CHP SAKARYA ÖRGÜTÜ VE FENERBAHÇE SPOR KÜLÜBÜ

Ben Fenerbahçeli değilim ama spordan yakinen ilgilendiğim için hemen hemen birçok takımı ve yöneticileri gazetelerden tanırım.

Bir zamanlar, Fenerbahçe de başkan adayları çıkacağı zaman, tüm gazetelerde Fenerbahçe ve Fenerbahçeli gruplar yer alırdı.

Bunlar başında da, Baba Semih Bayülken ve Kazım Bayülken adını spordan ilgilenenler bilir.

Bir döneme damgasını vurmuş Fenerbahçe ikonu. 1970-80'lerde Fenerbahçe camiası içerisindeki en güçlü insanlardan biriydi. 35 yıl boyunca kulübün çeşitli kademelerinde görev yapmış olan Semih Bayülken’in lakabı şambaba idi.

Grup olayını Fenerbahçe’ye Semih Bayülken ile muhittin bulgurlu getirmiştir.

Semin Bayülken, fiilen Fenerbahçe’yi kontrol edebiliyordu onun istemediği oyuncu alınamaz onun istemediği kişi yönetici seçilemezdi.

Fener'deki olumsuz gidişat genelde kendisine bağlanırdı.

1989 yılında vefat etti ve yerine oğlu kazım Bayülken’i bıraktı.

Ona göre gruplar siyasi partiler gibidir ve grupların olduğu yerde demokrasi vardır.

Bir başka grupçuda Birleşik Fenerbahçeliler vakfı başkanı Aziz Yılmaz’dır.

Bu kişilerin yönetici olduğu dönemlerde Fenerbahçe hiçbir zaman başarılı olamamıştır.

Ne zaman kadar böyle devam etmiştir.

Aziz Yıldırım Fenerbahçe’ye başkan olana kadar

Aziz Yıldırım, onların geliştirdiği bu grupçuluğu yerle bir edene kadar.

Ve o günden sonra Fenerbahçe başarılı olmaya başladı.

Ben Fenerbahçe’de yaşanan bu olayları, aynen CHP Sakarya örgütünü benzetiyorum.

CHP Sakarya’da 33 yıl sonra milletvekili çıkarmış, Belediye Başkanlığını ise 20 yıldır alamamıştır.

Belediye’cilikte CHP’liler 20 yıl önceki Meziyet Sözer ve rahmetli olan Ünal Ozan’la övünürler.

1980 yılına gelene kadar, CHP içinde de her zaman belli gruplar olmuştur ama hiçbir zaman CHP’ye zarar vermemişlerdir.

Örnek verecek olursak; Rahmetli İl başkanı Osman Avcı, Hayrettin Uysal, zaman zaman Hasan Fehmi Güneş, karşı grup olarak başı çeken Barbaros Turgut Boztepe, Ünal Ozan, Cemal Sakarya ve Selçuk Gedik’li sayabiliriz.

Ön seçim biter her şey biterdi.

Seçim zamanı oldu mu, bu sözünü ettiğim gruplar bir ara gelir ve CHP Sakarya’da her zaman 2 Milletvekili çıkarır ve Belediye başkanlığını da alırdı.

Adapazarı Merkez’de ve ilçelerde en 3-5 kişi adaylık için başvururdu.

Günümüzde acaba şimdi böyle mi?

Sekiz ilçede CHP’nin Belediye başkan adayı yok.

Nedenlerini başka bir zaman yazacağım.

Mevcut İlçelerin kimin ve kimlerin zamanında seçildiğini ve seçilmelerine kimlerin ön ayak olduğu her kez biliyor.

31 Mart 2014 yılında yerel yönetimler seçimi var.

Belediye seçimleri ile birlikte CHP Sakarya da hizipçilik, grupçuluk yeniden hortladı.

CHP Sakarya’da bu kadar başarısızlığa karşın, hale birileri CHP’nin başarılı olmasını engel olmaya çalışıyorlar.

CHP içindeki gizli çekişme ve ayak oyunları tüm hızıyla devam ediyor.

2014 yılında yapılacak olan yerel seçimlere sözde çok iddialı hazırlanan CHP'de her zamanki gibi ince ve kirli oyunlar, senaryolar devrede.

CHP'liler birlik ve bütünlük içinde seçime girecekleri yerde yine kendi içlerinde kavga edip kendi kendilerini hırpalıyorlar.

Hatta bazı kişilerin aday olmasını bile engellemeye çalışıyorlar.

CHP içinde parti disiplini yok olmuş, paradan puldan söz ediliyor hale gelmiş.

Birileri parası ile bir yerlere gelme ve CHP içinde var olma savaşı veriyor.

CHP içindeki gizli çekişme ve ayak oyunları da, AK Parti'nin ekmeğine yağ sürmektedir.

CHP içinde dalavere, ayak oyunu, hile, yalan, ittifak ilişkileri içinde olmaması gerekirken bazı her zaman kerameti kendinde görüp menfaat ve çıkarları için CHP’ye zarar vermeye devam ediyorlar.

Bu hizipçiliğizi ve yeni yeni adaylar çıkarma işini bitirin. Bu Seçimlere halktan kopuk adamlar ile girerse CHP hiç bir yere varamaz.

Uzun yıllar CHP'ye emek vermiş biri olarak düşüncelerimi açıkladığımı, partideki belirsizlikleri, Hizipleri, çıkarı için CHP’ye zarar verenleri, gerçekleri saptırma anlayışlarını ve örgütteki tedirginlikleri kamuoyuyla bölüşme gereği duyuyorum.

Zaman zaman yazdıklarımdan dolayı işine gelmeyen CHP’liler bana kızdığını biliyorum. Hatta yazıyor işte dediklerinin de duyumunu alıyorum.

Gerçekten CHP’li yazar olmak kadar zor bir şey yokmuş.

Uzun yıllar CHP'ye emek vermiş biri olarak düşüncelerini açıkladığını, partideki belirsizlikleri, gerçekleri saptırma anlayışlarını ve örgütteki tedirginlikleri yazmak gereği duyuyorum.

Bizler hiçbir yere aday değiliz. Bundan sonra CHP’nin çok iyi yerlerde olması isteyen biri olarak her zaman adaletsizliğe, Hiziplere, çıkarcılara, dalavere, ayak oyunu, hile, yalan, ittifak ilişkileri içinde menfaat ve çıkarları için CHP’ye zarar vermeye çalışanları yazmaya devam edeceğim.

Benim CHP’den hiçbir beklentim yok olamazda. Haber sitemde tiraj diye bir sorunumda yok. İsteyen okur, isteyen okumaz.

Yazılarımı okuyanlar bana yeter.

Ben mynet ve sakaryahalksesi’den yazmaya devam edeceğim.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.