- CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Bu anayasa değişikliği geçerse nihai olarak yapılacak şey Türkiye’nin federasyona bölünmesidir. Anayasa değişikliği geçerse Türkiye önümüzdeki dönemde farklı bir şekilde yönetilecektir. Türkiye’nin bölünme riski vardır” dedi. Malatya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nı ziyaret eden Ağbaba, anayasa değişikliğinin Türkiye’nin yararına olmadığını ifade etti. Anayasa değişikliğindeki 18 maddenin ne olduğunu anlatmaya çalıştıklarını ifade eden Ağbaba, “18 madde insanların içine siniyorsa ‘evet’ versinler, içine sinmiyorsa ‘hayır’ versinler. Bunun başka tartışmalara çekilmesini çok doğru bulmuyoruz. Biz en başından beri bunun Türkiye’nin hayrına olmadığını söylüyoruz” dedi. Ağbaba, anayasa değişikliğinin alelacele yapıldığını savunarak şu ifadelere yer verdi: “12 Eylül darbe anayasası bile iki yılda yapılmışken, danışma meclise oluşturulmuşken, bu anayasanın toplam mecliste kalma süresi anayasa komisyonu ve genel kurul dahil 22 gün. 22 günde meclisten geçti. Çok acele yapıldı, bunu da ‘evet’i savunanların söylediklerinden görüyoruz. Başdanışmanlar ‘eğer sıkıntı olursa bu sistemi bir kez daha değiştiririz’ diyorlar. Cumhurbaşkanı önce 18 yaş ile ilgili ‘askerlikten muaf’ dedi şimdi ‘bedelli yapabiliriz’ diyor. Bu çok hızlı hazırlanmış, Türkiye’nin birliğini, bütünlüğünü koruyamayacağından endişemiz olan bir anayasa değişikliği. Geçtiğimiz günlerde bizim bu söylediklerimizi cumhurbaşkanı başdanışmanları ifade etmeye başladı.” Anayasa değişikliğinde Türkiye’nin federasyona götürülmesi, özerklik gibi yetkilerin olduğunu iddia eden Ağbaba, şunları söyledi: “Eğer bu anayasa değişikliği geçerse nihai olarak yapılacak şey Türkiye’nin federasyona bölünmesidir. Anayasa değişikliği geçerse Türkiye önümüzdeki dönemde farklı bir şekilde yönetilecektir. Türkiye’nin bölünme riski vardır. Federasyon ve özerkliği dillendirmeye başladılar.” Ağbaba, CHP’nin ‘her şeye hayır’ dediği için eleştirildiğini belirterek, “2010 referandumunda ‘hayır’ dedik. Eğer bizim sözümüz dinlenseydi, Türkiye bir darbe girişimini yaşamazdı ve 250 şehit verilmezdi. O günkü anayasa değişikliği Türkiye’nin bu duruma gelmesini sağlamıştır. 250 şehit varsa, Türkiye’de bir darbe girişimi yaşanmışsa bunun sorumlusu 12 Eylül 2010 anayasa değişikliğidir. Türkiye, bu anayasa değişikliğiyle yoksullaşır, bölünme riskiyle karşı karşıya kalır. Dünyadaki tek adamlıkla yönetilen ülkelere bir bakın ne zenginlik, ne refah, ne huzur ne de barış var. Tek adımın yönettiği ülkelerde güç, para bir merkezde toplanıyor. Suudi Arabistan, Hollanda’dan 10 kat zengin ama Hollandalı vatandaş Suudi Arabistanlı vatandaştan 43 kat zengin. Dünyanın hangi ülkesine bakarsanız bakın bu kadar yetkiyle yönetilen, tek adamlıkla yönetilen ülkelerin durumunun kötü olduğunu görüyorsunuz. Bu hiç kimsenin hayrına değil, bu kadar yetki bir kişiye verilmez. Bu kadar yetki bir kişiye verilirse Türkiye’nin bütünlüğü tehlikeye girer. Tek adamı tek adam, diktatörü diktatör yapan tek şey onun seçimde almış olduğu oy oranı değil, ona verilen yetkilerdir. Yasama, yürütme bütün yetkileri verdiğiniz zaman orada ortaya çıkan tek adamlıktır” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz