Komisyondaki uzlaşmaya ilişkin "Komisyondaki hava Türkiye'de olsa 1 senede her sorun biterdi" diyen Çiçek, komisyonun gücünü ve yetkisini siyasi parti organlarının verdiği destekle sağladığının altını çizdi.
Dört siyasi parti liderine yapılan ziyaretin ardından, TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyen Çiçek, amaçlarının Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmaları hakkında bilgi vermek ve destek almak olduğunu söyledi.
Komisyonun, varlığını, gerekçesini, gücünü ve yetkisini, dört siyasi partinin sayın genel başkanları ve yetkili organlarının verdiği destekle sürdürdüğünü hatırlatan Çiçek, "İnşallah bu çalışmaları olumlu sonuçlandırdığımız takdirde, çok örnek bir çalışmayı gerçekleşmiş olacak. Demokrasimize ve parlamento kültürümüze de katkı sağlamış olacaktır. Halkın desteği burada çok önemlidir" diyerek şöyle devam etti:
"Çünkü bugüne kadar yapılmış olan anayasalara yöneltilen en büyük eleştiri, halkın anayasa yapım sürecinde hiçbir katkısının olmamasıdır. Belli sayıda kişinin ya da gücü elinde bulunduran beli kişilerin oluşturduğu, adına Meclis de demiş olsak, belli sayıda insanın yapmış olduğu çalışma, bir anket sorusu gibi sonuçta vatandaşa "evet mi hayır mı' tarzında soruluyordu. Rekabet yok, eleştiri imkanı yok. Sonuçta, Anayasa kabul edildi diye ifade ediliyordu. Bu sürece, her çevreden zaman geçtikten sonra dozu artan eleştiri geldi.
165 üniversite, 78 baro, 60 siyasi parti, 18 belediye birliği, 17 meslek kuruluşu, 7 yüksek mahkeme, 7 kamu görevlileri sendikaları üst kuruluşu, 6 muhtar birliği derneği, 4 işçi ve işveren sendikaları üst kurulu ve vilayetler hizmet birliği olmak üzere örgütlü kesimlere, 14 bin 538 dernek, 4 binden fazla vakıf, 1700 yerel ve ulusal radyo, 197 yerel televizyona posta yoluyla görüşlerini bildirmelerini duyurdum. "Kim ne düşünüyorsa görüşlerini bildirsin' dedik.
Yeni anayasa konusunda komisyonun resmi web sitesi üzerinden 19 bin 800 kişi görüş bildirdi. 950 kişi posta yoluyla görüşlerini bildirdi. Anayasa Uzlaşma Komisyonu 3 alt komisyon kurarak yüz yüze 147 görüşme gerçekleştirdi.
Gönderdiğimiz davete 134 üniversite, 5 enstitü, 58 vakıf, 102 dernek, 32 platform, 21 kamu kurumu, 21 siyasi parti, 34 meslek örgütü ve benzeri kuruluşlar cevap verdi. Kamuoyunda büyük takdir toplayan, toplumda geniş kitlesi bulunan 22 çatı kuruluş ile 13 ilde bölgesel toplantı yaptık. Elimizde bugüne kadar olmadığı kadarıyla anayasa yapımı için önemli veri oluştu. Bunları, partilerimizin görevlendirdiği uzmanlar ve danışmanlarla değerlendirerek, 1 Mayıs'a kadar geldik."
Komisyon için Anayasa çalışmalarının en zor kısmının taslak metni yazılması olduğunu da ifade eden Çiçek, ,"Memnuniyetle ifade edebilirim ki dört siyasi partimiz ve sayın genel başkanları, bu süreci hem desteklediklerini hem de çok önemli bulduklarını ifade ettiler. Her birisi kendi üslubu içinde bu süreci çok önemsediklerini, tarihi ve önemli bir fırsat olduğunu, mutlaka yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu ifade ettiler. Bu gerçekten önemlidir. Çünkü yazım süreci içinde toplumun Anayasa konusu olacak her meselesini masada tartışıyoruz ve tartışacağız" dedi.
Soru cevap bölümünde Başkanlık sisteminin gündeme gelip gelmediği yönünde soruları da yanıtlayan Başkan Çiçek şunları söyledi:
"Anayasa sadece temel hak ve özgürlükleri düzenleyen metinler değildir; önemli kısmı budur ama ondan sonra devlet organlarının görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen maddeler ve başkaca maddeler vardır. Devlet organları dediğimizde zaten yasama, yürütme, yargı geliyor. Bu konular tabiatıyla 'temel hak ve özgürlükler' bölümü yazıldıktan sonra ilgili bölüme gelindiğinde, her parti kendi yönünden bir değerlendirme yapacaktır. Ama bu tartışmaları değerlendirirken bir şeye dikkat etmemiz gerekiyor. Komisyonun içtüzüğü olarak ifade edebileceğimiz 15 maddede, çalışmaları yaparken nelere dikkat edeceğiz ve kararlar nasıl alınacak, oluşacak bunu orada yazdık. Bir konu elbette dışarıda tartışılacaktır. Bu tartışmalar kendi bağlamından koparılmadan tartışıldığında fayda da getirir. İşi bilerek tartışmak var. Tabiatıyla yasama organıyla ilgili bölüm yazılırken veya yürütme organıyla ilgili görev, yetki ve sorumluluklarını değerlendirirken, hangi modeli benimsiyorsanız ona göre şekillenecektir diğer yetki ve sorumluluklar. Bu masa etrafında ister somut, ister başka konularda Anayasa içerisinde yer alması gereken ne kadar konu varsa, bunlar hepsi tartışılacak. Ama sonuçta görüş birliği içinde bu karar alınmış olacaktır. Eğer görüş birliği yoksa, zaten o konu tartışılmış olur. Ama sonuçta nede mutabık kaldıysanız, komisyonun çalışması olarak ortaya çıkmış olur. Özel olarak başkanlık sistemi tarzında, bu başlık altında bir konu konuşulmadı. Zaten Anayasanın içeriğiyle ilgili olarak bu ziyaretleri gerçekleştirmiyoruz. Amacımız; bilgilendirme, bundan sonraki süreçte desteklerini beklediğimizi ifade etmek ve konuyu pozitif olarak toplumun gündeminde tutmak, varsa bugüne kadarki çalışmalarla ilgili tavsiyelerini almaktır. Özel bir konu gündeme gelmedi."
Ortaya çıkan metnin TBMM Genel Kurulu'nda değişip değişmeyeceği yönünde bir uzlaşma olup olmadığı yönündeki bir başka soruyu da cevaplayan Başkan Çiçek, "uzlaşma baştan sonra devam edecek. Komisyondaki hava Türkiye'de olsaydı, 1 senede her sorun biterdi" dedi.
ANKA