Çomü’den Deprem Açıklaması

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tolga Bekler, Çanakkale yakınlarında meydana gelen depremin bölgede 60-130 yıl arasında tekrarlayan bir sarsıntı olduğunu, artçı depremlerin bir süre daha devam edeceğini söyledi.

Dün saat 16.16’da Ege Denizi'nde meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin yer kabuğu içinde yaklaşık 10 kilometre derinlikte olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr Tolga Bekler, “Deprem, Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolu olarak bilinen ve Biga Yarımadası'nı geçerek batı, güneybatı doğrultusunda büyük bir fay zonu içerisinde yanal atımlı bir fayın kırılması ile oluşmuştur. Deprem, Biga Yarımadası ana karasına paralel yaklaşık 55 kilometre, Çanakkale merkeze de 100 kilometre uzaklıkta denizde olmuştur. Bu özellikli depremler bölgenin tektonik yapısı ile uyumlu olup bağımsız niteliktedir. Deprem enerjisi itibarıyla yapısal hasar oluşturabilecek özellikte olmayıp, mühendislik yapıları dışında hasar etkisi zayıf olmakla beraber, bölgede denge halindeki heyelanları az da olsa harekete geçirebilecek bir depremdir. Ana deprem sonrası çok sayıda küçük depremler bölgede belirli bir süre devam edecektir. Halihazırda ulusal deprem araştırma kurumlarının donanımları, depreme ait detaylı teknik analizi yapabilecek niteliğe sahip olup, ilerleyen zamanlarda özellikle yeri, derinliği ve net büyüklüğü hakkında bilgi vermesi beklenmektedir” dedi.

1900 yıllarından sonra bölgede bu depreme eş değer ve daha büyük depremlerin görüldüğünü hatırlatan Yrd. Doç Dr. Bekler, “1912 Depremi'nden bu yana kuzeybatı Ege ve Biga Yarımadası'nda 1983 yılına kadar büyüklükleri 6,1 ile 7,3 arasında değişen 12 deprem olmuştur. Bunlardan en önemlileri 1912 Mürefte (7,3) ve 1953 Gönen (7,3) Depremleridir. Her iki deprem için de istatistiki deprem tekrarlama aralığı 60-130 yıldır. Bölgemizin ve Anadolu’nun özelliği ele alındığında, gerilim alanları olarak da tabir ettiğimiz büyük deprem oluşturma potansiyeline sahip faylar gelecekte de benzer enerjiye sahip depremleri üreteceklerdir. Kesin zamanı bilinmemekle beraber, oluş yerleri bu tektonik alanlar içerisindedir. Bölgemiz Anadolu’nun en etkin deprem bölgelerinden birisidir” diye konuştu.