Öncelikle belirtmek gerekir ki yazının geri kalanında çoklu aşk yerine çokeşlilik terimi kullanılıyor. İkisinin birbirinden farklı anlamları var gibi görünse de Türkçe'ye çokeşlilik olarak geçen 'poligami' kelimesinin tam karşılığı 'çokevlilik (ya da çoklu evlilik)' bu nedenle 'çoklu aşk' terimi yerine 'çokeşlilik' terimini tercih edeceğiz. (yani monogami de aslında tekevlilik/tekli evlilik).
Özellikle insanların yakın akrabası primatlarda pek görülmeyen tekeşlilik evrimsel bir gelişme mi? Bazı bilim insanları öyle olduğunu düşünüyor. Bir kısmı ise tekeşliliğin kültürel ve toplumsal olduğunu düşünüyor. Hangisi olursa olsun şu bir gerçek ki çokeşli insanlar var, ve o ya da bu şekilde bu insanlar için çok eşlilik bir norm. Bununla birlikte bilim insanları tekeşliliğin milyonlarca yıllık insan evriminin sadece son 100 bin yılında gelişmiş olduğu sonucunda mutabıklar. Yine de çokeşli yaşayan ve çokeşliliği savunan insanların maruz kaldığı toplumsal ve akran baskısı zaman zaman onları çıldırtacak seviyelere çıkabiliyor. İşte çokeşli insanlara asla ama ASLA söylememeniz gereken 9 şey!
Her şeyden önce şunu açıklığa kavuşturmak gerekiyor. Kıskançlık da öfke, üzüntü veya korku gibi bir duygu. Her olumsuz duygu gibi kıskançlığın da sağlıklı ve patolojik seviyeleri var. Yani öfke veya üzüntüyle başetmek mümkün olduğu gibi kıskançlıkla başetmek de mümkün. Kendini kıskanç olarak tanımlayan insanların sorunu genellikle kıskançlık duygusunu hissetmekten sağlıksız bir şekilde korkmak. Öfkelendiğinde, üzüldüğünde veya korktuğunda kendi psikolojisini bozacak tepkiler veren insanlarla kıskançlık hissedince aynı tepkiyi veren insanların ortak yanı bu duyguları yaşamaktan sağlıksız ve rasyonel olmayan biçimde korkmaları.
Sahiplenme birçok insanın ilişkisinde yaşadığı bir olgu. Bireylerin sahiplenici (özellikle aşırı sahiplenici ve kontrolcü) karakterlerinin olmasının temelinde ise genellikle özgüven eksikliği yatar.
Hayır, değil. Aldatmak, iki kişiden birinin ilişkide koydukları kuralları çiğnemesi demek. Partnerler arasında çokeşli ilişki yaşama konusunda bir anlaşmaya varıldıysa başka biriyle birlikte olmak aldatmak değildir.
Bunun aksi bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Sosyolog Dr. Elisabeth Sheff (kendisi tekeşli biri)'in 15 sene süren bir araştırmasının sonucuna göre çokeşli ailelerde yetişen çocukların hem fiziksel hem de psikolojik gelişimlerinin, tekeşli ailelerde yetişen çocuklardan hiçbir farkı yok.
Bu tamamen kişisel bir mesele. Tanrıyı ve günahı uzak tutmakta fayda var. Tabii, inancından dolayı çokeşli olmayı tercih etmeyen insanların da kendi bileceği iş. Bununla birlikte İslam dininde poligami (çokevlilik/çoklu evlilik) yasak değildir.
Herşeyden önce, çokeşli ilişkilerde de bağlılık vardır. Tekeşli ilişkilerde olduğu gibi kurallar ve sınırlar vardır. Kısaca çokeşlilik önüne gelenle yatmak değildir. Çokeşli ilişki yaşayanlar da birbirine duygusal olarak en az tekeşli insanlar kadar bağlıdır. Onlar da aşık olur ve hayatlarını sevgililerine adayabilirler.
Size küçük bir sır verelim. Tekeşli ilişki yaşayan kişilerin çokeşli ilişki yaşayan kişilere göre cinsel yolla bulaşan bir enfeksyon kapma ihtimalleri daha yüksek. Nüfus geneline yayıldığında tekeşli olan (en azından olduğunu iddia eden) kişiler arasında cinsel yolla bulaşan hastalık ve enfeksyon kapan insanların oranı çokeşli kişiler arasında görüldüğünden daha yüksek. Bunun nedenleri arasında çokeşli insanların durumlarının farkında olarak cinsellikle ilgili konuları birbirleriyle daha rahat paylaşmaları, rahatsızlıklarını partnerlerine söylemekten çekinmemeleri, gerektiği zaman acilen doktora başvurmaları yer alıyor.
Bu da bir şehir efsanesi. Evli insanlar çokeşli ilişki yaşayabilir ve yaşıyorlar da. Yukarıda da belirttiğimiz gibi çokeşlilik bir ilişki çeşididir ve üç ya da daha fazla kişinin anlaşmaya varmasıyla konulmuş kurallara göre yaşanır.
Bağlılık konusunda çokeşli insanlar tekeşlilere göre çok daha ciddidir çünkü çokeşli bir ilişkiyi yürütmek tekeşli bir ilişkiyi yürütmekten çok daha zordur. Bağlılık sorunu olan birisi bırakın birden fazla kişiye, tek kişiye bile bağlılık gösteremez ki...