Çocuğa Cinsel İstismarda Çarpıcı Sonuç

Türkiye’de ilk defa yapılan araştırmada, öğretmenlerin yüzde 67’sinin üniversite eğitiminde çocuğa yönelik cinsel istismar konusunda eğitim almadığı, 4 öğretmenden birinin çocuğa karşı cinsel istismar durumunda resmi kurumlara bildirim zorunluluğu olduğunu ise bilmediği ortaya çıktı.Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Başkanı Canan Arıtman ve Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Şeyda Aksel ve Doç. Dr. Türkan Yılmaz Irmak tarafından, son zamanlarda artan çocuğa cinsel istismar konusunda Türkiye’de ilk kez yapılan araştırmanın çarpıcı sonuçları paylaşıldı. Araştırmaya göre, öğretmenlerin yüzde 67’sinin üniversite eğitiminde çocuğa yönelik cinsel istismar konusunda eğitim almadığı, 4 öğretmenden birinin çocuğa karşı cinsel istismar durumunda resmi kurumlara bildirim zorunluluğu olduğunu bilmediğini kaydeden Arıtman, araştırmanın 100 öğretmeni kapsadığını kaydetti.“YÜZDE 41’İ İSTİSMARLA KARŞILAŞMIŞ”Arıtman, “Öğretmenlerimizin, hem eğitimleri süresince hem de hizmet içi dönemde çocuk cinsel istismarı ile yetersiz bilgi aldıkları hatta almadıkları görülüyor. Bu konuda sadece tıp fakülteleri ve hemşirelik bölümlerinde ders veriliyor ancak eğitim fakültelerinde de çocuğa yönelik cinsel istismar konusu okutulmalı. Meslek hizmet içi eğitim oranı yüzde 30. Alınan eğitim de sadece 2-3 saatlik seminerden ibaret. Öğretmenlerin yüzde 84’ü istismar konusunda eğitime ihtiyaç olduğunu belirtti. Yüzde 41’i öğrencilerden istismarla ilgili müracaat almış. Yani iki öğretmenden biri istismar vakası ile karşı karşıya kalmış. Araştırmamızın çarpıcı sonuçları var. ‘Önce öğretmenleri eğitin’ diyoruz. Çocuk cinsel istismarı konusunda bilimsel araştırmaların devlet tarafından teşvik edilmesi lazım. Türkiye’de makale, tez dahil en az araştırma yapılan konu çocuk cinsel istismarı konusu. 12 yıllık zamanda çocuğa cinsel şiddet konusunda sadece 49 araştırma yapıldı. Sadece 28’inin bilimsel yeterliliği var" dedi.“YÜZDE 124 ARTTI”Dernek olarak çocuklara ulaşmaya, onları eğitmeye çalıştıklarını kaydeden Arıtman, sözlerini şöyle sürdürdü:“Anne-babaları eğitiyoruz. En önemlisi, öğretmenleri de bu konuda bilgilendirmeye çalışıyoruz. Sınıf öğretmenleri, rehber öğretmenler hayati derecede önem taşıyor. Mağdur çocuğa en önce onlar tanı koyabilir. Erken tanı çok önemlidir. Devlet rakamlarına göre son 10 yılda yüzde 125 oranında bu suçta bir artış var. Çocuğun cinsel istismar konusunda dünya listesinde 3. sıradayız. Ülkemizde her 4 kız çocuğundan, her 6 erkek çocuğundan biri, cinsel istismar suçunun mağduru olmaktadır. Ülkemizdeki cinsel istismar suçunun yüzde 70’i çocuklara yöneliktir. Bu çocukların yüzde 70’i 11 yaşının altındadır.”“2-7 YAŞ ARASI ÇOK TEHLİKELİ”Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şeyda Aksel de şunları söyledi:“Çocuk aileden sonra en yakın hissettikleri öğretmenlerine genelde durumu açıklıyor. Öğretmenlerin ne yapacaklarını bilmeleri çok önemli. Sistem sorunumuz var. Çocuk istismara uğrayıp bir yetişkine söylediğinde karakola, jandarmaya, sosyal hizmetlere bildiriyor ya da 183 arıyor. Dört ayrı yer var. Çocuk istismarında sayıyı bilmememizin nedeni bu. En öncelikli merci sosyal hizmetlerin olması gerekir. Öncelikle çocuğu korumamız gerekiyor.”Aksel 2-7 yaş arasının çok tehlikeli ve kırılgan bir yaş olduğunu belirterek, anaokulundan itibaren çocuk hakları ve cinsellik konularında özellikle öğretmenler tarafından çocukların bilgilendirilmesi gerektiğini kaydetti.