ANKARA (ANKA) - AKP’nin “Demokratik Açılımla” ilgili kitapçığının ardından bu kez de CHP, açılımla ilgili kitapçık hazırladı. “AKP’nin açılım fiyaskosu-Sorular-Yanıtlar” kitapçığında ise 29 soru ve yanıtın yanı sıra CHP’nin Doğu ve Güneydoğu Bölgesi’ne ilişkin görüş ve önerilerine yer verildi. Kapağında “Kırık ampül” resminin bulunduğu kitapçığın ilk sayfasında Atatürk’ün Türk milleti anlayışı başlığı altında, “Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına, Türk milleti denir” sözü ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın “Türkiye’nin milliyetçilik anlayışı ırkçılığı reddeder. Vatandaşları arasında dil, din, sınıf farkı gözetmez. Kader, kıvanç ve tasada ortaklığı, birlikte yaşama arzu ve iradesini esas kabul eder. Birleştirici, bütünleştirici, eşitlikçidir. Türk devleti bir ırk devleti, bir kan devleti, bir kafatası devleti değildir. Bir siyasi bilinç devletidir” sözü yer aldı.
Kitapçıkta yer alan ilk soru “AKP iktidarının millet anlayışı nedir” oldu. Yanıtında ise “Açılım konusundaki tutarsızlıkların temelinde Başbakanın kafasındaki yanlış bir millet ve kimlik anlayışı yatıyor. Başbakan Türk milleti kavramındaki ‘Türklük’ ifadesini alt etnik kimlik gibi yorumladığı için yanılıyor. Başbakan şöyle diyor: Türk Kürt, Laz, Çerkes aklınıza ne gelirse, hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliği altında bir ve beraber olacağız. İşin tuhaf tarafı şu ki Başbakanla PKK terör örgütünün başı aynı görüşü savunuyor: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını anayasal üst kimlik olarak kabul ediyoruz. Alt kültürlere engeller kaldırılmalı (Abdullah Öcalan/5 Aralık 2005)” denildi. CHP’nin kitapçığında şu soru ve yanıtlara yer verildi:
-"AKP Türk milleti tanımını Anayasadan çıkarmayı önerdi mi?"-
Evet önerdi. AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı Taraf Gazetesi'nden Neşe Düzel’e verdiği röportajda şöyle dedi: Vatandaşlık tanımı değiştirilecek. Herkes kendi etnik kökeni ifade edebilecek ve üst kimlik olarak ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım’ diyecek.
-"Açılım Türkiye’nin gündemine nasıl getirildi?"-
5 Mayıs 2009’da terör örgütünün Kandil’deki başı Karayılan’ın ‘Diyalog yeri İmralı’dır. Kabul edilmiyorsa diyalog yeri biziz. Bizi de kabul etmiyorsa siyasal olarak seçilmiş iradedir’ dedi. Bundan birkaç gün sonra Cumhurbaşkanı Gül Kürt sorununun çözümü için ‘iyi şeyler olacak’ dedi. Arkasından da terör örgütü başı Öcalan yol haritası hazırlamaya başlayıp, bunu da 15 Ağustos 2009’da açıklayacağını ifade etti. Başbakan ise 23 Temmuz 2009’da Suriye’ye giderken havaalanında Kürt açılımı yapılacağını açıkladı.
-"AKP Meclis’te niçin gizli oturum yapılmasını istedi?"-
Çünkü görüşmeyi halktan gizlemek istedi. Kapalı oturum çok tepki alınca AKP bundan vazgeçti ama görüşmeyi 10 Kasım’a aldı.
-"Açılımın içeriği niçin milletten saklanmak istendi?"-
İşin özü yanlış olduğu için saklandı. Şehit ailelerinin ve milletin tepkisinden çekinildi. Millete ve TBMM’ye saygı duyulmadığı için saklandı. Ülkeyi bölünmeye götürebileceği için saklamak istedi.
-"Açılım neden polis akademisinde başlatıldı?"-
AKP’nin kendi girişimi gibi değil bir devlet projesi gibi sunmak istemesinin işaretidir.
-"Açılımın muhatabı kimdir?"-
Açılımın muhatabı PKK ve Öcalan’dır.
-"Açılımın dış boyutu nedir?"-
Açılım projesi uluslar arası baskılarla şekillendi. ABD’de bir sivil toplum örgütünce hazırlanan proje doğrultusunda eylem planı sahneye konuldu.
-YEDİ YILDA BİR KEZ KARA HAREKATI YAPILDI, 719 ŞEHİT VERİLDİ-
Kitapçıkta AKP iktidarı döneminde terörle mücadelede bir kez 7 günlük kara harekatı gerçekleştirildiği vurgulanırken, toplam 719 şehit verildiği kaydedildi. Kitapçıkta yer alan bilgilere göre ise, 2002’de 6, 2003’te 21, 2004’te 73, 2005 yılında 92, 2006 yılında 121, 2007 yılında 118, 2008’ta 150 ve 2009 yılında da 138 şehit verildi.(ANKA)