ANKARA (ANKA)- CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, 4. Yargı Paketi'nin Meclis'e henüz gelmediğini belirterek, "Bu 5 adımlık yolda gelemediğine göre bu paket İmralı'ya mı gitti? Bunun onayını İmralı mı verecek? Abdullah Öcalan mı verecek? Son haline o mu getirecek? Tıpkı Terörle Mücadele Kanununun 6. maddesinde olduğu gibi bunun içinde etkin pişmanlık mı var?" diye sordu.
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, gündemdeki konulara ilişkin TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek şöyle dedi:
"Birkaç gün önce Obama'nın da zavallı olduğunu öğrendik Sayın Bekir Bozdağ'dan, Dışişleri Bakanı'nı parmakla çağırdı, askerin başına çuval geçirildiğinde hükümet sesini çıkaramadı, telefonla konuşurken Başbakan'a beyzbol sopasını gösterdi meğer zavallıymış... Kim zavallı, bunlara cevap veremeyenler mi zavallı, Obama mı zavallı? Zavallılıktan sonra bir de zenci olduğunu öğrendik. Zavallı zenci yani, benim bir önerim olacak yeni Kültür Bakanı'ndan, biraz destek sağlasın, bir film çevirsinler, filmin adını ben koyayım, "Dönüşlerin Efendisi'. Bu "Dönüşlerin Efendisi' filminin Oskarını da herhalde Tayyip Erdoğan alacaktır diye düşünüyorum. Bu dönüşten de iki şey anlayabilirsiniz, sözünden dönüş de anlayabilirsiniz, köşeyi dönüşte anlayabilirsiniz, her ikisinin de uzmanıdır kendisi.
Ben de zenci olmak istiyorum, tahmin ederim sizler de Başbakan gibi zenci olmak istersiniz. Eğer bir daha ki Genel Kurul'da kaçmazsa bir zenci tartışmasını Genel Kurul'da yapacağım."
-"ABDULLAH ÖCALAN VE BDP MİLLETVEKİLLERİ BU ÜLKENİN AYRICALIKLI İNSANLARI"-
BDP heyetinin İmralı'ya gitmesine değinen İnce, "Ben de milletvekiliyim, BDP'liler de milletvekili. Abdullah Öcalan hüküm giymiş birisi. Hapishanede yatıyor. İlker Başbuğ ise henüz hüküm giymemiş, sanık. Ben Silivri'ye İlker Başbuğ'u ziyarete gittim. Kemerim çıkarıldı, telefonuma el koydular, ayakkabılarımı çıkarttılar, cebimdeki bozuk para, çakmak, ne varsa aldılar, toplu iğne ile dahi içeriye giremezdim. Korkunç bir aramadan sonra ben İlker Başbuğ ile görüştüm" diyerek şöyle devam etti:
"Abdullah Öcalan ve BDP milletvekilleri bu ülkenin ayrıcalıklı insanları, bunlar Tayyip Erdoğan'ın dostu olduğu için mi böyle davranılıyor bunlara. Bakın Altan Tan açıklıyor, 'Üstümüz aranmadı' diyor, 'İkişer tabak yemek yedik' diyor. Ben İlker Başbuğ ile bir çay içtim, o da bayat sabahtan kalma bir çaydı, rezalet bir çaydı. Bu ülkenin Genelkurmay Başkanını ziyarete giden CHP'nin Grup Başkanvekiline yapılan muamele budur, İmralı'daki Abdullah Öcalan'ı ziyarete giden BDP milletvekillerine yapılan budur. Bunun takdirini milletimize bırakıyorum. Bize bu davranışları yapan Başbakan'ın kendisidir."
-"BDP MİLLETVEKİLLERİNİ DE AL OTOBÜSE, SAHİP ÇIK, KOALİSYONUNUZU GÖSTER"-
Başbakan ile CHP Genel Başkanı arasındaki "Rize" polemiğine de gönderme yapan İnce, "Bugünlerde Başbakan'ın Rize'ye gideceğini biliyoruz, madem aralarında böyle bir dostluk var, hani bizim Genel Başkanımıza, 'Memleketine giderken o milletvekilini de al git', dedi ya; benim de Başbakan'a bir önerim var: Sen de Rize'ye giderken Cuma İçten'i de al git, beraber git, otobüsün üstünden önce o konuşsun, 'PKK'lılar benim canım ciğerim' desin, istersen BDP milletvekillerini de al otobüse, sahip çık, koalisyonunuzu göster, Rize'de otobüsün üstünden önce onlar konuşsun sonra sen konuş diyorum, açılışlara gidin beraber" dedi.
-"BU PAKET İMRALI'YA MI GİTTİ?"-
22 Şubat Cuma günü Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın 4. Yargı Paketi'ne ilişkin yaptığı açıklamada, "Tasarıyı TBMM'ye gönderdik, sanıyorum pazartesi gününden itibaren TBMM'nin gündeminde olacak" dediğini belirten İnce, "Saat 11.45 itibarıyla Meclis Başkanlığına henüz 4. Yargı Paketi gelmemişti" dedi. İnce, şöyle devam etti:
"Bugün 11.45 itibarıyla henüz paket gelmemiş. Sorum şu, bu 5 adımlık yolda gelemediğine göre bu paket İmralı'ya mı gitti? Bunun onayını İmralı mı verecek? Abdullah Öcalan mı verecek? Son haline o mu getirecek? Burada kamuoyundan bizden gizlenen nedir? Tıpkı Terörle Mücadele Kanununun 6. maddesinde olduğu gibi bunun içinde etkin pişmanlık mı var, paketi adam gibi yapsınlar o zaman, sonra yargı Meclis'in mesajını almadı gibi cümleleri kullanmasınlar.
Başbakan'ın çok sevdiği bir konu var, tarihi çarpıtma konusunda, tarihi bilmeme konusunda ve bilmeden tarih konuşmanın prototipi haline gelmiş bir başbakan var artık."
-SORULAR-
Bir basın mensubunun, "Telekulak Komisyonu çalışmalarını sürdürüyor, TİB yetkilisi akıllı telefon kullanmayın dedi, siz ne diyorsunuz?" sorusuna İnce, "Akılsız yöneticilerin olduğu ülkelerde akıllı telefon kullanmak yanlıştır" yanıtını verdi.
"İmralı'dan gelen bir mektup var, siz nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna da İnce, "Mektup muhatabı biz değiliz" dedi.
İnce, CHP Grup toplantısının televizyonlarda yer aldığı süreye dikkat çekerek, "Patronlarınıza son günlerde bir ayar çekildiğini düşünüyorum. Bir ayar çekilmiş medyaya, bu ayarı kim çekti, neden böyle grup toplantılarında kısıtlamaya gidiliyor, bunu da merak ediyorum" diye konuştu.
-"BAŞBAKAN'A DA YANLIŞ OKUTMUŞLAR, DEMİRTAŞ'A DA YANLIŞ OKUTMUŞLAR"-
"BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dün CHP'ye yönelik eleştirilerde bulundu, ne diyorsunuz?" sorusuna İnce, "Bu ülkenin kurucusudur CHP. Bu ülkede katliamların sorumlusu falan değildir. Önce biraz tarih okumasını tavsiye ederim kendisine. Başbakan ile anlaşmalarının uzlaşmalarının belki de kesişim kümesi belki burası işte, tarihi yanlış okutmuşlar bunlara, Başbakan'a da yanlış okutmuşlar, Demirtaş'a da yanlış okutmuşlar" yanıtını verdi.
Bir basın mensubunun, "Süreçle ilgili Meclis'te genel görüşme ya da gizli oturum istemeyi düşünüyor musunuz?" sorusuna İnce, "Çok kapalı oturumlara tanıklık ettim. Zannetmeyin orada devlet sırrı anlatılıyor. Masal anlatılıyor" dedi.
-"BEN İDDİALI ADAMIMDIR GİRDİM Mİ KAZANIRIM"-
"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için sizin de adınız geçiyor, ne diyorsunuz?" sorusuna ise İnce, şu yanıtı verdi:
"Gelelim İstanbul adaylığı için benim böyle bir talebim yok ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı sadece belediye hizmetlerinin yarıştığı bir adaylık olmayacak. Bir siyasi yarış olacak, siyasette bir kırılma noktası olacak. AKP'nin burnu sürtülmüş olacak. AKP'ye hizaya geçirecek, onu yenilgiye uğratacak, onun grafiğini düşürmeye başlatacak bir yarıştır İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı. Ben bu yarışta böyle bir tabandan böyle bir desteği görürsem neden olmasın. Ama 200 bin üyesi var partinin İstanbul'da, bunu sağlamanın yollarından birisi üyelerle önseçim yapmaktır, bütün üyeleri harekete geçirmektir, bu yollardan sadece birisidir tabi. Olmazsa olmazı demiyorum. Bu denenirse örgüt harekete geçer, İstanbul'u alırız diye düşünüyorum böyle bir konuda zamanı gelince konuşurum, bir talebim yok görev verilirse yaparım tabi ki... Ben iddialı adamımdır girdim mi kazanırım."