Kart, Silivri Savcısı Zekeriya Öz’ün Kayseri’de yaşanan yolsuzluk dosyası ile ilgili delilleri kararttığını iddia etti. Kart, “En önemlisi de; bir Savcı suç olduğunu bile bile bu bulguları neden gizler? Neden buna ihtiyaç duyar? Neden yasal gereğini yapmaz? Bunun anlamı maalesef açıktır; Türkiye Cumhuriyetinde artık bazı Savcılar, Cumhuriyetin ve hukukun Savcısı olmak yerine, Hükümet’in Savcısı olmayı tercih etmişlerdir” dedi.
Kart, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Kayseri’de yaşanan yolsuzluk dosyası ile Ergenekon Davası arasında bağlantı olduğu iddiasını gündeme taşıyarak Silivri savcılarının Kayseri yolsuzluğu ile ilgili delilleri kararttığını öne sürdü.
Kayseri davasının Ergenekon davası ile birleştirildiğini anlatan Kart, iki konu arasındaki bağlantıyı şöyle anlattı:
“Şüphelilere yönelik çalışmalar devam ederken 02.01.2010 tarihinde Hacı Ali Hamurcu isimli bir şahıs, Organize Şube Müdürlüğüne ihbarda bulunmuş, ihbarın içeriğinde ise özetle; ‘Ergenekoncuların avukatlığını yapan Yusuf Erikel Benim daha önceden avukatlığımı yaptı, şu an hükümlü olduğum için azl oldu. Avukat Yusuf Erikel’in Cağaloğlu’nda Babı Ali Caddesindeki yazıhanesinde saklı bir senet var. Bu senedin üzerinde Hacı Ali Hamurcu yazıyor ve senedin meblağı 10 trilyon Türk lirası. Yusuf Erikel’in etrafına topladığı 7 kişilik astsubay ve subaylardan oluşan bir şebeke var. Bu şebeke bu gün Kayseri Büyükşehir Belediyesine giderek bu çeki tahsil edecekler. Bana komplo kurdular, bana tuzak kurdular. Bu parayı tahsil edecekler ve Ergenekon’a aktaracaklar. Ne olur bunu durdurun…’ şeklinde beyanda bulunmuştur.”
Yapılan aramalarda, Hacı Ali Hamurcu’nun sözünü ettiği senedin aslının Yusuf Erikel’de bulunduğu iddianamenin 8. Sayfasında tutanak altına alındığını belirten Kart, iddianameye göre, bu davanın aynı Mahkemede devam eden 2009/85 esas sayılı dosya ile birleştirilmesinin talep edildiğini kaydetti.
-SAVCI DELİLLERİ KARARTTI-
Kart, Silivri Savcısı Zekeriya Öz’ün, Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile ilgili yolsuzluk dosyasına ait gelen delilleri kararttığını iddia ederek şöyle dedi:
“Ergenekon bağlantılı soruşturmayı sürdüren Silivri Savcısı, bu olayla bağlantılı olmayan, doğrudan Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile ilgili olan somut ve ciddi bir takım bulgulara görevi sebebiyle muttali oluyor. Muttali olunan bu belgelerin bir anlamı, 14600 e kadar olan tahsilat fişlerinin tamamen ya da önemli bir bölümünün sahte olma ihtimalidir. Böyle bir durumda ilgili Cumhuriyet Savcısının hiç tereddüt etmeden, TCK’nun 279 ve müteakip maddeleri gereğince, yetkili Makam durumunda olan Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığına olayı ihbar etmesi gerekir. Yasal düzenleme açık ve Amirdir."
Kart, Öz’ün, TCK’nun 204, 220, 252, 257 maddeleri kapsamında kaldığı anlaşılan ve 3628 sayılı Yasa gereğince, Özel Yetkili Savcılık Makamına ihbar edilmesi gereken bir soruşturmayı bilerek ve kasden engellediği suçlamasını getirdi.
Kart, “En önemlisi de; bir Savcı suç olduğunu bile bile bu bulguları neden gizler? Neden buna ihtiyaç duyar? Neden yasal gereğini yapmaz? Bunun anlamı maalesef açıktır; Türkiye Cumhuriyetinde artık bazı Savcılar, Cumhuriyetin ve hukukun Savcısı olmak yerine, Hükümet’in Savcısı olmayı tercih etmişlerdir” dedi.
Kart, Savcılık Makamı, Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin yukarıda sözü edilen 10 trilyonluk senedin aslını istemesi üzerine, senet aslının bulunamadığını cevaben bildirdiğini de kaydetti.
-ABD YETKİLİLERİNE PENSİLVANYA VE 500 AJAN RAHATSIZLIĞIMIZI İLETTİK-
Kart toplantının ardından gazetecilerin, Çarşamba günü ABD Büyükelçiliği’nden yetkililerle yaptığı görüşmenin hatırlatılması üzerine, yapılan görüşmeyi “rutin bir görüşme” şeklinde değerlendirdi.
Kart, sadece ABD değil, değişik ülkelerin yetkilileri de değişik periyotlarda CHP dahil tüm siyasi partilerle görüşüldüğünü söyledi.
Bu görüşmelerin kapalı kapılar arkasında değil, açık görüşmeler olduğunu kaydeden Kart, ABD Büyükelçiliği yetkilileri ile yaptığı görüşme hattında da şu bilgileri verdi:
“Bu görüşmeler yeni yapılmıyor. Yaptığımız görüşmeler hakkında Genel Başkan ve genel merkez yöneticilerini bilgilendiririz. Bu görüşmede Türkiye’ye yönelik ABD kaynaklı makamlardan duyduğumuz rahatsızlığı dile getirdik. Bu görüşmede; Pensilvanya, F tipi gibi konulardan duyduğumuz rahatsızları kendilerine anlattık.Şeffaf bir anlayışla CHP’nin duyduğu rahatsızlıkları dile getirdik.”
Kart, ABD yetkililerine özellikle 5 Kasım 2007’de 500 ABD’li uzmanın Türkiye’de görev yaptığına dair duyumlarını ve duydukları rahatsızlıkları kendilerine ilettiklerini anlattı.
Bu tür konuları ABD yetkilileriyle yaptıkları her görüşmede dile getirdiklerini söyleyen Kart, ABD yetkililerinin ise sadece dinleme pozisyonunda kaldıklarını ifade etti.
Kart, ABD yetkililerinin sadece CHP’ye değil AKP ise daha fazla gittiklerini dile getirdi.
ANKA