Çiftçinin Biyodizeli Yosundan Üretilecek

Yaptığı bilimsel çalışmalarla Türkiye’nin hibrid sebze tohumunda dışa bağımlılığını büyük oranda azaltan Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM), yosundan biodizel üretti. Çalışmalarını tamamlayıp TÜBİTAK’a sunan TAGEM, hastalıklara dayanıklı olan Türk patatesini de iki yıl içerisinde çiftçilere dağıtmayı planlıyor. Yerli tohum üretim oranını 2012 yılında yüzde 40’a çıkartan kurum, 80 ülkeye de tohum ihraç ediyor. TAGEM, 15 milyar dolar olan tarım ürünleri ihracatını 45 milyar dolara çıkartarak tarımda Türkiye’yi dünyanın ilk 5 ülkesi arasına girmesi için bilimsel çalışmalarını sürdürüyor.

Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER)’nin düzenlediği ‘Başarı Hikayeleri’ seminerine konuşmacı olarak katılan TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak, kurumun çalışmaları ve gündemdeki konularla ilgili bilgi verdi. Hedeflerini; “Yeterli, kaliteli ve güvenilir gıda üretimi ile 85 milyon nüfus ve 50 milyon turisti besleyen, ihracatçı konumunu daha da geliştiren, rekabet gücünü artıran, dünyada ve bölgesinde söz sahibi olan, 40 milyar dolar tarım ürünleri ihracatı ve 150 milyar dolar gayri safi tarımsal hasıla ile dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alan bir Türkiye” şeklinde açıklayan Doç. Dr. Masum Burak, bu doğrultuda çalışmalar yaptıklarını söyledi. Ar-Ge çalışmalarını belediyelerin altyapı yatırımlarına benzeten Doç. Dr. Burak, gelişmiş ülkelerin Ar-Ge ile geri kalmış ülkeleri kendilerine bağımlı hale getirdiğini vurguladı.

“Geri kalmış ülkeler her yıl milyonlarca dolar ödeyerek teknoloji satın almaktadırlar.” diyen Burak, Ar-Ge'ye önem veren ve teknoloji geliştiren ülkelerin bunu pahalı bir şekilde satarak Ar-Ge giderlerini dolaylı olarak geri kalmış ülkelerden geri aldığına dikkati çekti. Türkiye’nin Ar-Ge harcamalarının 2000-2010 döneminde 3.2 milyar TL’den, 9.8 milyar TL’ye çıktığını açıklayan Burak, bu durumun meyvelerini almaya başladıklarını dile getirdi.

TOHUM İHRACATI 100 MİLYON DOLARA ULAŞTI

Tohumculuk Kanunu’nun 2006 yılında günün ihtiyaçlarına göre güncellendiğini hatırlatan Burak, Türkiye F1 Hibrid Sebze Tohumculuğu Projesi ile yerli tohum üretimini artırdıklarını açıkladı. “2005 yılında yüzde 10 olan yerli tohum üretim oranının 2012’de yüzde 40’a çıkarıldı.” diyen Burak, bu oranı 2013 yılında ise yüzde 50-60 düzeyine çıkarmayı hedeflediklerinin altını çizdi.

TAGEM Araştırma Enstitüleri tarafından geliştirilen çeşitlerin ihraç edilmeye başlandığını belirten Burak, şunları dile getirdi: “Dünya serbest pazar. Ülkenize bir tohumun girmesini yasaklayamazsın onun için kendi tohumunuzu geliştirip rekabetçi olacaksınız. Hibrit tohumda biz düşük bir orana sahiptik. Yeterli Ar-Ge yoktu. Kamu ve özelde Ar-Ge kapasitesini geliştirdik. Bu proje için 200 yakın ıslahçı yetiştirdik. O ekip yetişti genetik havuzumuz zengin oldu. Ne kadar çeşit varsa havuzumuza aldık. Melezlemede kullanıyoruz birde yabancı çeşit getirdik buradan da hibritimizi geliştirerek hibrit tohumda belirli aşamaya çıkmak istiyoruz. Ürettiğimiz hibrit tohumları 30’un üzerinde ülkeye ihraç ediyoruz. Geçen sene 100 milyon dolarlık tohum ihraç ettik.”

"YOSUNDAN BİODİZEL ÜRETTİK"

Araçlarda yakıt olarak kullanılan biodizeli yosundan elde ettiklerini açıklayan TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünyanın gıda sorunu var. Hedefimiz gıdalardan bir yakıt elde etmektense ikincil ürün dediğimiz sap saman ya da yosun gibi şu an direk kullanılmayan ürünlerde elde etmek. Yosunda yüzde 40 yağ var. Yağlı tohumlardan biodizel elde ediliyorsa yosunda da yağ olduğuna göre elde edilebilir mantığı ile yaklaştık. Ar-Ge'miz devam ediyor. Büyük bir ihtimalle buradan biodizel elde edersek yağlı tohumlar gıda için kalacaktır. Yakıt için gıda olmayan ürünleri kullanacağız ki insanlığın gıda sorununu bu şekilde çözmüş olacağız.”

KARPUZ SABIRSIZ ÜRETİCİLER YÜZÜNDEN KABAK TADI VERDİ

Sıcak yaz günlerinin vazgeçilmezi karpuza kabak aşısı yapılmasını da değerlendiren Doç. Dr. Burak, “Üretim ekonomik bir faaliyettir. Eğer siz para kazanamazsanız üretim yapamazsınız. Karpuz tohumu toprak kökenli hastalıklara çok hassas. Kabak ise dayanıklı olduğu için kabak fidesi üzerine aşıladığınız zaman kabak fidesi toprak içinde kalıyor. Bütün hastalıklara dayanıklı olduğu için bir ekonomik kaybınız söz konusu değil, üstünde de karpuz gayet güzel gelişiyor. Ancak karpuzun tam tadını alabilmesi için olgunluk dönemine ulaşması gerekiyor. Erken hasat edildiği zaman tat sorunu ortaya çıkıyor. Üreticilerimizin bu konuda eğitilmesi lazım. Kaç gün sonra ve hangi aşamada hasat edilmesi hususunda bilgi vermek lazım ki karpuz kabak tadı olmasın. Hasat zamanında yapıldığında kabak tadı olmuyor.” diye konuştu.

YERLİ PATATES TOHUMU 2 YIL İÇİNDE ÇİFTÇİLERE DAĞITILACAK

Yerli patates tohumunda önemli aşama kaydettiklerini belirten Burak, “Tarımsal üretim ve çeşitlerde rekabet söz konusu. Patateste hangi çeşit verimli, kaliteli ve hastalıklara dayanıklı ise üretici onu alıyor. Siz kendi çeşidinizi geliştirmediyseniz yabancı çeşit yerini alıyor. Biz kendi yeni çeşidimizi geliştirdik. Şu an test aşamasında testleri bir seneye kadar bitiyor. Adayımızı belirleyeceğiz. Türkiye’de ki ilk yerli patates çeşidimiz olarak tohumunu üreteceğiz ve çiftçimize bunu vereceğiz. Çiftçimiz bakacak ki kaliteli verimi yüksek hastalıklara dayanıklı damak tadımıza uygun ve yeni çeşit niye gitsin yabacıyı eksin.” ifadelerini kullandı

TÜRK TARIMININ EN BÜYÜK SORUNU PARÇALANMIŞ ARAZİLER

Türkiye’de 26 milyon hektar işlenebilir arazi olduğunu açıklayan TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak, bu arazilerin miras yoluyla parçalanmasının Türk tarımının önündeki en büyük engel olduğuna dikkati çekti. Tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesini engellemek için çalıştıklarını kaydeden Burak, işletme ölçeğinin büyük olmasının önemli olduğunu söyledi. Doç. Dr. Masum Burak, çiftçi kayıt sistemine göre Türkiye’de 16 milyon hektar alanda üretim yapıldığını sözlerine ekledi. Konferans sonunda Doç. Dr. Masum Burak’a plaket verildi.