Çözüm Süreci

Sandık başına gitmedikleri ve sandık kurulları oluşturulamadığı için 3 Kasım 2002 seçimlerinin iptaline neden olarak Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a milletvekilliği ve başbakanlık yolunu açan Pervari'nin Doğan köylüleri çözüm sürecine destek veriyor.

İl merkezine 6 saatlik mesafeyle Siirt'in en uzak köylerinden biri olan Doğan köyünün sakinleri, 3 Kasım 2002 milletvekili seçimlerinde tepkilerini göstermek amacıyla oy kullanmadıkları ve sandık kurulları oluşturulamadığı için Siirt seçimlerinin iptal olmasına neden olmuş; o dönemde, aldığı bir ceza nedeniyle kabine ve TBMM'de yer alamayan AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapılan anayasa değişikliğiyle yasağı kaldırılarak 8 Mart 2003 tarihinde yapılan yenileme seçimlerinde Siirt'ten milletvekili seçilerek TBMM'ye girmişti.

Terör olaylarının yoğun yaşandığı Herekol ve Kör Kandil dağları arasında bulunan Doğan köyünde yaşayan vatandaşlar, Başbakan Erdoğan'ın seçilmesine vesile oldukları için mutlu ve gururlu olduklarını ifade ederek hükümetin girişimleriyle başlatılan çözüm sürecini de sonuna kadar desteklediklerini dile getirdi.

Köyün önde gelenlerinden Refik Bilen, 2002 seçimlerinde köyün bazı sıkıntılarından dolayı sandığa gitmediklerini anlatarak daha sonra seçimin bu nedenle iptal olduğunu ve 2003 yıllında yeniden yapılan seçimde Siirt'ten aday olan Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın yüksek bir oy ile seçildiğini bildirdi.

Böyle bir lideri seçmeye vesile oldukları için çok mutlu ve gururlu olduklarını ifade eden Bilen, "12 sene önceki Türkiye ile bugünkü Türkiye'nin geldiği konumu herkes görüyor. Sayın başbakan, çözüm süreci başlattı. Biz Doğan köylüleri olarak çok mutlu olduk. Çünkü Doğan köyü terör olaylarında çok çile çekmiş bir köydür. Korucu olan köyümüzde 37 şehidimiz var, 30 gazimiz var. Yaylalarımıza hayvanlarımızı otlatmaya çıkaramıyorduk. İzinsiz köyümüzün dışına çıkamıyorduk. Ama bazı insanlar burada çektiğimiz sıkıntıyı ve eziyeti görmediği için Ankara'dan rahatlıkla konuşup barışa da destek vermiyorlar. Ne çileler çektiğimizi ve neler yaşadıklarımızı bilselerdi herkes bu çözüm sürecinde başbakana yardımcı olacaktı. Hepimiz sayın başbakanımızın arkasındayız yardımcı oluruz" diye konuştu.

-"Çözüm Süreci ile çifte baharı yaşıyoruz"-

Çözüm sürecinin başlaması ile birçok sorunlarının çözülmeye başladığını belirten Bilen, sürecin dillendirilmesiyle bile her şeyin değişmeye başladığını söyledi.

Herkeste güzel günler beklentisiyle bir sevinç olduğunu vurgulayan Bilen, "Yaylalarımız açıldı. Çifte bahar yaşıyoruz. 17 yıldır çıkamadığımız yaylalarımıza sürülerimizle çıkmaya başladık. Pikniğe gidenler olmuş, 30 senedir bu köyde ben pikniğe gideceğim diyen yoktu. Ama şimdiden insanlarımız yaylalara pikniğe çıkmaya başladılar. Öyle bir sevinç ve heyecan var ki anlatılamaz" şeklinde duygularını dile getirdi.

-Muhtar Bulut: "Şehit kardeşiyim, artık başka acılar istemiyoruz"

Doğan Köyü Muhtarı Sıdık Bilen de, şehit kardeşi olduğunu, akan kanın durması ve çözü sürecinin başarılı bir şekilde sonlanmasını istediğini belirterek, "Başbakanı seçmeye vesile olmuş Doğan köyü muhtarı olarak köylüler adına sayın Başkanımız Recep Tayip Erdoğan'ın başlatmış olduğu bu süreci destekliyorum. Abim şehit edildi. Acıma rağmen ben barış istiyorum. Artık başka acıların yaşanmasını istemiyoruz. Bütün köyümüzle aynı görüşteyiz bu sürece destek veriyoruz" dedi.

Köyün sorunlarının çözülmesi için başbakandan destek beklediklerini ifade eden Muhtar Bulut, köyde lise olmadığı için en az 200 öğrencilerinin dışarıda liseyi okuduğunu maddi durumu iyi olmayanların ise bu nedenle çocuklarını liseye gönderemediğini bildirdi.

-"Hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz"-

Köy korucusu Sadi Bulut, çözüme karşı çıkanların bu tutumlarından vazgeçmesini isteyerek, "Köyümüzün arkasında bulunan Besta bölgesinde her ağacın altında bir şehit verdik ve her ağacın altından karşı taraftan da bir kişi ölmüş. Ölenlerin hepsi can, anaları var babaları var. Bu süreçten mutlu olmayan bir kişi ya kana susamıştır ya da bu kandan dolayı bir çıkarı var. Biz hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz. Sayın başbakanımız bu kanlı süreci sonlandırmak için elinden geleni yapıyor. Ama başbakana karşı çıkanlar, lütfen onlar da başbakana artık destek olsun" diye konuştu.

-"Çözüm süreci ile köyler canlanacak"-

Terör nedeniyle şimdiye kadar hayvancılık yapılamadığını ancak bundan sonra hayvancılığın tekrardan canlanmasını beklediklerini kaydeden Bulut, şöyle konuştu:

"Nice seneler köyümüzün önündeki yaylalara çıkamadık. Bu süreçten herkes mutlu ve şimdi sürülerimiz yaylalara çıkmaya başladı. Artık herkes bu yaylalarda serbest dolaşıyor. Eskiden köylülerin en az 300 ile 500 arasında hayvanı vardı. Olaylar nedeniyle köylülerin ekonomik imkanları kurudu. Köylüler sefil hayatı yaşamaya başladı ama bu süreç böyle iyi giderse ve barış sağlanırsa, yine herkes hayvan sahibi olacak. Burada zaten omuz omuzayız aramızda Türk Kürt diye bir sorun yok. Biz bu sorunun çözülmesine razıyız."