HABER

Çin, çelik üretimini ikiye katladı

BERLİN (İHA) - Çeliğe olan talebin durmadan artması ham çelik fiyatlarını yükseltiyor. Çelik ürünleri piyasasındaki patlamaya öncelikle çelik üretimini 2000 yılından bu yana ikiye katlayan Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki hızlı ekonomik büyümenin yol açtığı belirtiliyor. Dünyanın bir numaralı çelik tüketicisi, yakında Uluslararası Demir Çelik Enstitüsü'ne de üye olacak.

Alman Çelik Üreticileri Birliği Başkanı Dieter Ameling, İstanbul'daki Dünya Çelik Konferansı'nda yaptığı açıklamada, Çin'in aralarına katılmasının somut rakamlara ulaşma yolunda atılmış önemli bir adım olduğunu ve bu dev ülkenin çelik üretimi üzerindeki perdeyi kaldırdığını söyledi. Çelik branşının son 20 - 30 yılın en büyük artış oranlarını yakaladığını ifade eden Dieter Ameling, ancak öncelikle Çin'deki muazzam talep artışı nedeniyle hammadde fiyatlarının rekor düzeye çıktığını hatırlatarak, "Çin ekonomisi son 5 yıllık plana göre yılda yüzde 7, fiili olarak ise yüzde 8 ila yüzde 10 oranında büyüyor. Bu da çelik ihtiyacını artırıyor. Çin, bütün ek yatırımlara rağmen ihtiyacı kendi fabrikalarından karşılayacak durumda değil. Milli üretime ek olarak yılda 30 ila 35 milyon ton çelik ithal ediyor ki, bu da dünya çelik piyasasını silip süpürmesi anlamına geliyor" dedi.

Çin, çelik üretimini 2000 yılından bu yana ikiye katlayarak 260 milyon tona çıkardı. Bir milyar tonluk global çelik üretiminin dörtte birinde Çin'in imzası var. Çin'deki astronomik üretim artışına uzmanlar akıl erdirmekte zorlanıyorlar. Alman Çelik Üreticileri Birliği Başkanı Dieter Ameling, somut üretim rakamlarını açıklamasından sonra da Çin'in önümüzdeki yıllarda çelik ithaline devam edeceğini belirterek, "Çin'in Dünya Çelik Üreticileri Birliği'ne üye olmasından son derece memnunuz. Çinli meslektaşlarımızla doğrudan konuşabiliyor ve bu ülkenin ne zaman çelik ihraç eder duruma geleceği hakkında tahmin yürütebiliyoruz. İki, üç yıla olmaz, ama Çin en geç 2010'da ihracatçı ülkeler arasına katılır" dedi.

Bu arada, Alman çelik fabrikalarının toplam üretimi bu yıl yüzde 3 oranında artarak 46.5 milyon tona çıkacağı belirtiliyor. Bu miktarı aşmalarının da mümkün olduğunu ve yüksek fırınların tam kapasiteyle çalıştığını söyleyen Dieter Ameling, talep patlaması nedeniyle faaliyetine son verilen Ruhr havzasındaki kömür madenlerinden bazılarının yeniden işetilmesi şeklindeki önerilere ise sıcak bakmıyor. Ameling'un bu konudaki değerlendirmesi şöyle:

"Almanya'da bir ton taş kömürünü çıkarıp satılabilir hale getirmenin 150 euro'ya mal olduğunu unutmayalım. Dünya piyasasında ise taş kömürünün tonu 60 euro'dan satılıyor. Piyasa fiyatı ile Alman taşkömürünün maliyeti arasında 100 euro'luk fark var. Bu 100 euro vatandaşın cebinden çıkıyor. Bu nedenle 10 milyon tonluk ek ihtiyacı karşılamak için kömür ocaklarını yeniden açmanın anlamı olamaz. Dünyada ucuz taş kömürü bolluğu varken, bir milyar euro'luk sübvansiyonu gözden çıkarmak parayı sokağa atmak olur."

En Çok Aranan Haberler