CHP’li Ayhan’dan cemevi sorusu

ANKARA (ANKA) - CHP İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan, cemevlerinin hala ibadet yeri olarak sayılmadığını ifade ederek, “Alevi-Bektaşi toplumunun yüz yıllardır sürdüre geldiği gelenek, görenek ve inançlarının yok sayılması, inancına uygun ibadet alanlarına izin verilmemesi; AKP hükümetinin ‘düşünce, vicdan ve inanç özgürlüğü’ anlayışının bir sonucu mudur?” diye sordu.

Ayhan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na bir soru önergesi verdi. Ayhan, yapılan düzenlemelere rağmen AKP Hükümeti ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın cemevlerini ibadet yeri olarak saymama ısrarının sürdüğünü belirterek son olarak İzmir İl Genel Meclisi’nin 2009 Aralık ayındaki toplantısında, cemevlerinin ibadethane konumunda tanınması için aldığı temenni kararına; Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Başkan adına Hukuk Müşaviri Mustafa Davarcı imzasıyla il genel meclisine gönderilen açıklamada, “Cemevlerinin ibadethane olamayacağının” savunulduğunu anımsattı. Ayhan, Başbakan Erdoğan’ın şu soruları yanıtlamasını istedi:

“-4928 sayılı yasanın 9. Maddesinin yürürlüğünden bu yana, imar planlarında ‘ibadet yeri’ olarak ayrılan yerlerden kaç yer ‘cem evine’ tahsis edilmiştir?

-Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, gerek İzmir İl Genel Meclisine yazdığı yazı gerekse bu konuda farklı zamanlarda yaptığı açıklamalarda, cemevlerinin ibadethane olmadığı ifade edilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığının bu açıklamaları, Türkiye’nin Avrupa Birliği adaylığı sürecinde, yerine getirmesi gereken yükümlülüklere, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin düşünce ve din özgürlüğünü düzenleyen 9 uncu maddesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarına uygun mudur?

-4928 sayılı yasanın 9.Maddesiyle, ‘cami’ ibaresinin ‘ibadet yeri’ olarak değiştirilmesi, ‘Cemevleri’nin yasal statüye kavuşturulmuş olması’ anlamına gelmiyor ise, bu değişiklik ne için ve hangi amaçla gerçekleştirilmiştir?

-Alevi-Bektaşi toplumunun yüz yıllardır sürdüre geldiği gelenek, görenek ve inançlarının yok sayılması, inancına uygun ibadet alanlarına izin verilmemesi; AKP hükümetinin ‘düşünce, vicdan ve inanç özgürlüğü’ anlayışının bir sonucu mudur?

-Hükümetinizin koordinatörlüğünde gerçekleştirilen ‘Alevi Çalıştayı’; Belediye Başkanı iken Cemevi’nin kapısına yıkım dozerlerini gönderme ve cem evlerini cümbüş evlerine benzetme anlayışınızda bir değişikliğe neden olmuş mudur?”