CHP'li vekil, fındık için TBMM'de araştırma komisyonu kurulmasını istedi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, fındık üreticisinin sorunlarının tespit edilerek, çözüm önerilerinin araştırılması için TBMM Başkanlığı’na araştırma komisyonu kurulması başvurusunda bulunduklarını söyledi.
Karaahmetoğlu, 2011 ürünü fındık rekoltesinin düşük gerçekleştiği Giresun’da fındık üreticisinin sorunlarının artarak devam ettiğini iddia etti. Fiskobirlik’in yeniden düzenleyici aktör olmasının öneminin arttığını belirten Karaahmetoğlu, CHP olarak Türk fındığı ve fındıkçısının haklarını korumak adına mücadelelerini sürdürdüklerini dile getirdi.
Fındığın, yaklaşık 8,5 milyon vatandaşın doğrudan veya dolaylı gelir ve geçim kaynakları arasında yer aldığını belirten Karaahmetoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ayrıca ülkemizin tarımsal ürün ihracatı içerisinde öne çıkan önemli bir döviz kaynağı niteliği bulunan fındık, bir sanayi ürünü olmasıyla da istihdama olan katkısı yadırganamayacak özel bir tarımsal üründür. Ülkemizde fındık, başta Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'in ürünü olmasına rağmen, bugün itibariyle, Devlet Planlama Teşkilatı ve Devlet İstatistik Enstitüsünün verilerine göre, 42 ilimizde yetiştirilmektedir. Fındık, agrokültürel ekonomik yapıya sahip olan ve tek ürün ağırlıklı üretim yapısını arz eden Karadeniz bölgemizin gerek ekonomik ve gerekse sosyal ve kültürel yapılanmasında ve gelişmesinde, fevkalade öneme haizdir.”
Karaahmetoğlu, Fındık üreticisinin sorunlarının tespit edilerek, çözüm önerilerinin araştırılması ve bunun için yapılacak yasal düzenlemeler dahil olmak üzere, alınacak önlemlerin tespiti için TBMM Başkanlığı’na araştırma komisyonu kurulması başvurusunda bulunduklarını aktararak, komisyon kurulmasıyla ilgili nedenleri de şöyle sıraladı:
“Fındık üreticisinin hakkının verilmesi; bölgede yaşanan yoğun göçün yerinde istihdamla çözülmesini sağlayacağı gibi, Karadeniz Bölgesinin temel problemlerinden olan erozyonla mücadelede de önemli bir yer tutan fındık bahçelerinin korunmasını dolayısıyla erozyonla mücadelede de başarılı olunmasını sağlayacaktır.