Çin tarafından Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı yapılan zulüm için Erzincan Memur-Sen İl Başkanlığı bugün ikindi namazına müteakiben Cami Kebir Cami’inde gıyabi cenaze namazı düzenlendi.Gerçekleştirilen cenaze namazına Memur-Sen İl Başkanı Nebi Gül, Memur-Sen’e bağlı bulunan sendika başkanları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.Grup adına açıklama yapan Memur-Sen Erzincan İl Başkanı Nebi Gül, Doğu Türkistan’da ki vahşet, alçaklık ve soykırımı protesto etmek için boykot çağrısı yaptıklarını ifade ederek “15 gündür Çinli faşist askerler bölgeyi tamamen kuşatma altına aldı. Yüreğimiz yaralı. Gönül rahatlığıyla iftar edemiyoruz. Türkistan’da Oruç tutmak da yasak. Başörtülü kadınlar taciz ediliyor, keyfi bir şekilde gözaltına alınıyor. Kur’an eğitimi engelleniyor, 500 bin civarında çocuk zorla ideolojik eğitimlere tabi tutuluyor. Çin hükümeti, farklı Türkçe lehçelerinde konuşan yerli halkı Çinceyi kullanmaya zorlayarak asimilasyon politikaları uyguluyor. Mal varlıklarına keyfi bir şekilde el konuluyor, seyahat özgürlükleri kısıtlanıyor. Türkistanlı kadınlar, “plan dışında” hamile kaldıklarında hamileliklerinin son günleri dahi olsa mecburi kürtaja tabi tutuluyor. Nüfus planlaması dışında olan çocukların gizli olarak dünyaya getirilmesi hâlinde ise aileler çok yüksek maddi cezalara maruz kalıyor, doğum yapan kadın veya eşi memur ise bu kişinin görevine son veriliyor. Bu hukuksuzluklara, zulümlere, yasaklara ve baskılara itiraz edenler evlerinden alınıyor, demokratik eylem hakkını kullananlar sokak ortasında öldürülüyor. İşkenceler ve idamlar ise aralıksız sürüyor. Halka önder olabilecek kapasitedeki bazı Alimler de zehirlenerek öldürülüyor. Kapalı devre zulümler devam ederken dünyanın sessizliğinden cesaret alan Çin her güne yeni bir katliam ile başlıyor.Yardım kuruluşlarının dahi bölgeye girmesi engellenmekte, bölgeden sağlıklı haber alınamamaktadır. Bölgenin dünya ile bağının kesilerek bu şekilde karantinaya alınması, durumun vahametiyle ilgili endişelerimizi arttırmaktadır. Çin, Doğu Türkistan’da olup bitenleri, gerçek haber ve bilgilerin üstünü zorla örttürmektedir. Kendi güdümündeki medya’yı müthiş derecede dizginleyerek kör ve sağır duruma getirmektedir. Gerçekleri kontrol ederek ustaca ve sinsice gizlemektedir. Çin’in bu sahtekârlığı bütün dünyaca bilinmektedir. Buradan faşist Çin’e sesleniyoruz; Doğu Türkistan’a baskı uygulamaktan, vicdanları yaralamaktan, insan haklarını çiğnemekten, din ve vicdan hürriyetini gasp etmekten bir an önce vazgeç.Yeter artık. Uyarıyoruz! Akıttığınız kanda boğulacaksınız Hiç bir zulüm ebedi değildir. Aklınızı başınıza alın.” dedi.Doğu Türkistan’daki yapılan zulme karşı tüm vicdan sahiplerini ayağa kalkmaya çağıran Gül şunları kaydetti: “Çin zulmü son bulana kadar bir daha oturmamaya davet ediyoruz. Bugün Çeçenistan’ın Ruslardan gördüğü zulmü, Doğu Türkistanlılar Çinlilerden görmektedir. Dünya ise bu zulme göz yummaktadır. Doğu Türkistan meselesi sadece Uygurların bir sorunu olarak görülmemeli ve vicdan sahibi insanlar bu meseleyi sahiplenmelidir. Doğu Türkistan’da ki vahşet, alçaklık ve soykırımı protesto etmek için boykot çağrısı yapıyoruz. Çin, Doğu Türkistanlılara esir muamelesi yapmakta ve onlara türlü zulümleri reva görmektedir. Faşist Çin hükümeti, Doğu Türkistan’da Uygur nüfusunu azaltarak bölgeyi Çinlileştirmektedir. Susacak mıyız? Haydi ilk önce boykot ile başlayalım. Çin mallarına yönelik kapsamlı bir boykotla, yaşananların hesabını sormaya başlayalım. Çin malına hayır diyerek, tepkimizi gösterelim, Doğu Türkistan’daki soydaşlarımıza Faşist Çin zulmünü protesto için ve boykot için harekete geçelim”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz