Pantomim Sanatçısı, okuduğu bir masal kitabından çok etkilenir ve kitabın anlattığı masalı çocuklarla paylaşmayı o kadar çok ister ki; bu isteğin saflığı ve güzelliğiyle kitap yaşamaya başlar. Kitabın içinden bir anda kelebekler, arılar, çiçekler, müzisyenler, anlatıcılar ve kuklalar çıkar.
Masal da doğa gibi canlanıverir. Anlatıcılar masalı anlatmaya, kuklacılar kitaptaki karakterlerin kuklalarını oynatmaya, müzisyenlerse kitabın müziğini çalmaya başlarlar ve bir doğa masalı başlar. Masalda Bilge Dede ile Tarçın'ın öyküsü anlatılmaktadır. Annesi ve babası iş seyahatine giden Tarçın yaz tatilinde çocuklar için açılmış olan sanat okuluna başlayacaktır; bunun için de anne ve babası onu ormanda yaşayan dedesinin yanına götürmüşlerdir. Ormanda harika kıpır kıpır şenlikli bir yaz başlamıştır; fakat Tarçın annesi ile babasından ilk defa ayrı kaldığı için üzgündür. İçine dönmüş ve hırçınlaşmıştır. Yeni okuluna, arkadaşlarına ve orman yaşantısına alışmakta güçlük çekmektedir. Fakat dedesinin sevgisi, doğanın gücü ve beklenmedik yaşananlar Tarçın'ı çok değiştirecektir.