ANKARA (İHA) - CHP'li Adalet Komisyonu üyesi Orhan Eraslan, Muharrem Kılıç, Mehmet Küçükaşık, Feridun Ayvazoğlu ve Feridun Baloğlu, Terörle Mücadele Yasası'nda değişiklik öngören yasa tasarısına "karşı oy" yazısı yazarak, tepkilerini ortaya koydu.
Hukuk devleti olan Türkiye'de terörle mücadelede etkin önlemler almanın zorunluluğuna değinilen ve "Terörle etkin mücadelenin doğru yolu ülkede terör konseptinin doğru kavranmasıdır" denilen karşı oy yazısında, "Ülkemizde tüm milli güvenlik siyaset belgelerinde de görüleceği üzere, terör 2 ana başlık altında toplanmaktadır. Bunlardan bir tanesi irticai terör, diğeri bölücü terördür. Bunların dışında ayrıca, çıkar amaçlı terör örgütleri ve siyasi amaçlı terör örgütleri de ikincil plandadır. Bir Terörle Mücadele Yasası'nın bu konseptin üzerine oturması, her teröre ve terör örgütüne karşı mücadeleyi kapsaması gerekir. Bunun yanı sıra her türlü terör eyleminin de karşılanabilecek nitelikte olması gerekir. Tasarı ne yazık ki bu konuda yeterli değildir" ifadeleri kullanıldı.
Tasarının özellikle irticai terör konusunda zaaflar içerdiği belirtilen karşı oy yazısında, "Kimi irticai grupları himaye etmek amacıyla yasanın 1. maddesinin 2. ve 3. fıkraları kaldırılmış, yasanın 1. maddesinin 1. fıkrasında ifade edilen, Cumhuriyet'in temel niteliklerine karşı eylemlerin yasa kapsamında olduğu ilgisi koparılmaya çalışılmıştır. Yapılan bilinçli bir çalışmadır. Bu konuda temizlikler bilinçli bir şekilde organize edilmiştir. Keza aynı şekilde tasarının 3. maddesinde yer alan 'suç için anlaşma' maddesi olan 316. madde de terör suçları arasından çıkarılarak 'murtabit suçlar' kapsamına alınmıştır. 16. maddedeki değişiklikler de bu doğrultudadır. 6. maddesinde, 1. maddenin yeniden vurgulanması aynı arzunun ihzarı olarak gözükmekte ise de bu neticeyi doğurmayacağı açıktır. Yasa tasarısına böyle bir rötuşun çekilmesi ihtiyacı endişe ve üzüntü verici bulunmuştur" denildi.
Terörle mücadelede, terörün cinsinin ayrılarak başarı sağlayabilmenin imkanı olmadığı belirtilen karşı oy yazısında, terörle mücadelenin hükümetin öncelikli hedefi olması gerektiğine işaret edildi. Ülkede ciddi bölücü terörün dışında irticai terör olduğuna da dikkat çekilen karşı oy yazısında, şu ifadelere yer verildi:
"İrticai terör tehdidini paranoya sayarak başarı sağlama olanağı olmadığı gibi irticaya odaklık teşkil etmesinden dolayı yakın tarihimizde birisi iktidar partisi olmak üzere, 2 defa parti kapatılması ve bu hususlardaki yüksek yargı kararlarını açıklayabilme olanağı yoktur. Yapılan düzenlemeyle Fatih Camii bahçesindeki olan eylemlerin benzeriyle Sivas katliamı tarzındaki eylemlere sempatiyle bakıldığı ortadadır. Esas itibariyle hiç kimsenin Cumhuriyet'in Anayasa'da yazılı temel niteliklerinden birine karşı yapılan eylemleri sempatiyle karşılama hakkı yoktur. Hele hele böyle bir görevi paranoya safsatasıyla görmezden gelmek doğru olmadığı gibi açılan bu yoldan örgütler dışında bölücü örgütlerin de istifade edeceği açıktır."
Kimi irticai grupların himaye edilmesiyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceği belirtilen karşı oy yazısında basınla ilgili düzenlemelere de dikkat çekilerek, bir örgütün yaptığı eylemleri aktarmanın çoğu zaman örgütün övülmesi anlamına gelmeyeceği halde "propaganda" kapsamı içerisine girme olanağı olduğu kaydedildi.
Haberciliği ve basın özgürlüğünü örgüt övücülüğünün dışında tutmak gerektiği belirtilen karşı oy yazısında, "Bu konuda da yasa yeterli düzenlemeye sahip değildir. Keza aynı doğrultuda yayının durdurulması gibi konuları da titizlikle düzenlenmiş değildir" denildi. Karşı oy yazısında savunmaya ilişkin eleştiriler, "Savunmayla ilgili düzenlemelerde önemli sorunlar vardır. Bunların daha dikkatli yapılması gerekir. Bunun yanı sıra yeni yapılan terörün finansmanı bölümü ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. Terör örgütlerinin çok farklı finansman olanakları vardır. Böyle bir düzenlemeyle bunların sınırlanması yerinde olmamıştır. Esasen terör örgütlerini finanse etmek, yeni TCK'nın düzenlemesinde terör örgütü üyeliğiyle eş değerdir. Bu itibarla daha iyi bir şey yapıldığı zannedilerek konu sınırlandırılmıştır" şeklinde sıralandı.