Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 12 ülkede bu yıl beşinci kez düzenlenecek Wings For Life World Run’a kısa bir süre kaldı. Son 2 senede olduğu gibi bir kez daha İzmir’de, 6 Mayıs’ta yapılacak etkinliğe 10 bine yakın kişinin katılımı bekleniyor. Bu uluslararası yarışın direktörlüğünü ise atletizmde bir dönemin unutulmaz isimlerinden Colin Jackson yapıyor. Jackson “Koşabilmek aslında bir lüks. Bunu yapabildiğin için minnettar olmalısın” diye konuştu.
Omurilik zedelenmelerinin tedavisi için yapılan araştırmalara kaynak yaratan “Wings for Life” Vakfı, çalışmalarına dikkat çekmek ve araştırmalara fon sağlamak amacıyla Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 12 ülkede aynı anda gerçekleşen bir koşu düzenliyor. “Koşamayanlar için Koşuyoruz” sloganıyla bu yıl beşinci kez 6 Mayıs’ta düzenlenecek etkinliğin Türkiye ayağı İzmir’de gerçekleştirilecek.
Beşinci kez düzenlenecek yarışın uluslararası direktörlüğünü ise bir dönemin unutulmaz atletlerinden Colin Jackson yapıyor. 1988 Seul Olimpiyatları’nda 110 metre engellide gümüş madalya alan Galler doğumlu eski atletin Dünya ve Avrupa Şampiyonlukları da bulunuyor. Sporu bıraktıktan sonra bir dönem televizyonda yorumculuk da yapan Jackson, ilk yarışın gerçekleştiği 2014 yılından beri Wings For Life World Run’ın direktörlüğünü yapıyor.
“Koşabilmek aslında bir lüks. Bunu yapabildiğin için minnettar olmalısın” açıklamasını yapan Jackson “Bu koşuda varılması gereken bir nokta yok, koşulması gereken belli bir mesafe yok. 2 kilometre koşan da kendisiyle gurur duymalı, 50 kilometre koşan da. Hedefini kendin belirliyorsun ve o hedefe ulaşmak için yapabildiğin kadarını yapıyorsun. Bence bu koşuyu eşsiz kılan özelliklerinden biri de bu” ifadelerini kullandı.
Benzersiz bir koşunun bizi beklediğini belirten Wings For Life World Run’ın Yarış Direktörü Jackson, yarışın amacı hakkında da “Biz bağış toplayıp bu alanda dünyanın en iyi bilim insanlarına araştırmalarına devam edebilmeleri için fon sağlıyoruz. Normalde baktığında bu bilim insanları araştırmalarını başlatabilmek için kağıt işleriyle uğraşmak durumunda kalıyorlar, kendileri bağış toplamaya çalışıyorlar ki laboratuvarlarına girip araştırmalarına başlayabilsinler. Bizim farkımız işte burada. Onların ait oldukları yerde, yani laboratuvarlarında kalmalarını ve çalışmalarını sağlamak için biz çalışıyoruz, bağış topluyoruz” dedi.
