HABER

Çocuklar neden saldırganca tavır sergiler?

Uzm. Psk. Reyhan Uzun: “çocuklar söyleneni değil gördüklerini ve model aldıklarını uygular”

Çocuklar neden saldırganca tavır sergiler?

Saldırganlık doğuştan itibaren hepimizde varolan bir dürtüdür. Kimimiz bu dürtüleri doğru şekilde ve sağlıklı yollarla kanalize ederiz, kimimiz de doğru ve sağlıklı yolla aktaramadığımız için tepkisel olarak saldırganca davranışlar(bağırmak, vurmak, küfür etmek, itmek vb…) gösterebiliyoruz.

Psikomola Bireysel ve Kurumsal Danışmanlık Merkezi’nden Çocuk ve Ergen Psikoloğu Uzm. Psk. Reyhan Uzun çocuklar için bu durum biraz daha farklı olduğunu ifade ediyor.

“Çocuklar yaşları gereğince henüz yetişkinler kadar zihinsel, sosyal olgunluğa sahip olmadıkları için zaman zaman tepki ve isteklerini kontrol altına alamayabiliyorlar, ancak olgunlaşmayla beraber kendi davranışlarını daha kontrolcü ve sağlıklı biçimlerde aktarmayı öğrenmektedirler. Bu süreçte onlar için model olma ve davranışsal öğrenme biçimi çok önem kazanmaktadır, çünkü çocuklar söyleneni değil, gördüklerini ve model aldıklarını uygularlar.”

Çocuklar neden saldırganca tavır sergilerler?

Psikomola Bireysel ve Kurumsal Danışmanlık Merkezi’nden Çocuk ve Ergen Psikoloğu Uzm. Psk. Reyhan Uzun çocukların neden saldırganca tavır izlediğini anlattı:

1.Engellenen, sürekli kısıtlanan, keşfetmesine izin verilemeyen çocuk saldırganlaşabilir, çünkü öğrenmeye ve keşfetmeye ihtiyacı vardır, bağımsızlaşma çabasındadır, bunun ebeveynleri tarafından kabul görmemesi onu tepkisel davranmaya iter.

2.Saldırganlık gözlemlenerek öğrenilen bir davranış biçimidir aynı zamanda. Ebeveynleri tarafından saldırganca davranılan, bağırılan, sözel veya fiziksel şiddete maruz kalan çocuklar diğer çocuklara göre daha fazla saldırganca davranışlar gösterme eğilimindedirler.

3.Televizyon, telefon ya da çeşitli diğer kitle iletişim araçları vasıtasıyla maruz kalınan çizgifilmler ve bilgisayar oyunları çocuklardaki saldırganlık davranışını tetiklemektedir.

4.Dinlenmeyen, sürekli eleştirilen, haklarını savunmasına izin verilmeyen çocuklar bu yolla seslerini duyurabildikleri için saldırganca davranışı bir ifade ediş şekli olarak kullanmaya başlarlar.

5.Özgüveni düşük, kendini güvensiz ve tehtid altında hisseden çocuklar saldırgan tutum içine girebilirler.

6.En önemlisi saldırganlık model alınarak öğrenilen bir davranış biçimidir. Çocuğun etrafında şiddet davranışını modelleyeceği birilerinin varolması saldırganca davranışların ortaya çıkmasını tetikler niteliktedir.

Anne babalara düşen görevler

Peki anne babalar ne yapmalı?Uzm. Psk. Reyhan Uzun anne babaların saldırganlık karşısında bağırmanın ve cezalandırmanın yapılan en büyük yanlışlar olduğunu vurguladı:

1.Saldırganlık gösteren çocuğunuzun saldırganlığını ve olumsuz tutumlarını durdurmak amacıyla yüksek ses kullanmak, bağırmak ya da cezalandırmak yapılan en büyük yanlışlardandır. Çocuğa saldırganlığın yanlış bir şey olduğunu gösterirken bunu farkında olmadan durumu doğurmamak gerekir. O yüzden öncelikle ebeveyn olarak yapmamız gereken çocuğunuza sarılarak, dokunarak, sakin ve yumuşak bir ses tonuyla rahatlatmaktır. Sakinleşmesini sağlamaktır. Sakinleştikten ve gerginlik sona erdikten sonra mutlaka, yaptığı davranışın altında yatan sebepleri konuşarak çözümlemek gerekir. Duygularını ifade etmesine izin vererek, onu anladığımızı hissettirerek, ‘ben dilini’ kullanarak, duyguları ifade etmenin daha doğru ve daha sağlıklı yollarını konuşarak paylaşılmalıdır. Burada en önemli ve dikkat edilmesi gereken şeylerden bir tanesi çocuğun öfkeli olduğu anda, onu konuşmak için zorlamamak ve üstüne gitmemektir. Tıpkı yetişkinler gibi çocuklarda öfkeli olduklarında daha fevri ve saldırganca davranırlar, dolayısıyla öncelikle sakinleşmek problemin çözümlenmesinde ki ilk adım olacaktır.

2.Özellikle yaşı küçük çocuklar kendilerini tehlikelere ve onları olumsuz etkileyecek durumlara karşı kendilerini koruyamadıkları için bu görev ebeveynlere düşmektedir. Anne baba olarak çocuklarımızın izlediği çizgifilmler, oynadıkları oyunlar ve diziler hakkında önceden haberdar olmalı, içerikleri çocuğu yaşına ve gelişimsel düzeyine uygun olduğu taktir de izlemesine izin verilmedir.

3.3-5 yaşlar çocukların bağımsızlığın tadına vardıkları, bir çok yeni bilgiye maruz kaldıkları, öğrenmenin keyfini çıkardıkları dönemlerdir. Bu yaşlar sürekli engellenmeler, durdurmaya çalışma çabalarıyla dolu geçerse çocuğun tepkisel olarak saldırganca davranışlar sergilemesine zemin teşkil etmektedir.

4.Tutarsız ve çelişkili sınırlar ve kurallar çocukların davranışlarından emin olamamayı doğurur.Bundan dolayı evde uygulanan kuralların ve belirlenen sınırların net ve her seferinde aynı olması gerekmektedir.

En Çok Aranan Haberler