Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını ve çeşitliliğini artırmayı planlayan Türkiye, rüzgar enerji santrallerine yenilerini eklerken, bu santrallerin malzemelerinin önemli bir bölümü yurt içinde üretilebilmesine rağmen Çİn'den getirilmesinin yerli firmalara zarar vermenin yanında ülke ekonomisinde de dış ticaret açığı yanında işsizliğe de neden olduğu bildirildi.
Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesinde her türlü yüksek mukavemetli cıvata, somun ve saplama üretiminin yanı sıra rüzgar enerji santralleri için bağlantı elemanları üreten sektörünün öncü firmalarından Berdan Cıvata Sanayi A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şemsi, Türkiye'nin rüzgarda 2023 yılı hedefinin 20 bin megavat olduğunu 15 yıldan bu yana bunun henüz ancak 10'da birine ulaşılabildiğini ifade etti.
Şemsi, ''Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Raporu'na göre, Türkiye'de halen işletmede kurulu gücü 2 bin 300 megavat civarında rüzgar enerji santrali bulunuyor. Bu amaçla 12 şehirde 23 rüzgar enerji santral parkının yapımı devam ediyor. İnşa halindeki rüzgar enerji santrallerinin faaliyete geçmesiyle mevcut kurulu güce 604 megavatlık ilave olacak. Ancak, bu santrallerde kullanılan malzemeler maalesef birçok sektörde olduğu gibi yurt dışından temin ediliyor'' dedi.
HER BIR MEGAVAT 1 MILYON EURO
Rüzgar enerjisinde her bir megavatın 1 milyon Euro’ya (bazen 1 milyon dolara) mal olduğunu vurgulayan Hasan Şemsi, '' Yani 20 bin megavat, 20 milyar Euro demek. Bunun 2000 MW kadarı bittiğine göre geriye 18.000 MW kalıyor. Eğer hükümet, bu santrallerin ihtiyacı olan malzemelerin yüzde 51’inin Ankara’da metronun yapımında olduğu gibi Türkiye'den temin koşulu koyarsa en azından 18 milyar EURO'nun, 9 milyar EURO'su Türkiye'de kalacak demektir. İstersen piyasada yapanlardan topla, istersen yapan firmaları güçlendirmek için ortak ol veya büyüt. İstersen kendin fabrika kur ve üret ama mutlaka RES Parçalarının yüzde 51 ‘i Türkiye’den olsun. Bu şart mutlaka konulmalı, istihdam ve katma değer Türkiye’de kalmalı'' cari açık azalmalı dedi.
KORE ÖRNEĞI
Bu konuda Kore örneğini gösteren Şemsi, ''Kore nükleer santral alırken yüzde“ 51' i Kore’de yapılacak” dedi. Arkasından, herhalde ikinci partiyi alırken, yüzde 60-70 dedi. Bugün Kore, nükleerde devlerle başa güreşen bir ülke. Ne yapıyor? Fransa’nın 30 milyar dolar teklif ettiği dört nükleer santral için Kore 20 milyar dolar teklif verdi ve Abudabi’deki işi aldı. Biz de eğer Rüzgar Santrallerinin yüzde 51'ini Türkiye’de yapmaya zorlarsak, bugün ufak ufak filizlenmekte olan rüzgarla ilgili birçok sanayi dalı güçlenir'' diye konuştu.
Hasan Şemsi, ''18 milyar Euro’luk rüzgar enerji santrallerinin yarı malzemeleri Türkiye’de yapılırsa bir bu kadar da ihraç edilecek demektir. “ İşte size işsizliği ve cari açığı azaltacak önemli bir konu ”dedi.
Antakya tarafında bir Termik santral yapıldığını da vurgulayan Hasan Şemsi, ''Orada yürütme platformları için ızgara yapan bir arkadaşım vardı. O tesise lazım olacak bütün ızgaraları kendisi yapmayı umuyordu. Bize ızgaraları getirecek ve biz de onlara daldırma galvaniz yapacaktık. Getirmedi. Ne olduğunu sorduğumda adeta isyan ediyordu. Çünkü, ızgara gibi üretimi yüksek teknoloji gerektirmeyen, en küçük bir endüstriyel tesiste yapılabilecek katma değeri düşük en basit parçalardır. Bu basit parçaların bile Çin’den gelmesine izin veren zihniyet için söylenecek bir söz bulamıyorum. Bütün bunların artık yaşanmaması gerekir'' diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz