YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Çocuk Ve Ergenlerde Depresyon

Çorlu Özel Reyap Hastanesi doktorlarından Psikolog Elif Temizsu, yetişkinlerin yaşadığı psikolojik bir rahatsızlık olarak duymaya...

Çocuk Ve Ergenlerde Depresyon

Çorlu Özel Reyap Hastanesi doktorlarından Psikolog Elif Temizsu, yetişkinlerin yaşadığı psikolojik bir rahatsızlık olarak duymaya alışılan depresyonun aslında çocuk ve ergenlerde de görülen ciddi bir hastalık olduğunu söyledi.

Psikolog Elif Temizsu, depresyonun iki haftalık bir dönem sırasında daha önceki davranış şekillerinde değişiklik olması ile birlikte çökkün duygu durumu, ilgi kaybı, kilo kaybı ya da artışı, uykusuzluk ya da aşırı uyku, yorgunluk, değersizlik ve suçluluk duygusu, konsantrasyonda zayıflama ve intihar düşünceleri ile tanımlanabileceğini belirterek, “Çocuk ve ergenlerde depresyon tablosu, kişilik gelişiminin henüz tamamlanmamış olması ve başka problemler tarafından maskelenebilmesi sebebiyle yetişkinlerdeki kadar net görülemeyebilir. Bu durumda çocuğumuzun depresyonda olup olmadığını anlamamıza yardımcı olacak önemli ipuçları vardır. Bunlar, çocuğumuz eskiye göre daha az gülümsüyor, daha az göz teması kuruyor ve üzgün görünüyorsa, ebeveynlerinden ayrılmakta zorlanıyorsa ve tepki gösteriyorsa, karın ağrısı, baş ağrısı gibi kendi sağlığına karşı hassaslaştı ise, okula gitmek istemiyor ve ağlıyor ve çeşitli mazeretler sunuyorsa, sinirliyse ve her zamankinden çok ve anlam veremediğiniz durumlara ağlıyorsa, anne ya da babasını kaybetmekten korkmaya başladıysa, evden kaçma, uyumsuz davranışlar sergiliyorsa, giyiniş ve görünüşüne dikkat etmemeye başladıysa, okul performansında düşme varsa çocuğunuz depresyonda olabilir” dedi.

Depresyonun yaş aralığına göre toplumda görülme sıklığının değiştiğini de ifade eden Temizsu, “Okul öncesi her yüz çocuktan birinde, okul çağındaki çocuklarda yüzde 2, ergenlerde ise yüzde 5’inde görülmektedir. Ergenliğe kadar erkeklerde kızlara göre daha fazla olmasına karşın, ergenlikte kızlarda daha fazla görülmektedir. Çocuk ve ergen depresyonu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, madde bağımlılığı, öğrenme bozuklukları ve bazı davranış bozuklukları ile beraber görülebilir. Çocuk ve ergenin öncelikle ve daha çok aileyle olan ilişkisi bozulmaktadır. Ardından okuldaki akademik başarısı ve arkadaş ilişkileri eskiye göre sorunlu olmaktadır. Sınavlardan aldığı notlar düşmekte, devamsızlık artmakta ve arkadaşlarıyla olan ilişkileri bozulmaktadır. Daha kavgacı, sinirli, tahammülsüz bireyler olmaktadırlar. Tüm bu tablo normal gelişimin seyrini bozmakta ve çocuk ve ergen yaş grubunda geri kalmaktadır” diye konuştu.

Depresyonun nedenleri konusunda birçok çalışma yapılmasına rağmen eksiklikler olduğunu kaydeden Temizsu, çocuk ergenler depresyonunun nedenlerini şöyle sıraladı:

“Ebeveynlerinde depresyon olan çocukların depresyon geçirme riski ebeveynlerinde depresyon olmayan çocuklara göre daha fazladır. Negatif çocuk-ebeveyn ilişkisi, birbirine bağlılığı az olan aile yapısı, duygusal yönden açık anlatımın az olduğu, reddedilen, aşırı disipline edilmeye çalışılan stresli aile ortamlarında yetişme ve okul stresi sıralanabilir. Çocuklarla geçirdiğimiz zamanı çocuğun ihtiyaç ve talebine göre planlamak, disiplinin dozunu kaçırmamak, rahat konuşabilecekleri bir ortam yaratmak, duygu durum ve fiziksel değişim ve gelişimlerinin takibini yapmak çocuğunuzun ruhsal sağlığı açısından çok önemlidir.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler