Salon çiçekleri çok çeşitlidir, her birinin ihtiyacı da bir diğerine göre farklıdır. Çiçeğin sağlıklı olup olmadığı yapraklarının renginden anlaşılır. Canlı ve parlak olması gereken yapraklar aynı zamanda sert de olmalıdır. Yapraklarda solma, uçlarında kuruma varsa o çiçekte bir sorun olduğu düşünülebilir.
Yukarıdaki sebeplerden ötürü yapraklarda kararma ve sararma oluştuğunda doğru bir bakım yapılarak çiçeğin sağlıklı bir hale gelmesi sağlanabilir.
Salon çiçeklerinin çiçek açan ya da sadece yapraklardan oluşan formları vardır. Bu açıdan saksı çiçeklerinin solması iki şekilde tanımlanabilir. Bazılarının sadece çiçeklerinde solma meydana gelir. Bu durum genellikle çiçeğin bakımının yetersizliğinden kaynaklanır.
Bazı saksı çiçeklerinin solması ise çiçeğin yetişmeye uygun olduğu dönemin geçmiş olmasından dolayı olur.
Aslında saksı çiçeklerinin solması ile yapraklarının sararması hemen hemen aynı nedenlere dayanır. Çiçeğin yerini sevmemesi, sulama aşamasında yapılan yanlışlar, toprağın çiçeğe uygun olmaması, yetersiz ya da fazla aydınlanma gibi nedenler bunların arasında sayılabilir.
Sararma solma aşamaları başarılı bir bakım yöntemi uygulanamayan çiçekler son aşamada kuruması kaçınılmaz olur. Kuruma bir çiçeğin geldiği son noktadır ve atlatması güç bir evredir. Kurumanın nedenleri hemen hemen sararma ve solma ile aynıdır ancak bu adımlarda çiçekte olan değişiklikler fark edilmezse kurumanın önüne geçilemez. Kurumaya başlayan çiçekler için daha kuvvetli bir bakım uygulayarak bu sorunun çözüme kavuşturulması mümkündür.
Sararma ve solma gibi problemleri önlemek için çiçeklerin bakımının düzenli bir şekilde yapılması şarttır. Çiçeğin istediği özelliklere göre ortam sıcaklığının ayarlanması, gerekirse çiçek besinlerinden ve sıvı gübrelerden faydalanılması, eğer bunlar yeterli değilse toprak değişimi yapılması gerekir. Toprak değişimi ilk yöntem olarak önerilmez. Bunun yerine toprağın besin değerini yükselten uygulamalar ilk etapta alınacak önlemler arasındadır.
İç mekan bitkilerinin sağlıklı olduğu yaprak, çiçek ve gövde yapılarından belli olur. Çiçek ne kadar iyi bakılmışsa o kadar sağlıklı bir görüntüye sahiptir
Çiçek bakımı için dört temel faktöre dikkat edilmesi gerekir. Bunlar nem, ısı, ışık ve toprak yapısıdır.
1. Nem dengesi
Bazı çiçekler yüksek nemi, bazıları ise çok az nemi sever. Bu nedenle ortamın nem dengesi ayarlanırken çiçeğin ana ihtiyaçları hakkında bilgi sahibi olunması gerekir. Kış mevsiminde nem miktarı çoğaldığında ortam havalandırılır. Kalın yapraklı bitkiler daha az neme, ince yapraklı bitkiler ise daha fazla neme ihtiyaç duyar. Tabii burada çiçeğin türü de önemlidir.
2. Ortam sıcaklığı
Genellikle büyüme evrelerinde çiçekler sabit bir sıcaklığa maruz kalmayı severler. Bunun için özellikle mevsim geçişlerinde ortam sıcaklığının çok iyi ayarlanması gerekir. Sabit bir sıcaklıkta kalmak yetişkin çiçekler için de önemlidir. Soğuk havayı sevmeyen çiçekleri hava akımlarının kuvvetli olduğu bölgelere koymak bu nedenle sakıncalıdır.
3. Işık
Doğrudan gün ışığını isteyen ve dolaylı yönden ışığa ihtiyaç duyan çiçekler bulunur. Bu çiçekleri mekan içinde ışık açısından doğru konumlandırmak önemlidir. Işık istemeyen çiçeklere gün ışığının doğrudan vurması çiçeğin yapraklarında nem kaybı yaşanmasına neden olur.
4. Toprak
Çiçekler için iki çeşit toprak kullanılır. Bir toprak biçimi suyu tamamen süzerek çiçeğin kök kısımlarının sadece nem almasını ve kısa süre suya maruz kalmasını sağlar. Bir başka toprak biçimi ise çiçeğe verilen suyu bünyesinde tutar. Bu nedenle çiçeğe uygun toprak seçimi önem taşır.
Çiçeklerin yapraklarının parlak ve güzel görünmesi için çiçek yapraklarına su püskürtme, su ile silme gibi işlemler uygulanabilir. Bu işlemler ilk etapta yaprakların parlak görünmesini sağlasa da, zamanla yapraklarda çürüme, solma, küflenme gibi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle çiçek yapraklarının parlak görünmesini sağlayan ve çiçek bakım reyonlarında bulunabilecek özel spreylerin kullanılması en ideal çözümdür. Bir başka yöntem ise yapraklara muz kabuğu sürmektir. Özellikle geniş yapraklı çiçeklerde, potasyum içeren muz kabuğu yaprakların parıl parıl görünmesini sağlar.
1. Küflenme
Küflenme saksı toprağında ya da çiçeğin üzerinde olabilir. Çoğunlukla fazla sulamadan kaynaklanan bir problemdir. Küflenme sadece toprakta varsa korkulacak bir durum yok demektir. Bu durumda toprağın küflenen kısmı alınarak üzerine yeni toprak ilave edilebilir.
Küf, bitkiler kadar insan sağlığı açısından da zararlıdır. Havaya karışarak solunum yollarıyla birlikte vücuda girer ve solunum yolu hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olur. Çiçeklerde oluşan küflenme probleminin giderilme çalışmaları sırasında eldiven kullanılması ve küflerin cilde temas etmemesi tavsiye edilir.
2. Küllenme
Çiçek yapraklarında meydana gelen beyaz oluşumlara küllenme adı verilir. Küllenme yaprak ve gövde kısımlarında başlar, çiçeklere kadar ilerler. Aslanağzı, mine çiçeği gibi çiçeklerde daha sık görülür. Bu hastalığın tedavisinde mantar ilaçları kullanılır ve bitkinin yaprak kısımlarının nemli kalmamasına dikkat edilir.
3. Kloroz
Yaprak damarlarında ortaya çıkarak yaprakların sararmasına neden olan bu hastalığın temel nedeni soğuk havalarda toprağın neminin yüksek olmasıdır. Diğer nedenler arasında ise saksı değişimi için uygun zamanın geçirilmesi, killi toprak kullanımı veya toprağın besin yönünden eksik olması gelir. Toprağı ve saksıyı değiştirmek, drenaj kanallarının genişletilmesi tedavi yöntemleri arasındadır. Hastalık tedavi edilmezse çiçeğin tamamen kurumasına yola açar.
4. Tomurcuk dökülmesi
Çiçeğin aşırı sulanması, çok fazla güneş ışığına maruz kalması ya da az ışık alması, çiçeğin yerinin sürekli değiştirilmesi, toprağın besin içeriğini kaybetmesi gibi nedenlerle açıklanabilir. Eğer bu nedenlerden herhangi biri hakkında şüphe varsa tedavi o nedenin ortadan kaldırılmasına yönelik sürdürülür.
5. Unlu bit
Çiçek gövdelerine yerleşerek etrafını pembe veya beyaz renkte pamuksu yapılar ile kaplayan unlu bitler, hem iç hem dış mekan bitkilerinin sorunları arasında bulunur. Unlu bitlerin ortaya çıkmasının temel nedeni fazla nemdir. Bu canlılar rutubetli ortamları sever ve kendileri için gerekli yaşam ortamını burada bulurlar. Unlu bitler yayılım gösterdikleri takdirde çiçeğin tamamen kurumasına yol açarlar. Bu zararlı böcekler ile mücadelede ortadan kaldırılmaları esas alınır. Budama ve ilaçlama ile bu soruna çözüm üretilmesi mümkündür.
6. Siyah kök çürüklüğü
Genç yaşlı demeden bütün bitkileri olumsuz etkileyen siyah kök çürüğü, köklerin kahverengiye dönmesi ile ortaya çıkar. Bu dönüşümün hızlanmasıyla birlikte köklerde parçalanma sorunu oluşur. Tedavi aşamasında toprağı değiştirmek gerekir. Yeni toprağın steril yapıda olmasına özen gösterilmelidir. Fazla gübre verilmemeli, gerektiğinden fazla sulama yapılmamalıdır.
7. Potasyum eksikliği
Potasyum eksikliği sorunu olan bitkilerin yaprakları ve gövdesi yeteri kadar gelişemez ya da gevşek yapıda bir hal alır. Yeteri kadar beslenemeyen çiçeklerin yapraklarında solma, çiçek kısımlarında dökülme meydana gelir. Potasyum eksikliği tedavisi gübreleme ve toprağın kalitesini artırmaya yönelik olur.
8. Siyah noktalar
Yapraklarda siyah noktaların görülmesi durumunda sulama aşamasında bir yanlışlık yapıldığı akla getirilmelidir. Serin havalarda daha az sulama yapılarak toprağın gereğinden fazla ıslak kalması önlenebilir. Hastalıklı yapraklar temizlenmeli ve gerekli olduğu takdirde siyah noktaların giderilmesi için satılan spreyler ile uygulama yapılmalıdır. Çiçeği güneş gören ve hava sirkülasyonu olan bir yere koymak gerekir.
9. Beyaz sinekler
Bitki yapraklarında beliren beyaz renkte uçuşan sineklerdir. Çözümü bitkinin tamamını ılık ve sabunlu suya batırmak, sonrasında ise tamamen kurulamaktır. Beyaz sinekler yaprak ve gövdeye yapışarak bitkiyi yerler ve solmasına, çürümesine neden olurlar. Beyaz sinekler ile mücadelede birtakım kimyasallar da kullanılabilir.