Chp'li Hamzaçebi’nin Basın Toplantısı

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, yurtdışında olan Başbakan Erdoğan’a karşılamaya kalabalık bir grubun gitmemesi yönünde AK Parti Genel Merkezi’nden yapılan açıklamayı, “AKP’liler çok doğru bir açıklama yaptılar. Bu olayın bir bilek güreşine dönüştürmemek gerekir. Sanki Taksim Gezi protestosuna cevap veriyormuş gibi bir hareket toplumu böler” sözleriyle değerlendirdi.

Hamzaçebi, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Gezi Parkı protestolarına değindi. Eylem yapan gençlerin herhangi bir siyasi partiye üye olmamalarının taleplerini siyasi olmadığı anlamına gelmeyeceğini belirten Hamzaçebi, bütün kesimlerden oluşan gençlerin “özgürlük” kavramı altında birleşerek ortaya çıktıklarını ifade etti. Başbakan’ın ve Hükümetin eylemleri iyi analiz etmesi gerektiğini belirten Hamçaçebi, “Hükümete ve Başbakan düşen görev bu özgürlük talebini merkeze alarak bir demokratikleşme hareketini ortaya koymak, bunu TBMM’den geçirmektir. Hükümete önerim Meclis tatile girene kadar bu yasaları gelin hep beraber çıkaralım” diye konuştu.

CHP’nin demokratikleşme konusunda CHP’nin bugüne kadar TBMM’ye sunduğu sayısız örneklerin olduğunu söyleyen Hamzaçebi, şunları söyledi:

“Seçim barajının yüzde 10’a düşürülmesi, Toplantı, Gösteri ve Yürüyüş Kanunu’nda değişiklik, faili meçhullerle ilgili komisyon kurulması, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması, tutuklu siyasetçi ve aydınların serbest bırakılması bizim demokrasi paketinin içinde yer almaktadır. Gelin bunu hep birlik değerlendirelim. Başbakan uçaktan iner inmez başta başkanlık yada yarı başkanlık sistemi ya da partili Cumhurbaşkanı sistemin bir kenara atarak böyle bir demokrasi programı içinde çalışacaklarını, özgürlüğü merkeze alan bir sistemle yasal düzenleme yapacakların kamuoyun açıklamalıdır. Sayın Başbakan balkon konuşmaları ile bütün herkesi kucakladı. Balkondan indiği zaman TOMA’ya bindi. Şimdi Sayın Başbakan TOMA’dan insin.”

Gezi Parkı protestolarına ilişkin tweet atan gençlerin gözaltın alınması eleştiren Hamzaçebi, “Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ortamı yumuşatan açıklamalar yaparken öte yandan savcılar ve bazı kurumların tutumları bu sürece zarar veren niteliktedir. Başbakanın twitter baş belası değerlendirmesinden sonra İzmir’de savcılar tweet atan gençleri takip etmeye onlar hakkında soruşturma açmaya başlamıştır. İzmir’de polisin gençlere kötü muamelesini yansıtan fotoğrafları paylaştılar diye gençler soruşturmaya uğramış, hükümete devirme teşebbüs suçlamasıyla karşı karşıya kalmıştır. İlk kez böyle bir gerekçe ortaya çıkıyor, gençler twitter üzerinden hükümeti yıkmaya çalışıyor. Basın üzerinde sansür, sosyal medyanın haberleşmede patlama yapmasına neden olmuştur. Televizyonlarda bu sansür olmasaydı belki bu olaylar da sosyal medya bu kadar ortaya çıkmayacaktı. Yargının görevi özgürlüklerin önünü açmaktır ama yargı özgürlüklerin önünde bir engel oluşturmaktadır. Eylem için tweet atan Modonna’yı ne yapacaklar? Soruşturma mı yapacaklar?” diye konuştu.

Hamzaçebi, basın toplantısında soruları da yanıtladı. Bir soru üzerine Ankara’daki olayların bu kadar büyümesinin nedeninin polisin sertlik göstermesinden kaynaklandığını söyleyen Hamzaçebi, “Polis sertliği bırakmalı. Nasıl Taksim’de şenlik havasında protestoları devam ettiriyorsa aynı anlayışı Ankara’ya yerleştirilmesi gerekiyor” dedi.

Yurtdışında olan Başbakan Erdoğan’a karşılamaya kalabalık bir grubun gitmemesi yönünde AK Parti Genel Merkezi’nden yapılan açıklamanın anımsatılması üzerine Hamzaçebi, “AKP’liler çok doğru bir açıklama yaptılar. Bu olayı bir bilek güreşine dönüştürmemek gerekir. Özgürlük talep eden bir gençlik. Hükümetin bunu doğru okuyup doğru değerlendirmesi. Sanki Taksim Gezi protestosuna cevap veriyormuş gibi bir hareket toplumu böler. Karşılamaya gitmek isteyenler gidebilir. Ama organize bir şekilde böyle bir hareket yanlış olur. Dilerim Başbakan bu olayları doğru analiz eder başbakan indiğinde herkesi kavrayan kucaklayan mesaj verirse, gerekli adımlar atılacağını söylerse sanırım demokrasimiz bundan kazançlı çıkar. Türkiye’de ilk kez bir şey oldu. İlk kez milletimiz demokrasiye kendisi sahip çıkıyor. Demokrasimiz hiç olmadığı kadar güçlüdür. Bundan mutluluk duymak gerekir” şeklinde konuştu.