HABER

Çocuğunuzun göz muayenesini ihmal etmeyin

İSTANBUL (İHA) - Dünya Göz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, bebeklerin göz muayenesinin, doğum anından itibaren düzgün periyotlarla yapılmasının çok önemli olduğunu bildirdi. Opr. Dr. Coşkunseven, gözden kaçacak katarakt veya şaşılıkların, ileride çocukta kalıcı göz tembelliğine sebep olabileceği uyarasında bulundu.

Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, bebeğin, doğduğu günden itibaren, mutlaka bir göz doktoruna da gösterilmesi gerektiğini belirtti. Kesinlikle çocukların muayenesinin, doğum anından itibaren (6 aylık-bir yaş) düzgün periyotlarla yapılmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Opr. Dr. Coşkunseven, "En başta, çocuklarda doğum anında, çoğu zaman ailelerin farkedemediği konjental kataraktlar ve diğer konjental göz problemlerinin, doktor tarafından farkedilmesi son derece önemli. Konjental kataraktlarda tedavinin acil olması gerekiyor. Çünkü bu, çocuğun doğduğu günden itibaren gözünde görmesini engelleyen bir sorun. Aynı zamanda bu, çocuklarda daha sonra tedavi edilmesine rağmen kalıcı tembellikle sonuçlanabiliyor. Gözden kaçacak bir katarakt veya şaşılıklar, ileride çocukta kalıcı göz tembelliğine sebep olabilir" dedi.

9 YAŞINA KADAR TEDAVİ MÜMKÜN Göz tembelliğinin şu anda tedavisinin 9 yaşına kadar mümkün olduğunu söyleyen Dr. Coşkunseven, "Bu süre sonunda yapılan tedavilerin iyileştirici özelliği yok. Geç kalmış oluyoruz. Özellikle tek taraflı olan kataraktlarda veya herhangi bir şekilde çocuğun görmesini engelleyen durumda, tembellik kaçınılmaz" diye konuştu.

Çocuklardaki şaşılıkların bir kısmının gözlükle tedavi edilebildiğini anlatan Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, özellikle konjental şaşılıklarda, kalıcı tembelliğin önlenmesi için, 12-18 ay arasında mutlaka operasyon yapılması gerektiğini kaydetti. Şaşılıkların bir kısmının, çocuklardaki reflaksiyon kusurlarına bağlı olduğunu ifade eden Dr. Coşkunseven, "Sadece 40 derecelik bir şaşılık varsa, belki de gözlük takmakla bunun 25-30 derecesinin düzelmesi mümkün olabiliyor. Ama geri kalan kısmın cerrahiyle düzeltilmesi gerekebilir" dedi.

KATARAKT Kataraktın ise hem çocukluk hem de erişkinlik dönemi hastalığı olduğunu bildiren Dünya Göz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, "Çocuklarda katarakt tedavisinin zamanlaması çok önemli. Özellikle tek göz kataraktlarda, kalıcı olarak tembellik söz konusu. Dolayısıyla, doktorun gördüğü anda cerrahi yapması gereken durumlardan biri konjental katarakt... Çocuğun müdahaleden sonra da uzun bir tembellik tedavisinin yapılması gerekiyor. Çünkü, iki yaşın altındaki çocuklara mercek takamıyoruz. Bu durumda, ailenin uzun süre kontakt lens veya gözlük gibi bir çözümle idare etmesi gerekiyor. Ve bu son derece zor. Ve bunun yanında, çok iyi bir doktor gözetiminde tembellik tedavisinin de yapılması gerekiyor. Dolayısıyla, bu çocuğun zihinsel gelişimi tamamlanmadan önce bizim her iki gözü de işlememiz için gereken çok acil tedavi" diye konuştu.

Erişkinlerde olan katarakt tedavisinde ise eskisine göre daha farklı yöntem uygulandığını belirten Opr. Coşkunseven, "Şu anda fako dediğimiz, yüksek rezonanslı ses dalgalarıyla yapılan bir katarakt cerrahisi yöntemi uygulanıyor. Bu yöntemde, gözün içindeki katarağı eriterek yok ediyoruz. Daha önce uyguladığımız yöntemindeyse, katarakt, gözü keserek dışarı çıkarılıyordu. Dolayısıyla, birinci yöntemle ikinci yöntemin farkı, katarağın içeride yok edilmesi. Katarakt ne kadar yumuşak olursa, bu eritme işlemi için de harcayacağımız süre, enerji ve hastaya verdiğimiz travma son derece azalıyor" dedi.

Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, katarakt cerrahisi için görmenin kaybolmasına kadar beklemeye kesinlikle gerek olmadığını da ifade ederek, "Hatta ne kadar erken sürede yapılırsa, hasta için hem rehabilitasyon o kadar kolay oluyor, hem de hastanın gözüne verdiğimiz zarar da o derece azalıyor" diye konuştu.

AMELİYATTAN SONRA AĞRI NORMAL Katarakt ameliyatı sonrası ağrı sorunlarının ve görme bulanıklığının, operasyonun başarısız olduğunu gösteren bir sonuç olmadığını söyleyen Opr. Coşkunseven, şunları kaydetti: "Ameliyatlardan sonra uzun süre hastalarımızda yanma-batma şikayetleri oluşabiliyor. Çünkü bu hastalarımız, 50 yaşın üzerindeler. Gözyaşı kaliteleri son derece yetersiz. Ve ameliyatlardan sonra kullanılan ilaçlardan sonra gözyaşının 'ph' dediğimiz dengesi değişebiliyor. Ve bu ilaçlara bağlı veya ilaçları kestikten sonra dahi hastalarda bir süre yanma, batma gibi şikayetleri olabiliyor".

GÖZ TANSİYONU Dünya Göz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Efekan Coşkunseven, çok sinsi bir hastalık olan glokomla (göz tansiyonu) ilgili olarak da şunları anlattı: "Göz tansiyonunu, hastalarımız hiçbir bulgu vermeden bize geldiklerinde tespit edebiliyoruz. Ancak göz tansiyonunun çok yükseldiği durumlarda hastalar, ışıkların etrafında halkalar, haleler görür, krize girdiklerinde de korkunç ağrılar olur. Ancak hastanın hemen hemen hiçbirinin belli döneme kadar kesinlikle hiçbir haberi olmaz. Dolayısıyla düzenli göz muayeneleri şart".

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler