ANKARA (ANKA)- Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Cumhurbaşkanı seçiminin bugün yapılacak ilk oylaması öncesinde Anavatan Partisi'ni 367 konusunda uyardı.
Çiçek, 1989'da CHP'nin yine bugünkü gerekçelerle Özal'ı boykot ettiğini belirterek Anavatan'ın, CHP ile benzer bir tutum takınması durumunda bunu açıklayamayacağını belirtti. Cemil Çiçek, NTV'nin sorularını yanıtlarken, YÖK Başkanı Prof. Erdoğan Teziç'e yönelik suikast girişimi için, "kurt bulanık havayı sever misali aklı sıra bir kısım insanlar şu günler bulanık hava yaratmak için uygundur bir şeyler yapalım havasındaysalar, devletin bu tür eylem yapanların eli yakasındadır" dedi. Olayın hemen arkasında zanlının yakalanmasının güvenlik güçlerinin başarası olduğunu belirten Çiçek, olayları soğukkanlı değerlendirmek gerektiğini söyledi. 73 milyonluk Türkiye'de her türlü insanın, deliler dahil varolduğunu kaydeden Çiçek, kötümser senaryolarla Cumhurbaşkanı seçimi öncesinde provokasyonların olacağı, kaos oluşacağı şeklindeki senaryoları telaffuz etmenin hoş olmayacağını kaydetti.
367 şarttır diyenleri aday gösterseydik farklı konuşurlardı
Cemil Çiçek, 367 tartışmasının hukuki değil siyasi olduğunu savunurken, "post modern bir yorum" nitelemesinde bulundu. Çiçek, "367 gereklidir diyenleri parti olarak aday gösterseydik bu tartışmalar olmazdı" dedi. Çiçek, 367 konusunun Anayasa Mahkemesi'ne gitmesi durumunda ne karar çıkacağının önceden tahmin edilemeyeceğini, ancak kendisinin bunu doğru bulmadığını belirtirken, "Hukuken baktığımda, 184 toplantı için yeterlidir. Bugüne kadar tüm uygulamalarda karar yeter sayısı toplantı yeter sayısı değildir. Toplantı yeter sayısı 367 olacak denirse bu hukuki olmaz siyasi olur" diye konuştu.
Cemil Çiçek, Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili olumsuz senaryolara da, "Türkiye yıldızı parlayan bir ülke. Borsa rekor kırıyor. İş dünyası, finans çevrelerinin sorunu yok. Niye kurşunu kendi ayağımıza sıkıyoruz" diye karşı çıktı.
Cumhurbaşkanı yüksek oyla seçilmeli
Bakan Çiçek, eski Cumhurbaşkanı adaylarının hep bir yerlerde belirlenip, çoğunun Meclis'e ilk kez seçildiklerinde geldiklerini anlattı. İlk defa Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül'ün tek tek milletvekillerinin odalarına kadar giderek demokrasi adına bir güzellik sergilediğini belirten Çiçek, "Cumhurun Cumhurbaşkanı olacaksa cumhurun temsilcileriyle bire bir görüşmesi çok önemlidir. Seçimde bireysel kararlar önemli ama bu ziyaretler matematik işlemi için yapılmadı. Ziyaretleri sonucu Cumhurbaşkanı'nın ilk turda yüksek oyla seçilmesi hem dışarıda hem de makamın saygınlığı açısından Türkiye'nin yararınadır" dedi.
Erdoğan kendi isteğiyle olmadı
Çiçek, Başbakan Erdoğan'ın da seçilme imkanı olmasına karşın aday olmayarak büyük bir erdem ve fazilet örneği gösterdiğini söyledi. Çiçek, "Sayın Başbakan büyük bir erdem, fazilet göstererek kendi isteğiyle bir dönem daha Başbakanlık görevini yapmak kararını vermiştir" diye konuştu. Çiçek, 14 Nisan mitinginin Başbakan Erdoğan'ın aday olmamasında etkili bulunmadığını, etkili olduğunu söylemenin "Aldığı kararı küçültmek" anlamına geleceğini söyledi. Çiçek, "İlk defa bir parti başkanı vazgeçip mevki makam peşinde değiliz diyor. Bu ilktir. Bayar, Menderes, Demirel hep seçildiler. Ecevit de hem yeterli sayısı hem de gerekli şartları taşımadığı için seçilmedi. Yoksa o da seçilirdi. Milletimiz bunları takdir edecektir. Bundan şüphemiz yok. O da seçimde olacaktır. Seçimlerin yakın olmasını bu tartışmalara noktayı koymak için önemli görüyorum" şeklinde konuştu.
Özal'ın mirasını sürdüren parti
Cemil Çiçek, Gül'ün ilk turda seçilme şansını değerlendirirken yapılan görüşmelerde bağımsız milletvekillerinden fikrini açıkça söyleyip oylamaya katılarak oy vereceğini söyleyenlerin, arkadaşlarına danışacağını belirtenlerin bulunduğunu, ancak ilk oylama öncesi "Kilit" konumdaki partinin Anavatan olduğunu belirterek şöyle dedi:
"Özal'ın seçiminde de sayın Baykal ve milletvekilleri CHP'nin bir ölçüde evveliyatı diyeceğimiz SHP'deydiler. Onlar boykot yaptılar. Burada Anavatan'ın durumu önemli. Özal'a yapılan muameleler bugün gene CHP'den yapılıyor. Özal'ın mirasını devam ettirdiğini söyleyen parti o zaman, bu muameleyi, Meclis'e girilmemiş olmasını çok haksız hukuk ve siyaset açısından mahsurlu buldu. Değişen birşey yok. O zaman Özal'a hangi cümleleri söylemişler, bugün hangi cümleler. Emin olun şikayet ettikleri şeylerin farkı yok. Anavatan bugün tutum farklılığına girerse bunu izah da zorlanır. CHP 1989'da da karşıydı. CHP açısından pozisyon sorunu yok. O muhalefeti karşı olmakta yapıyor. Ama Anavatan açısından aynı şeyi söylemek mümkün değil."
Cemil Çiçek, şu anda seçimin 4 Kasım'da yapılacağını, bunun öne çekilmesi durumunda olayın teknik olarak çok iyi tartışılması gerektiğini, 25 yaşa ilişkin Anayasa değişikliği bulunduğunu, şimdi seçimleri öne çekip bu hakkı 25 yaştakilerin elinden almanın doğru olmayacağını vurguladı. Çiçek, seçimin öne çekilmesi tartışmalarında, daha sonra seçimi tartışmalı hale getirmeyecek hazırlıkların mutlaka yapılması gerektiği uyarısında bulundu.
Çiçek, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın Gül'ün aday olarak belirlenmesinde etkisi olduğu değerlendirmelerinin gerçeği yansıtmadığını belirtirken, "Sayın Başbakan'la Meclis Başkanı'nın konuşması sırasında dinleme cihazı mı koydular. Yaksa yasadışı dinleme mi yaptılar" diye tepki gösterdi.