HABER

"Çocukları zararlı yayınlardan koruyacağız"

ANKARA (İHA) - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Zahid Akman, "Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin ve çocuklarımızın her türlü zararlı yayınlar ve kötü şeylerden korunmasına vesile olacak çalışmalar ve çabalar için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu konuda her türlü öneri ve teklife açığız. Onlar bizim her şeyimiz, onlar bizim geleceğimiz" dedi.

RTÜK tarafından, televizyon yayınlarının çocuklar üzerindeki etkilerinin değerlendirildiği "Televizyon ve Çocuk" konulu bir panel düzenlendi. Dedeman Otel'deki panelin açılış konuşmasını yapan RTÜK Başkanı Akman, televizyon yayınlarının çocuklar ve gençler üzerindeki etkilerinin azaltılması yönünde yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. "Çocuklarımızı çok önemsiyor ve geleceğimizin teminatı olarak görüyoruz" diyen Akman, çocukları etkileyen yayınlara karşı gerekli tedbirleri, güçlerinin yettiği kadar alacaklarını söyledi. Söz konusu yayınların çocuklar üzerindeki etkisinin azaltılmasının mümkün olduğunu, ancak ortadan kaldırılmasının pek mümkün gözükmediğini belirten Akman, "Her türlü mesaja açık olan yavrularımızın ancak birikimleri, eğitimleri ve onların ebeveyni olan bizlerin bu yayınlarla ilgili onları bilgilendirmesi ve alacakları tedbirlerle belki bu etkiler azalabilir" şeklinde konuştu.

RTÜK web sitesinde, çocukların televizyon yayınlarına ilişkin beklentileri, talepleri ve eleştirilerin yer alacağı bir çocuk sayfası oluşturacaklarını bildiren Akman, bu sayede çocukların yayınlarla ilgili eleştirilerine doğrudan yöneticiler olarak ulaşabileceklerini ifade etti. Kurul olarak yürüttükleri bir diğer projenin de 'akıllı işaretler' olduğunu dile getiren Akman, tamamen ebeveynleri bilgilendirmeye yönelik bir simge çalışması olan bu projeyle, çocukların ve gençlerin zararlı yayınlardan korunmasının amaçlandığını söyledi. Akman, bu çalışmanın da hızlı ve yoğun bir şekilde yürütüldüğünü, yayıncı kuruluşlarla son görüşmelerin tamamlanmasının ardından, bunun da önümüzdeki günlerde ilan edileceğini bildirdi. Yürütülen bir diğer önemli konunun da, "medya okur-yazarlığı" projesi olduğunu vurgulayan Akman, şunları kaydetti:

"Medyadaki mesajların nasıl algılanması, nasıl okunması gerektiği konusunda, özellikle ebeveynlerin yetiştirilmesi ve çocuklarımızın da bu konuda bilinçlendirilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı ile protokolümüzü imzalamak üzereyiz. İmzanın ardından önümüzdeki eğitim döneminde bazı pilot okullarda bu konuyla ilgili önce yavrularımızı, ileride de bazı gönüllü kuruluşlarla da ebeveynleri eğitmek gibi bir projemiz var. Kısacası, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin ve çocuklarımızın her türlü zararlı, kötü şeylerden korunmasına vesile olacak çalışmalar ve çabalar için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu konuda her türlü öneri ve teklife açığız. Onlar bizim her şeyimiz, onlar bizim geleceğimiz."

Akman, daha sonra, televizyon yayınlarından en fazla etkilenen kesimin temsilcileri olarak Bilkent Üniversitesi Hazırlık Okulu 5. sınıf öğrencilerine söz verdi. 10 yaşındaki ilköğretim öğrencileri, şikayetlerini dile getirip, "Bizler TV kanallarından veya sivil toplum kuruluşlarından Çocuk Medya Gruplarının oluşturulması istiyoruz. Böylece yapımlarda söz sahibi olabiliriz. Reklamlar konularına göre belirli saatlerde yayınlansın. Çocuklara özel haber programları, yaşlarına uygun eğlence programları yapılsın isteriz. Çocuklara özel yarışma programları, belgesel hazırlansın. Televizyon bizler için değişik bir dil yaratıyor. 'Oha oldum yani' gibi aslında çok eğlenceli ama fırsat bulunulursa bunun yerine daha eğlenceli ve akıllı bir dil geliştirmek istiyoruz. Sonuç olarak, çocuk dostu televizyon yayıncılığı istiyoruz. Akıllı kutu televizyonlar istiyoruz. Televizyonun sadece para ve şöhret kazandıran değil, geleceğimize destek olan bir araç olmasını istiyoruz. Bizler iyi etkileşim istiyoruz. Tek taraflı, çıkar amaçlı iletişim istemiyoruz. Bizler sözde ve görüntü de sevgi istemiyoruz. Gerçek sevgi ve saygıyı istiyor ve hakediyoruz" şeklinde taleplerde bulundu.
Çocukların taleplerinin ardından tekrar söz alan Akman, bu konuyla ilgili tek başına, televizyon yayıncılarını hedef göstererek ve suçlayarak bir yerlere varılmasının mümkün olmadığını dile getirerek, ebeveynlere de önemli görevler düştüğünü vurguladı. Akman, "Bizler ebeveynler olarak, çocuklarımızın eğitim dışında boş vakit değerlendirme aracı olarak tek televizyonu ve radyoyu görmeye devam edersek, bu sorunları ne yaparsak yapalım, halletmemiz mümkün değil" diye konuştu.
"Biz çocuklarımızla vakit geçirmeyi öğrenmek zorundayız" diyen Akman, "Bu konuyla ilgili olumsuzlukları gidermenin çaresini hep birlikte bulmak zorundayız, gereklerini de hep birlikte yapmak zorundayız" açıklamasında bulundu.

RTÜK Üst Kurul Üyesi Prof. Dr. Davut Dursun'un yönettiği "Televizyon ve Çocuk" konulu panelde, Prof. Dr. Ferhunde Öktem "Çocuk Ruh Sağlığı Açısından Televizyon", Dr. Hüseyin Emin Öztürk "Çocuğun Sosyalleşmesinde Televizyonun Etkileri", Prof. Dr. Oya Tokgöz "İletişim ve Çocuk" ve Aile ve Sosyal Araştırma Uzmanı Sadık Güneş de "Televizyon ve Aile" konularında açıklamalar yaptı.

En Çok Aranan Haberler