Çorlu'da cenaze pazarlığı iddiası
TEKİRDAĞ (İHA) - Çorlu'da yaşayan Bulgaristan vatandaşı genç bayan, ölen babasının cenazesini alabilmek için özel hastane yetkililerinin kendisinden 5 bin YTL istediğini öne sürdü.
Genç bayan, cenaze teslimi için ortada bir pazarlığın da olduğunu iddia ederek, fiyatı 13 bin 500 YTL'den ancak 5 bin YTL'ye kadar düşürebildiğini söyledi. Çorlu'da tedavi gördüğü özel hastanede yaşamını yitiren babasının cenazesinin kendisine verilmediğini iddia eden 28 yaşındaki Bulgar vatandaşı Nurgül Emin Adem, hastane yetkililerinin kendisinden 5 bin YTL istediğini öne sürdü. Rahatsızlanan babası Emin Adem Asan'ın (60) önce Marmara Ereğlisi Sağlık Ocağı'na, ardından Çorlu Devlet Hastanesi'ne buradan da Çorlu Özel Şifa Hastanesi'ne götürüldüğünü ifade eden Nurgül Emin Adem, "Şifa Hastanesi acil servisinde hastaneye kabul etmek için 20 bin YTL istemişler. Babamı hastaneye aldıklarında kalp krizi geçirdiğini söylemişler. Babam daha Çorlu Devlet Hastanesi'nde iken şuurunu kaybetmiş. Önceki gün ise hastanede vefat etti. Önce 13 bin 500 YTL istediler, sonradan da 5 bin YTL'ye düştüler ama cenazeyi vermiyorlar" dedi.
Babasının hastaneye kaldırıldığı haberini alır almaz Bulgaristan'dan Türkiye'ye geldiğini söyleyen Adem, "Hastaneye gelir gelmez babamı görmek istediğimi söyledim, bana 'Babanı göremezsin, şu an yoğun bakımda ancak doktoruyla görüşürsün o da yarın olur' dediler, ben de ertesi gün tekrar hastaneye geldim. Doktor benimle görüşmesini telefonda yaptı. Babam hakkında bilgi istedim. Bana ilk anda babamın durumunun kritik ve şuurunun kapalı olduğunu söylediler. Bu kez de görmek istediğimi ve durumu ile ilgili olarak konsolosluğa başvurmak için rapor istediğimi söyledim. Raporu verdiler. Ancak 'yanına giremezsin' diyerek sadece bana babamı kameradan gösterdiler. Onda da yarısını gördüm. Ağzında oksijen hortumu takılıydı. Babam olduğundan bile emin değilim, gösterdikleri kişi çok zayıftı, yanakları çökmüştü" diye konuştu.
Ertesi gün hastaneye tekrar gittiğini ve doktorların gecelik 600 YTL masraf olacağını söylediğini ifade eden Adem, "Gecelik 600 YTL'yi karşılayamayacağımı ve babamı Bulgaristan'a götürmek istediğimi söyledim. İlk gün şuurunun kapalı ve kalp damarlarının tıkalı olması nedeniyle götüremeyeceğimi söylediler. İkinci gün ise masrafları karşılayamayacağımı belirtince, ambulans ve doktor ayarlamamı babamı alıp götürebileceğimi söylediler. Babamı götüreceğim diye heyecanla konsolosluğa gittim müracaatta bulundum ambulans ayarladılar, sevinmiştim bana umut vermişlerdi, 'Kalbi güzel çalışıyor' demişlerdi demek ki yalan söylemişler" diyerek gözyaşı döktü.
Adem, yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı
Nurgül Emin Adem, yaşadıklarını gözyaşları içinde şöyle anlattı:
"Daha sonra hastaneye çağırıldım. Hastaneye gittiğimde 'babanız fenalaştı, elimizden geleni yaptık ama kurtaramadık' dediler. Temiz hava almak için dışarıya çıktım iki dakika geçmeden görevli gelerek muhasebeden çağrıldığımı söyledi. Muhasebeye gittiğimde 13 bin YTL borcumun olduğunu söylediler. Doktorla görüşerek bu parayı toplamama imkan olmadığını söyleme rağmen, bana 'akrabalarınız bir araya gelin, bulabildiğiniz kadar bulun, bende bir şeyler yapar düşürtürüm' dedi, 5 bin YTL'ye düşürdüler. Ama parayı veremiyorum babam öldü, bana vermiyorlar. Ölüsünü bile göstermiyorlar".
Hastane yetkililerinin 5 bin YTL'den aşağı düşmeyeceğini söylediğini de sözlerine ekleyen Nurgül Emin Adem, "Cenazeyi vermek için para istiyor. Cenazemizi almak için nereye başvuracağımızı bilmiyorum. Her tarafa gittik, kimse yardımcı olmadı. Nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Bulgaristan da Türk olduğumuzu kabul etmiyor. Burada da Türk olduğumuzu kabul etmiyorlar. Artık yerimizi bilmiyoruz" şeklinde konuştu.
Babasının pasaportundaki resmine bakarak gözyaşı döken kızı Nurgül Emin Adem, "Dirisini göremedim, ölüsünü de göremeyeceğim. İki kardeşim ve annem de görmedi. Bana telefon açıyorlar, 'babamızı getirecek misin?' diye soruyorlar, alamadım ki götüreyim. Komşularım babamın kimsesizler mezarlığına gömüleceğini söylüyor. Ben de boş mezar kazar, eşyaları koyarım o boş mezarda babam diye ağlarım" ifadelerini kullandı.
Genç kadın, herkesin 'ne yapacaksın?' diye sorduğunu da belirterek, "Bir tek pasaportu kaldı. Onu da giderken gümrükte alacaklar. 'Onun artık buna ihtiyacı yok' diyecekler. 5 bin YTL için cenazemizi vermiyorlar. Sağlık Bakanlığı'na ve Dışişleri Bakanlığı'na gitmeyi düşündüm. Kime başvuracağımı bilmiyorum, herkes omuz kaldırıyor bari kime başvuracağımı söylesinler" diye konuştu.
Babasının kalp krizi geçirerek öldüğüne bile inanmadığını ifade eden Adem, "Cenazemi alıp Bulgaristan'a gidince otopsi yaptıracağım. Hastaneden bana rapor verdiler. Eğer otopsi verdikleri rapordaki gibi çıkmazsa, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracağım. Vefatından sonra babamı bana göstermediler. '13 bin 500 YTL borcunuz var' dediler, 5 bin YTL'ye düştüler. 5 bin YTL'den aşağıya düşmeyiz diyorlar. Her şeyi duymuştum da bir cenazenin pazarlığının olacağını duymamıştım. 28 yaşındayım. İlk defa ölmüş bir insanın pazarlığının yapıldığını görüyorum. Ölmüş bir insanın pazarlığı mı yapılır" diyerek uzun süre göz yaşı döktü.
