Çorum'da "Ümmet Aşkı" Konferansı

Rabia Platformu Sözcüsü ve gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak, "Biz dinimizi kendi aramızda param parça ettik. Şimdi tövbe etmeliyiz. Böyle bir yere gidemeyiz. Müslümanlık böyle birşey değil" dedi. Çorum'da çeşitli sivil toplum örgütlerince oluşturulan Milli İrade Platformu tarafından bir düğün salonunda organize edilen "Ümmet Aşkı" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Dilipak, dünyada 4 ırkın bulunduğunu ve bunlardan 3'ünün kan, gözyaşı ve acılar nedeniyle 300 yılda çökmenin eşiğine geldiğini söyledi. Dünyada Müslümanların yaşadığı birçok bölgede savaş, acı ve gözyaşının hakim olduğunu dile getiren Dilipak, "Adalet yoksa barış yoktur. Adalet yoksa savaş vardır. Barış yoksa hiç kimsenin hürriyeti güvence altında değildir. Barış Allah'ın adıdır. Biz savaş bitsin istiyoruz. Ama birileri bizim neslimize ve hürriyetimize tecavüz edecek olsa, asla suratımızı çevirmeyeceğiz. Biz dinimizi kendi aramızda param parça ettik. Şimdi tövbe etmeliyiz. Böyle bir yere gidemeyiz. Müslümanlık böyle birşey değil" ifadelerini kullandı. Avrupa ve ABD'de aile yapısının çöktüğünü, her geçen yıl nüfuslarının biraz daha azaldığını ifade eden Dilipak, şöyle konuştu: "Bugünkü modern dünyada yıllık yaklaşık 31 trilyon dolarlık değer üretiliyor. Bunun sadece ABD'ye giden kısmı 13 trilyon dolar. Neredeyse yarısına yakın kısmı... Geriye kalan yarısının yarısı Avrupa'ya, geriye kalan yarısının yarısı Çin, Japonya ve Kore'ye gidiyor. Geriye kalanı da diğerlerine. Dünyadaki 1,5 milyarlık İslam dünyasının toplamının geliri sadece Almanya kadar bile değil. Böyle bir dünya sürdürülemez. Batının hegemonyasını tersine çevirmezsek bu düzen bitmez." -"Türkiye'de taşlar hala yerine oturmuş değil" Konuşmasında Türkiye'de yaşanan gelişmelere de değinen Dilipak, "Gezi olayları derin ve paralel yapının ortak operasyonuydu" dedi. Eski Başbakanlardan Turgut Özal ile eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis'in hala suikaste uğrayıp uğramadıklarının anlaşılamadığını belirten Dilipak, şunları kaydetti: "Bu memlekette bir siyasi partinin genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, suikaste uğradı mı uğramadı mı? Önceki yerel seçimlerden önce olan bir olayın davası bugün hala açılmış değil. Türkiye'de taşlar hala yerine oturmuş değil. Derin devlet tasfiye olmuş değil. Gaflete düşmeyin, hala ayaktalar. Balyoz ve Ergenekon bir göz boyama hadisesidir. Düzmece evraklarla nelerin tezgahlandığı da ortaya çıktı. Paralel yapı, Mehmet Haberal'ın dışarı çıkmasından hemen önce derin yapıyla kendi arasında mutabakat sağladı. Gezi olayları derin ve paralel yapının ortak operasyonuydu." -"Terörü zor bela durdurduk" Türkiye'nin terör konusunda çok büyük sıkıntılar çektiğini ve büyük acılar yaşadığını anlatan Dilipak, şöyle devam etti: "Terörü zor bela durdurduk. Terör durmasın diye Oslo'yu deşifre edenler, Roboski'yi tezgahlayanlar, KCK'yı yapanlar hepsi aynı oyunun parçasıdır. Tayyip Erdoğan'ın planı çok açıktı; 'Bu çocuklar dağdan insin, inenler ne istiyorlarsa demokratik şekilde dile getirsin ve halk ikna olursa yapsınlar. Ama önce bağırmadan konuşalım, silahları bırakalım, adam gibi konuşalım. Bu çocuklar dağdan inince analar hamama götürecek, yumuşak yataklarda yatıracak, tedavilerine başlanacak, anası kız bakmaya gidecek, bir yıl dişimizi sıkarsak evlenirler, iki yıl dişimizi sıkarsak çocukları olur bir daha gidemezler. Bu kavga, bu kan ve bu gözyaşı da biter. Aynı ülkenin çocukları da birbirlerini öldürmez' denildi. Ama birileri bunu istemedi." -Dershanelerin dönüştürülmesi "Dershane olayları, iktidara karşı halkı sokağa dökmenin aracı olabilir mi diye tezgahlandı" ifadesini kullanan Dilipak, dershanelerin dönüştürülmesi konusunu Başbakana teklif edenlerden birinin de kendisi olduğunu söyledi. Dershanelerin dönüştürülmesi konusunda defalarca Başbakanla görüştüğünü belirten Dilipak, "Bunun, hiç kimsenin aleyhine olan tarafı yok. Dershaneler okula dönüştürülecek, çocuklar ezberden kurtulacaktı. Bu proje doğruydu ve hayata geçirilmesi gereken bir projeydi" diye konuştu. Konferansa, Belediye Başkan Yardımcıları Turhan Candan ve Alper Zahir, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan ile sivil toplum örgütlerinin başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.