Chp’li Bingöl, Basın Mensuplarıyla Bir Araya Geldi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, 70’e yakın ilçe ve ildeki partililerin, parti içi demokrasi ilkesinden hareketle görevlerinden ayrıldıklarını belirterek, “Bu hafta içinde Ankara’da ve Artvin’de yaşanan gelişmelerde aynı düzeyde oluşmuştur. Biz o talepleri MYK’ da değerlendirerek, taleplerinin doğrultusunda haklı gerekçelerinden o arkadaşların görevden alınmalarından ötesinde kendi taleplerini dikkate alarak olağanüstü kongre kararı aldık” dedi.CHP Genel Başkan Yardımcısı Bingöl, basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. MYK’daki görev değişiklilerinin ardından basın mensuplarıyla bir araya gelmek istediğini belirten Bingöl, gazetecilerin sorularını cevapladı.Bir gazetecinin, Ankara’da bir kongre kararı alındığı hatırlatılarak, bunun devamının gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Bingöl, “Ben Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım. Bizim MYK üyeleri arasında bir görevlendirme söz konusu ve hepimizin görev tanımı çok net.örgütlerle ilgili benim ağzımdan çıkan, benim sarf ettiklerim dikkate alınsın. Sosyal medya üzerinde son derce farklı, yanlış yorumlar yapılabiliyor. Ben göreve geldiğimin ertesinde sosyal medya ağırlıklı, yazılı basıda da zaman zaman çok değişik şeyler sarf ediliyordu. Bir haberde hafta sonu 11 ilin görevden alınacağı ifade ediliyordu. Bunların hiçbirisi gerçeği yansıtmıyor” diye konuştu.“HER BAŞARISIZ OLAN ÖRGÜTÜN DİREKT SUÇLANMASI ONLARA KARŞI HAKSIZLIK OLUR”Seçim sonuçlarının il ve ilçelerde analiz edilip sonuçlara göre alınan seçim sonuçlarında sorumluluklarının olduğu nedeniyle istifa ettiklerini anlatan Bingöl, şunları söyledi:“Bugüne kadar 70’e yakın ilçe ve ilde partili arkadaşlarımız parti içi demokrasi ilkesinden hareketle hiçbir dayatmacı anlayışı olmadan görevlerinden ayrıldılar. Bu son derece nitelikli bir tavır. Oysa diğer partilere baktığımızda tepeden inme anlayışla bir gecede yüzlerce ilçe il görevden alınabiliyor. İstifa ettirilebiliyor. Oysa CHP 90 yıllık bir parti. Bizim partimizde her arkadaşımızın çok ciddi katkısı vardır. Biz onları sürekli görevden alan, sürekli tehditkar bir tavırla onların üzerinde baskı unsuru olmadı. Bu hafta içinde Ankara’da ve Artvin’de yaşanan gelişmelerde aynı düzeyde oluşmuştur. O arkadaşlarımız il başkanı arkadaşlarımız ve bazı yöneticilerimiz olağanüstü kongre talebinde bulunmuştur. Biz o talepleri MYK’ da değerlendirerek, taleplerinin doğrultusunda haklı gerekçelerinden o arkadaşların görevden alınmalarından ötesinde kendi taleplerini dikkate alarak olağanüstü kongre kararı aldık. Şu aşamada başka bir il ya da ilçenin görevden alınması noktasında bir düşünce paylaşmayacağım.”Ankara ve Artvin’de belediyelerin alınamadığı hatırlatılarak, seçimde başarısız olduğu illerden bu tür kongre taleplerinin beklenip beklenmediği sorusuna Bingöl, “Başarısızlığın çok farklı nedenleri, farklı bir takım sonuçları var. Her başarısız olan örgütün direkt suçlanması onlara karşı haksızlık olur. Öncelikle başarısız olan il ve ilçelerde başarısızlarla ilgili değerlendirme yapıyoruz. Başarısızlıkları direkt örgütlere mal etmek onlara yapılabilecek en büyük haksızlık. Biz olaya daha demokratik bir anlayışla bakıyoruz” şeklinde konuştu.“YAKLAŞIK 1 HAFTA ÖNCE 20 BÖLGEDE, TOPLANTILAR BAŞLATTIK”Örgütlerin Cumhurbaşkanlığı seçimleri özelinde bir çalışmanın olup olmadığının ve genel seçimlere yönelik bir düzenlemenin olup olmadığı sorusuna Bingöl, “Yaklaşık 1 hafta önce 20 bölgede, toplantılar başlattık. Hem cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili örgütlerimizin düşüncelerini alıyorlar, hem de cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde örgütlerimizin yapmaları gerekenlerle ilgili çalışmaları, raporları onlarla paylaşıyorlar. Bu yoğun bir şekilde devam ediyor. Genel Başkanımız hafta sonu yurt dışında cumhurbaşkanlığına yönelik çalışmalarına başlayacak. Yurt dışında da arkadaşlarımızın çok ciddi çalışmaları var. Yani biz sadece örgütlerle meşgul değiliz. Örgütlerimizi cumhurbaşkanlığı seçimine de motive etmek üzere tezelden çalışmalara başladık” ifadelerini kullandı.Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından da genel seçimlerin olduğunu ve takvimin çok sıkışık olduğunu söyleyen Bingöl, “Çok geniş bir şekilde düzenleme yapma şansına sahip değiliz. Zira Eylül’e kadar cumhurbaşkanlığı seçimi ardından genel seçimle ilgili bir yoğunlaşma söz konusu olacak. YSK’nın 2015 seçimleriyle ilgili takvimi de Ocak sonu Şubat başında başlayacak. Bu açıdan biz örgütlerimizle ilgili gerekli düzenlemeleri, boşalan örgütlerimizle ilgili süratle kongrelerinin tamamlamaya başladık ve sanırım bunu ay sonuna kadar henüz boşalan örgütlerde tamamlayamadığımız kongreleri tamamlamaya çalışıyoruz. Takdir edersiniz ki bu kongreler çok olumlu bir ortamda geçiyor. Birden fazla aday arkadaşlarımız yarışıyor. Temel hedefimiz Ankara Artvin’de dahil bu kısa süre içerisinde olacak boşalmalar dahil ay sonunda bunların tamamını tamamlamak” diye konuştu.“OLAĞAN KONGRELER SİYASİ PARTİLER YASASI VE TÜZÜĞÜ GEREĞİ 6 İLE 6 BUÇUK AYLIĞA SÜREYE DENK GELİYOR”Olağan Kongre takviminin sorulması üzerine Tekin Bingöl, “Olağan kongreler siyasi partiler yasası ve tüzüğü gereği 6 ile 6 buçuk aylığa süreye denk geliyor. Bu oldukça uzun bir süre. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuna kadar bu konuda herhangi bir şey yapmamız mümkün değil. Sonrasında da YSK’nın 2015 seçim takvimi başlayacağı için bu arada 6 buçuk aylık süre içerisinde örgütlerimizi kongre takvimine yoğunlaştırmak takdir edersiniz ki sekteye uğratabilir. Bunu yok saymıyoruz. Takvimi çok dikkatle inceleyip, bir süreye sığdırabilirsek yapılmaz değil, yapılabilir” dedi.CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun tüzük kurultayı ile ilgili çalışma olabileceği açıklamalarının hatırlatılarak, bunun ne zaman olacağı sorusuna Bingöl,“Bizim en son tüzük değişikliğimiz 4 yıl önce olmuştu ama tabi bu tüzük ve program partiler için son derece önemli. Zaman içinde görülüyor ki tüzüğün bazı maddelerinde bir takım aksamalar söz konusu. Bizim örgüt yapılanmamızla, bizim parti içi demokrasi anlayışımızla örtüşmeyen tüzüğün maddeleri olabiliyor. Bu süre içerisinde onlar tespit edildi. Örgütlerimizden gelen taleplerde var. Genel Başkanımızın bahsettiği gibi tüzükle ilgili bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmayı çok sağlıklı bir zemine oturtmak gayreti içerisindeyiz. Tüzük değişikliği için tüzük kurultayı gerekli. O asıl olan tüzükle ilgili çalışmaların sonlanması. Tüzük değişikliği çalışmalarımız yürüyüp sonlandığında elbette tüzük değişikliği ile ilgili kurultaya gideceğiz. Zamanlamasını tabi gündem çok yoğun. Bunun zamanlamasını şuan tespit etmiş değiliz” şeklinde konuştu.“İKİNCİ TURDA SEÇMENİN İŞİ BANA GÖRE DAHA DA KOLAYLAŞACAKTIR”Bir gazetecinin, cumhurbaşkanlığı için ilk turda partilerin kendi adaylarıyla çıkacağını belirterek, ikinci turda önde olan bir başka partinin adayını CHP’nin destekleyip desteklemeyeceğini sorması üzerine Bingöl, şunları söyledi:"CHP teşkilatı, CHP seçmeni, bu ülkenin yurtsever ve demokratları kesinlikle kendi adaylarının dışında bir adaya oy vermezler. Maalesef zaman zaman seçimlerde böyle bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Yerel yönetim seçimlerinde bu algı çok yaygın bir şekilde yaratıldı. Ama bu seçimde çok net ifade ediyorum, bizim seçmenimiz kendi adayı dışında bir başka adaya kesinlikle oy vermeyecektir. İkinci turda ise sonuçta iki aday çıkacak, o zaman da seçme duyarlılığına bakacağız. İki turlu seçimde de bizim seçmenimiz, bahsettiğim duruşa bakacak, bahsettiğim ilkeleri çok önemseyecek. Ülkede birliği, bütünlüğü sağlayacak, demokrasiyi, insan hakları ve özgürlükleri savunan bir cumhurbaşkanı olmasına dikkat edecek. O da ikinci tura kalan adaylara baktığımızda elbette seçmenler tercihlerini bu doğrultuda, o adaylardan hangisi bu bahsettiğimiz duruşu sergilemeye daha yakınsa ona yönelecek.""Niteliklerden bahsettiniz ama Devlet Bahçeli, 'Bizim adayımız dışında başka bir adaya oy vermeyiz, mantığını kabul etmiyoruz' dedi. İkinci turla ilgili Devlet Bahçeli'nin söylediği bu durum sizin için de geçerli mi" şeklindeki soru üzerine Bingöl, "İkinci turlara ilgili, iki aday yarışacağı için seçmen, bizim seçmenimiz ya da başka partinin seçmeni de ikinci turda bu özellikleri taşıyan adaya yönelecektir. Şimdi adaylardan bir tanesi ülkede gerginlikleri sürekli körükleyen, ayrıştıran ve demokrasiyle hiç alakası olmayan bir anlayışla bu yarışa girdiğinde seçmen elbette bunu göz önüne alacak, değerlendirecektir. Böyle bir adayın tercih edileceğini sanmıyorum. İkinci turda seçmenin işi bana göre daha da kolaylaşacaktır. İlk turda, ikiden fazla aday olacağı için tercih noktasında daha da farklı davranacak. Ama ikinci turda iki adayın arasında bu bahsettiğimiz özelliklere dikkat edildiğinde umuyorum çok farklı bir sonuç çıkacaktır" değerlendirmesini yaptı.Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın "işbirliğinin ilk turda yapılması" yönündeki görüşünün sorulması üzerine Bingöl, "Bizim ilkelerimiz, bizim bu konudaki düşüncelerimizin etrafında bir çatı aday söz konusu olduğunda neden olmasın. Ama önce ilkelerin etrafında buluşulabilirse, asıl olan ülkenin geleceğiyse, asıl olan ülkedeki huzur ve güven ortamının tesisiyse, asıl olan bu ayrıştırıcı anlayışın bertaraf edilmesiyse böyle bir aday söz konusu olacaksa elbette değerlendirilir" dedi.Adayın ne zaman açıklanacağı sorusuna Bingöl, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun temaslarının tamamlanmasının ardından partinin yetkili kurullarında konunun değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.