Çölyak Hastalığı’nın Önemi Anlatıldı

İzmit Belediyesi, Kocaeli Met-Der işbirliğiyle “Çölyak ve Gluten Duyarlılığı” kapsamında etkinlik gerçekleştirildi.İzmit Belediyesi ile Kocaeli Met-Der tarafından ‘Glutensiz Türkiye Projesi’ kapsamında etkinlik gerçekleştirildi. Belsa Plaza önündeki gösterilerin ardından meclis salonunda uzman Doç. Dr. Mesut Sezikli, Diyetisyen Nihan Ezgi Güneş de “Sağlıklı beslenme ve çölyak hastalığında diyetin önemi” konularında katılımcıları bilgilendirdi. Etkinliğe Çölyak hastaları ve yakınlarının yanı sıra çok sayıda STK temsilcisi, Glutensiz gıda firması yöneticileri, halk sağlığı müdürlüğü temsilcileri katıldı.Etkinlikte çölyakta tek tedavi biçiminin ömür boyu diyet uygulamak olduğuna dikkat çeken konuşmacılar, “Çölyak hastalığında tanı süreci zaman alabiliyor. Tüketilen ürünler ithal, oldukça pahalı ve erişmek zordur. Hasta ve çevresinin bilinç düzeyinin artırılması gerekiyor. Çölyak, buğday, arpa, çavdar ve yulafta buluna gluten isimli proteine karşı ince bağırsağın ömür boyu süren kronik emilim bozukluğu hastalığıdır. Görülme sıklığı yüzde 1’dir. Sanıldığı gibi çocukluk hastalığı değildir. Tanı her yaşta alınabilir. Belirtileri, şişkinlik, ishal, kusma, kansızlık, karın ağrısı, kilo kaybı, yorgunluk, kemik ve eklem ağrıları, depresyon, mide bulantısı ve hazımsızlıktır. Tedavisi ömür boyu glutensiz diyettir. Tedavi edilemezse kısırlık, osteoporoz ve bağırsak kanseri riski artar. Genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkan, immünolojik ve multifaktöriyel bir hastalıktır. Genetik olarak yatkın bireylerin, gluten içeren buğday, arpa çavdar ve yulaflı gıdaları tüketmeleri, yaşamlarının herhangi bir döneminde sorun oluşturmaya başlayabiliyor. Dünya’da en sık görülen kronik hastalıklardan biri olan çölyak hastalığının Türkiye’deki sıklık oranı ile ilgili yeterli bir çalışma yok. Ancak, tıp çevreleri, 300-500’de bir olduğunu tahmin etmektedir. Bu hastalık, toplum tarafından bilinir ve destek olunursa çölyak hastalarının yaşamları daha da kolaylaşacaktır” dediler.