CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, TBMM Başkanlığı’na verdiği önergede, Anayasa değişikliği ile yeniden yapılandırılan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) vermiş olduğu kararların toplumun vicdanında derin yaralar açtığını savundu. Gerekçede şu ifadeler yer aldı:
“Son on ay içerisinde 119 hakim savcı kendi isteği ile meslekten istifa etmiştir. İstifa eden hakim ve savcılar arasında çok sayıda emekliliği bile gelmemiş hakim savcı bulunmaktadır. Yargının AKP tarafından yeniden dizayn sürecinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın sınıf arkadaşı Nazım Kaynak Yargıtay’a, Hüseyin Karakullukçu ise Danıştay’a başkan seçilmiştir.
HSYK seçimleri öncesinde Adalet Bakanlığı tarafından gönderilen listedeki adaylara destek verilmesi istenmiş ve bu adayların tamamı seçimde HSYK listesine girmiştir.
Bu süreçte HSYK, Ergenekon sanıklarının tutukluluklarına muhalefet eden 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün’ü sürgün etmiştir.
Bununla yetinmeyen HSYK, Deniz Feneri savcılarını görevden almış, ve bilahare Deniz Feneri soruşturmasının tüm tutuklu sanıkları mahkemeler tahliye etmiştir.”
-HSYK KOMİSYONU-
Önergenin gerekçesinde, Yargıçlar ve Savcılar Birliği’nin (YARSAV) kurucuları ve yöneticilerinin de talepleri dahi olmadan HSYK tarafından başka yerlere atandığı belirtilerek, “Bu çerçevede Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda görev yapan Ömer Faruk Eminağaoğlu, Hasan Ali Atay, Zekeriya Sevimli, Ahmet Taşyurt, Ruşen Gültekin, Aysel Tezcan ve Remzi Özdemir sürgün edilmiştir. Sürgün edilenler arasındaki Eminağaoğlu ve Sevimli aynı zamanda AKP’nin kapatılması iddianamenin hazırlanmasında çalışmıştı” denildi. Gerekçede, şöyle denildi:
“HSYK’nın tüm tayinleri göz önünde bulundurulduğunda, siyasal iktidarın taraf olduğu davalarda görev yapan yargıç ve savcıların terfi ettirilerek Mahkeme Başkanı ve başsavcı olarak atandığı, siyasal iktidara aykırı kararlara imza atan yargıç ve savcıların sürgüne tabii tutulduğu çok açıktır.
Bu ve benzeri örnekler göz önünde bulundurulduğunda yargı erkinin AKP iktidarının eline geçtiği açıktır. Devletimizin temeli olan güçler ayrılığı ilkesi kalmamıştır. Bu durumun hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı ilkelerine zarar vereceği ve bu zararın asıl mağdurlarının da bağımsız mahkemelerde adalet arayan halkın olacağı ortadadır.
HSYK’nın ve yargı erkinin bağımsızlığı önündeki engellerin tespiti, ortaya çıkarılması ve çözümlenmesi amacı ile Anayasamızın 98. maddesi, İçtüzüğümüzün 104. ve 105. maddeleri gereğince bir araştırma komisyonu kurularak konunun tüm boyutlarıyla araştırılmasını saygılarımızla arz ederiz.”
ANKA