CHP'li Emre: "Vaka sayılarında etkili düşüşü ancak genel karantina ilanı mümkün kılabilirdi"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre, "Vaka sayılarında etkili bir düşüşü ancak genel karantina ilanı mümkün kılabilirdi ancak iktidar bu uygulamaya başvurmayı tercih etmedi." değerlendirmesinde bulundu.

Emre, yaptığı yazılı açıklamada, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Açıklamasında, "Vaka sayılarında etkili bir düşüşü ancak genel karantina ilanı mümkün kılabilirdi ancak iktidar bu uygulamaya başvurmayı tercih etmedi." ifadelerini kullanan Emre, ekonomik yardım paketlerinin oldukça sınırlı bir gruba yönelik yapıldığını, salgından etkilenen geniş, yoksul kitlelerin kapsam dışında kaldığını ve salgın nedeniyle işini, iş yerini kaybeden milyonlarca vatandaşın çaresizliğe terk edildiğini ileri sürdü.

Ehliyet ve liyakat ilkelerinin yerini kişisel sadakatin aldığını ve kamu yönetiminde kapsamlı bir çöküş yaşandığını ileri süren Emre, şöyle devam etti:

"Aradan geçen bunca zamana karşı, iktidar daha kendi vatandaşına maske dağıtmayı bir düzene, sisteme oturtamazken, şu kadar ülkeye bu kadar maske yardımı yaptık, şuradan uçak kaldırdık indirdik havasını atıyor. Sormak istiyorum iktidar sözcülerine, kendi vatandaşımıza gerekli maskeyi dağıtabildik mi? Aşını, işini kaybeden vatandaşımızın temel ihtiyaçlarını karşılayabildik mi? Vatandaşımız zor durumda, çaresiz. İktidar çevreleri ise işi büyük bir özveri ile gecesini gündüzüne katan sağlık emekçilerimize yıkmış, halkın sorunlarına odaklanmak yerine taht oyunları ile uğraşmakta. Vatandaş canını kurtarma telaşındayken, bakanlar parti içi iktidar yarışında."

- "Bilindik kutuplaştırma politikasına devam ediyor"

İktidarın CHP'li belediyelerin halkla birlikte sorunları çözmesini engellediğini, toplumu kutuplaştırmaya çalıştığını iddia eden Emre, ekonominin 2018 yazından sonra bir türlü toparlanamadığını, salgınla mücadelede etkin tedbirlerin uygulanması için gereken kaynakların da bulunamadığını savundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Emre, iktidarın güçlü bir toplumsal dayanışma ve farklı kesimlerle iş birliği ile uzlaşma yolları aramak yerine çatışmacı bir dille toplumu germeye devam ettiğini savunarak şöyle devam etti:

"Akla ziyan gerekçelerle belediyelerin yaptıkları yardımları engellemeye, vatandaşımızı da bu yardımlardan mahrum etmeye çalışıyor. Oysa Saray ve çevresi aklıselim ve sağduyulu düşünseler, bu genel sorun karşısında, vatandaşa el uzatan, yardım yapan her kamu kurumunu, merkezi hükümetin yükünü hafifleteceği için takdir etmelidir. Ancak böylesi küresel musibet karşısında da bilindik kutuplaştırma ve düşmanlaştırma politikasına devam ediyor. Halka el uzatan, yardım yapan seçilmiş belediye başkanlarını soruşturmayla korkutacağını, sindireceğini sanıyor."