Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ülkede AK Parti iktidarı sayesinde huzur güven ve istikrar geldiğini belirtti. Çiçek, "Muhalefet partilerden bir kısmı yeni partiyim yeni CHP’yim diyor ve bol keseden atıyor. Geçmişte bu siyaset ile memleketi nasıl namerde muhtaç ettiğini, bol keseden dağıtmanın ne anlama geldiğini bu millet gördü." dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında Yozgat’ın Yerköy ilçesine gelen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Çiçek, İstasyon Meydanı'nda partisinin düzenlediği mitingde halka seslendi.
Türkiye’ye hizmet eden partinin AK Parti iktidarı olduğunu belirten Çiçek, "Rüzgar ne taraftan esiyorsa harmanınızı savurun, kuru particilik yapmayın, deyişimizin özünde yatan da budur. Dünü hatırlamadan bugün yapılanları anlamak mümkün değil. Dün dediğim seferberlik dönemi değil, dün dediğim Türkiye’nin savaşlarda olduğu yıllar değil şunun şurasında sadece son 15 yılı hatırlayın yeter. Bu ülkede mazot kuyrukları oldu. Yozgat’ımızın güzel bir adeti örfü var. Bir cenazemiz söz konusu olduğunda takip eden ilk perşembe günü helva çalarız, sonra da cuma günü camiden çıkanlara dağıtırız ki rahmetliye bir fatiha okumaya vesile olsun. Bunu ben yaşadım benim yaşımda olanlar da yaşadı. İki paket margarin ile helva karılacak ve bu iki margarin bulunamadığı günler oldu. Helva için bulunacak iki paket margarin için torpil arandı. Çay yok, şeker yok, mazot yok benzin yok kuyruklar var. Hastane yok hastanelerde doktor yok koskoca vilayette bir tane doktor var Yılmaz Atasay, bütün hastalar ona giderdi. Gözü ağrıyan da kulağı ağrıyan da, kadın doğumu olanlar da ona giderdi. Şimdi gelin o Türkiye’den 2011 Yozgat’ına Yerköy’üne baktığınız zaman sayısız doktor var, sayısız hastaneler var. Artık 'Bağ-Kur’lusun SSK’lısın, emeklisin' diyen yok 18 yaşından küçük olanın 'sigorta numarası var mı?' diye soran yok çünkü hepsini devlet istiyor." dedi.
"VAADDE BULUNAN MUHALEFETE SORUN 2000’DE VE ÖNCESİNDE NEDEN YAPMADINIZ"
Muhalefet partilerini halka bol vaat vererek halkı yanıltmaya çalıştığını savunan Çiçek, "Şimdi meydanlarda herkes konuşuyor, şunu yapacağım, bunu yapacağım. Bende diyorum ki pazar günü sandıkta sorun, 1995–96-da 2000 yılında neden yapmadınız elinize vuranımı vardı. Niye yapılmadı? O döneme ait Yerköy’den bana bir tek şey göstersinler. Ben gelip huzurunuzda özür dilemeye hazırım. Çünkü biz hizmet için siyaset yapıyoruz. Peki, siyaset hizmet için yapılacaksa nasıl olacak bunun iki şartı var. Birincisi ülkede istikrar olacak. çok partili hayata geçeli 60 yıl oldu. Şimdi geldiğiniz sene 2011 bu 60 senenin 30 yılında bir parti iktidar diğer 30’nda birden fazla parti iktidar. İstikrar yok 30 yılında, diğer 30 yılında istikrar var. Demokrat döneminde istikrar, Adalet Partisi 65-69 döneminde istikrar. Daha sonra bu arada 83’e kadar rahmetli Özal, döneminde tekrar istikrara kavuştu. Sonra 90’lı yılları yedik baba mirası gibi 2002 yılında Allah razı olsun milletimizden tekrar istikrara kavuştu. Şimdi bu millet medeniyet adına, imkan adına, fırsat adına ne bulduysa bu istikrar dönemlerinde buldu. İlk defa bu millet çarıktan soğuk kuyu lastiğe, karasabandan pulluğa ve traktöre rahmetli menderes döneminde geçti ama biz o adamı astık. O adamı asanlar şimdi meydanlarda demokrasi diyor. Üstelik başına da yeni lafı getirerek yeni CHP diyor." diye konuştu.
"CHP ZİHNİYETİ BAŞINA YENİ DE GETİRSE AYNI ZİHNİYETE SAHİP"
CHP yeni CHP olarak meydanlarda demokrasiden bahsederek halkı bol vaatlerle kandırmaya çalıştığını öne süren Çiçek, CHP’yi şu sözlerle eleştirdi: "Can çıkmayınca huy çıkmaz, bir katranı kaynatsan olur mu şeker. Elli defa kaynat, yüz defa kaynat başına yeni lafını getirerek yenileşmiş olmazsın. Olmadın da olmuş olsaydın bunu kazandığın belediyelerde gösterirdin zaten. Merkezi hükümette değilsin ama Ankara’nın Çankaya’sında 25 yıldır sen belediyeyi yönetiyorsun. Değişen hiç bir şey olmadı ki 40 yıllardan bu tarafa onun için. Bir kısmı 'yeni partiyim, yeni CHP’yim' diyerek eskisini savunamaz hale geliyor. Ama yine bir şey değişmedi. İkincisi siyaset kadroları ne yapması gerektiğini bilmesi lazım. Ben de biliyorum bol keseden dağıtmayı. Şimdi gelsem size mazot, bir buçuk çok, 50 kuruşa düşüreceğim. Banka faizlerini sileceğim. Faizleri sildiğim gibi ana borcun da yüzde 30’unu düşüreceğim. Ben o kadar anlamıyor muyum vatandaşımıza böyle vaatte bulunmayı. Ama geçmişte bu siyaset yüzünden böyle bol keseden dağıtmadan bu milletimiz her şeyi gördü."
"Bu ülkede 11 günlük hükümet kuruldu, arkasından 3'er aylık hükümetler kuruldu. Üç buçuk ay pazarlık sürdü, hükümetin ömrü kırkı çıkmadan bitti gitti." diye konuşan Çiçek, şöyle devam etti: "Şimdi Allah’ını seven söylesin, bir berber dükkanını işleten kardeşim şu sokaktan diğer sokağa dükkanı bile 11 günde taşıyamazken ne oldu bu memleketin altın 30 yılı koalisyon pazarlıklarına heba edildi. Şu bakanlık senin bu bakanlık benim. Şu banka senin bu banka benim. Ne olacak banka senin olunca o işte profesyonel particiler var, onlara avanta verecek. Onların işi tamam da vatandaşların işi ne olacak. O dönemlerde banka faizleri yüzde 60'larda idi. vatandaşımız bu şekilde kredi alıyordu. Bugün bu rakam sıfırla yüzde 12 arasında değişiyor. Ortalaması yüzde 5’tir. Aradaki yüzde 55 kimin cebinde kalıyor, vatandaşımızın. O dönemde yine 2002 seçimlerine girerken o dönemki hükümet esnafa '100 milyon kredi vereceğiz' diyor ve esnaf kardeşimize verdiği para ise 12 milyon. Şimdi Esnaf Kefalet Kooperatifleri Merkez Birliği tüm partilerin yetkililerini Ankara’da bir otelde toplantıya çağırdı. Çıkıp konuşuyorlar böyle böyle sıkıntımız var. 100 milyon denildi ve 12 milyon para dağıtıldı. O gün 100 milyon bulamazken bugün 5 milyara yakın para veriyoruz ve yüzde 5 faizle veriyoruz. O zaman neden böyle olmuştu. Ülkeyi kötü yönetmişlerdi."
"KOALİSYON HÜKÜMETİ ÜLKEYİ KÖTÜ YÖNETMİŞTİ"
Çiçek, koalisyon hükümetinin ülkeyi iyi yönetemediğini ifade ederek, şöyle devam etti: "Koalisyon hükümeti O dönemde 3 tane parti var. Üç benzemez bir araya gelmiş, bunu kötü anlamda söylemiyorum. O üç benzemezden bir benzer çıkar mı bunlar ülkeyi batırdı. Türkiye emeklisine memuruna maaş veremeyecek duruma geldi. Gölcük Depremi için toplanan yardım paralarından verir oldu. Yatırım yok, 500 bin esnaf kepenk kapattı. Çalışan fabrika 100 kişi çalıştırıyorsa 10 kişiye düşürdü. Sanayinin çarkı dönmez oldu. Ne devlet, ne de özel sektör yatırım yapamaz hale geldi. Bu sıkıntıdan kurtulmak için İMF’ye gidildi. İMF de 'benim size güvenim yok. Ben size para verim ama şu hususları yapacaksınız' diye bir sürü liste verdi. Bunları uygulayacaksınız. Buğdaya şu kadar pamuğa bu kadar vereceksiniz. Bu da yetmedi sizin üçünüz bir tarafa geçin alın size Kemal Derviş, oldu mu koalisyon dörde çıktı. Bugün hala o dönemin borçlarını ödüyoruz.”
“Türkiye bugün dünyada ve Avrupa’da söz sahibi olan bir ülke haline geldi. Ama bunların döneminde mahalle takımı haline gelen Türkiye, bugün bu noktaya geldi.” diyen Çiçek, “Önümüzdeki hafta çocuklarımızın karne günü, seçim dönemleri siyasi partilerin karne dönemidir. O karnede öğrencinin bir yıllık çalışması gözükür, siyasi partilerin ise seçim dönemleri 4 yıllık karneleridir. Pazar günü bu karneye bakacaksınız, bakmalısınız, kendiniz için değil çocuklarınız ve gelecek nesiller için bu karneye bakmalısınız. Partilerin hal ve gidişleri nasıl, millete hizmet etmişler mi eser koymuşlar mı, yoksa vatandaşın oyunu alıp unutup gitmişler mi. Büyüklerimiz İnsan ölür eseri kalır, eşek ölür semeri kalır. Eser siyaseti yapmazsınız. 12 Haziran seçimlerinde de bizim en büyük güvencimiz milletimizin kendisidir. Siyaset adına meydanlarında çok şeyler söylendi. Çok siyaset adamları geldi, geçti. Biz AK Parti olarak onun sorumluluğunu taşıyanlar olarak, adam gibi adamların yaptığı siyaseti yapıyoruz." şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz