iradesinin devlet idaresinde temsili ve egemenlik hakkının halk tarafından kullanılması” imkânı ortadan kalkacak. Ayrıca: 2820 Sayılı Kanunun 93. Maddesinde, millet adına amir “siyasi partilerin, bütün parti içi çalışma, seçim ve faaliyetleri demokrasi esaslarına uygun olmak zorundadır” hükmü askıda kalacaktır. Unutmayınız ki!...
CHP diğer partilere de örnek olacak bir kararla önseçim kararı aldı. Tabi gönül isterdi ki, aday listesinin tamamı yapılacak önseçimle ortaya çıksın.
Fakat yine de Mersin bağlamında önseçim kararı CHP için çok önemli bir adımdır. Bundan sonra aday listesinin netlik kazanmasını bekleyeceğiz. Bu genel seçimler için çok çalışan isimler oldu. Umarım, CHP tabanı bu isimlere karşın duyarlı olur. Hangi aday adayını sevdiğin değil, önemli olan hangi adayın seçim yarışında partiye katacağı güç önemlidir.
Son söz: Bravo CHP diyorum.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz