CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'in Çeşme İlçesi'nde sağlık çalışanlarıyla toplantı yaptı. Toplantı sürerken gündemi değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü Haluk Koç, dolardaki yükselişe dikkat çekip, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na seslenerek, "Dünya konjonktürü, FED, ABD verileri doların yükselişini işaret ediyor. Ama önce sen saray sakinini bir sustur. Konuştukça yangına benzin döken bir cumhurbaşkanı var. Bir gün de sus kardeşim ya. Şehit cenazesi kalkarken bile saygısızlık gösterip eşzamanlı konuşma alışkanlığını sürdüren bir cumhurbaşkanı var" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çeşme Sheraton Otel'de '2015 seçimlerine doğru sağlık politikalarına bakış' konulu toplantıda sağlık çalışanları ve akademisyenlerle basına kapalı toplantı yaptı.
Toplantı sürerken CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü Haluk Koç, basın mensuplarına yaptığı değerlendirmede iktidarın sağlık politikalarını şu sözlerle eleştirdi:
"AKP toplumda sağlık alanında yaşanan memnuniyetsizlikleri, bu memnuniyetsizliklerin yüksek sesle ifade edilmesini sağlayarak daha sonra yaptığı düzenlemelerle bu alanda toplumun cebinden daha çok para harcayarak sağlığa ulaşması şeklinde özetleyebileceğimiz bir sisteme dönüştürdü. Ne kadar kaliteli ve iyi sağlık hizmeti almak istiyorsanız o kadar cebinizden katkı vereceğiniz bir sistem oluştu. Bugün ciddi hastalıklarla ya da sağlık sorunlarıyla boğuşanlar, bu sistemin de yavaş yavaş çökmekte olduğunu görüyorlar. AKP döneminde, devletin vatandaşına sunması gereken sağlık hizmeti, kamu hizmeti olmaktan çıkarıldı, parası olanın parası olduğu kadar alıp ödeyebileceği bir sisteme dönüştürüldü. Yandaş yatırımcılar taraf tutan atamalar her boyuta yayıldı."
'SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ÇOĞU UMUTSUZ'
CHP Parti Sözcüsü Koç, CHP'nin sağlık politikasının koruyucu sağlık hizmetlerini artırmaktan geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
"CHP'nin yaklaşımı yurttaşların hasta olasını engellemek yönünde koruyucu sağlık hizmetlerinin ön planda olduğu hizmet sunumunu organize edilebilecek bir politikaya dönüştürülmesidir. Sağlık çalışanlarının çoğu umutsuz. Sağlık çalışanlarına uygulanan şiddetin arttığı bir dönemden geçiyoruz. Bulunamayan ilaçlar, ilk sağlık merkezine başvururken kendi tedavisini sağlayacak ilacı alana kadar hastaların cebinden çıkan katkı payları, Genel Sağlık Sigortası primleri, primini ödeyemeyen insanların biriktiği bir dönem yaşıyoruz. Bu ciddi bir sorun olarak Türkiye'nin karşısında. Sağlık hizmeti alamayan nüfus, prim ödeyemediği için artıyor. Umarım, inşallah herkes sağlıklı olur. Hem kendisi hem yakınları hem de toplum. İhtiyaç hissedildiği anda bulunamayan birçok ilaç var Türkiye'de. En pahallı ilaç bulunamayan ilaçtır diyor arkadaşlarımız. Doğru. Tıp fakültesi hastaneleri mali açıdan sistem içinde çökertilerek hizmet veremez hale getirilmiştir. Oysa çok farklı misyonları var. Eğitim temel görevlerinden biri maalesef mali sıkıntılar açısından çökertilmiştir. Kaliteli öğretim elemanı sayısı azalmaktadır. Ucuz insan gücü olarak özel sektörde istihdam olanağı arıyorlar. Hastaneden çok hapishane yapılan bir ülkeyiz. Aile hekimleri, nöbet sistemi ücretlendirme dahil isyan noktasındadır. Sağlık sektörü taşeronlaşmanın en yoğun yaşandığı alandır. Taşeronlaşma modern köleliktir."
ÇİN ATASÖZÜ İLE UYARDI
Koç, sözlerini bir Çin atasözü ile südürerek, "Doktorun akıllısı hastayla uğraşmaz insanların hasta olmasını engellemeye çalışır. Konfüçyüs döneminden beri koruyucu sağlık hizmetlerinin önemine değinilir. AKP der ki 'Siz hasta olun ben kurduğum rant sistemi içinde sizin cebinize de el atarak size sağlık hizmeti sunayım. CHP olarak toplumun önüne çok net ifadelerle çıkacağız. Tüm emeklilerimizden sağlık hizmeti alırken katkı paylarının kaldırılması sözünü verdik" dedi.
'SİZ DE Mİ BU TEZGAHTASINIZ?'
CHP Parti Sözcüsü Koç, CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran ile ilgili, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızına suikast girişiminde bulunacağı yönündeki iddiaları hatırlatarak, şöyle konuştu:
"Geçen haftalarda CHP'ye, kurumsal kimliğine; haramdan beslenen, sermayesi haram olan havuz medya olarak adlandırdığımız medya tarafından sistematik saldırı düzenlenmiştir. Başında 'milli' eki bulunan en temel istihbarat kuruluşun görevlendirildiği belirtilmiştir. Bu safsataların iletiliş şekli, saraya iletilişi ve havuz medyasında haber yaptırılışı anlatılmıştır. Umut Oran'ın kendisi hakkında ve partimiz de bulaştırılarak, Erdoğan'ın kızına yönelik inanılması zor bir saldırı ile karşı karşıyaydık. Talimatla kelimesi kelimesine aynı yayımlandı ve bunların hepsinin gerçek dışı olduğu ortaya çıktı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu uyarmıştım. Başbakan MİT doğrudan size bağlı görev yapan bir kuruluş, sizin bu safsatalarla bir ilginiz yok ama burası size bağlı. Size bağlı bir kuruluşun, iç ve dış güvenliğin son derece önemli olduğu günlerde nelerle uğraşıldığının farkında mısınız? Siz hiçbir şey söyleyemeyecek misiniz? Hiçbir eyleminiz olmayacak mı? Bu kuruluşla ilgili 'kardeşim ne oluyor burada' deme iradeniz yok mu? Biz sizi muhatap alalım ama önce siz muhatap alınacak bir noktada olun. Davutoğlu'ndan açıklama bekliyoruz. Havaya suya dağa bahçeye konuşan, her gittiği kentte evliyalar tarihi anlatan, yakın tarihten her türlü dokunaklı cümlelerle konuşmalar yapan Başbakan'dan çıt yok. Siz de mi ortaksınız bu sürece siz de mi bu tezgahtasınız? Başbakan'a bu üçüncü ya da dördüncü çağrımız."
'TEK AYAĞIN HAVADA MI YEMİN ETTİN'
CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü Haluk Koç, dolardaki yükselişe dikkat çekerek Başbakan ahmet Davutoğlu'na seslenip, şunları söyledi:
"Dünya konjonktürü, FED, ABD verileri doların yükselişini işaret ediyor. Ama önce sen saray sakinini bir sustur. Konuştukça yangına benzin döken bir cumhurbaşkanı var. Bir gün de sus kardeşim ya. Şehit cenazesi kalkarken bile saygısızlık gösterip eşzamanlı konuşma alışkanlığını sürdüren bir cumhurbaşkanı. Her gün anayasayı ihlal eden bir cumhurbaşkanı. Dün de Gaziantep'te bir siyasi parti lideri gibi. Nasıl yemin ettin sen, tek ayağın havada mı yemin ettin sen? Biz yalan yere yemin ettiğini, inanmadığın bir şeye yemin ettiğini biliyoruz."
'BAŞBAKAN BAŞBAKANLIĞI BECERECEK'
CHP Parti Sözcüsü Koç, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'na yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"Hedefinde muhalefet, muhalefet partileri; asıyor, kesiyor, gürlüyor. Aynı meydanda daha önce Esad'a ilgili söylediklerini unutmuş, dün öyleydi bugün bugündür yarın da başka türlü olacak. Bağırarak her gün konuşarak suçunu örtemezsin. Dünyada senden başka korkarak yaşayan bir insan yok. Yaptıklarını ancak şu anda zulümle, baskıyla faşist tedbirlerle toplumun haklarını sindirerek örtebileceğini sanıyorsun. Boş zamanlarında demokrasi bakımından fakir ülkelerin başkanlarını sarayında gezdiriyor. Onun dışında da numaralı muhtar toplantıları yapıyor ve konuşma ihtiyacını gideriyor. O konuştukça Türkiye geriliyor. Türkiye'nin risk algısı artıyor. Her alanda Türkiye artan dolar kuru karşısında borçlanmaya devam ediyor. Zıvanadan çıkmış bir iktidarla karşı karşıyayız. Başbakan başbakanlığı becerecek. Beceremezse sıkıntısı, tüm Türkiye'ye olur."
Koç, açıklamanın ardından sağlık çalışanları ile yapılan basına kapalı toplantıya döndü.
(DHA)