Çözüm Süreciyle "göçebelikten" Kurtuluyorlar

ALİ GÜRELİ - Yıllar önce terör ve terörden kaynaklanan işsizlik nedeniyle Şırnak, Siirt, Van, Şanlıurfa ve Adıyaman gibi illerden tarlalarda çalışmak üzere Çukurova yöresine gelerek genellikle sulama kanalları kenarlarında kurdukları naylon ve üzeri sazlıkla kaplı çadırlarda yılın 12 ayı barınan tarım işçileri, çözüm süreciyle evlerine dönmeye başladı. Daha çok Şırnak ve Siirt'ten Çukurova'daki bereketli tarım arazilerinde çalışmak üzere gelen vatandaşlar, ilk dönemler sulama kanalları kenarlarında veya yakınlarında barınacakları naylon ve üzeri sazlıkla kaplı çadırlarda tatlı bir heyecan yaşamaya başladı. Genellikle akraba olan ailelerin bir arada bulundukları tuvaletsiz, banyosuz ve temiz içme suyundan yoksun çadırlarındaki televizyonlarında çözüm sürecine ilişkin gelişmeleri dikkatle izleyen tarım işçilerinden bazıları, yaşanan olumlu gelişmeler karşısında son günlerde tekrar memleketlerine döndü. Bazıları da dönüş hazırlıklarına başladı. Yazın kavurucu sıcağı, kışın ise soğuğa rağmen günlük 40 lirayı bulan yevmiye karşılığında çalışan, geceleri ise ilkel koşullardaki çadırlarında mum veya lüks ışığında geçiren tarım işçilerinin, eve dönüş yolculuğu öncesi evlerinin geçimini sağlayabilecekleri bir işte çalışmanın alt yapısını hazırlamaya gayret ettikleri gözlendi. - 11 yıl sonra köyünü görecek Karataş ilçesine bağlı Tuzla beldesinin Kapı köyü yakınında kurulan çadırlardan birinde annesi, babası ve 10 kardeşiyle yaşayan Ahmet Külter (15), 5 yaşındayken Adana'ya getirildiğini söyledi. Eğitimini taşımalı sistemle Tuzla beldesinde sürdürdüğünü ve 8'inci sınıf öğrencisi olduğunu belirten Külter, "Memleketimizde çalışma imkanı olmadığından ve terör nedeniyle ailece buraya gelmişiz. Babam evimizi kontrol etmek için arada sırada memlekete gidiyor ama ben 11 yıldır geldiğimiz yeri görmedim. Çözüm sürecinin başlamasıyla burada yaşayanların çoğu çadırlarını sökerek gitti. Biz de yakın bir zamanda çadırımızı sökerek buradan gitmeyi planlıyoruz" dedi. Döndüğünde eğitimini daha iyi imkanlarda sürdürme şansına erişeceğini dile getiren Külter, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Burada yağışlı günlerde okula gidemiyorum. Naylon çadırlarda soğuk kış günlerinde ders çalışamıyorum. Kardeşlerim, ben ve diğer küçük çocuklar zaman zaman hasta oluyor. Evimize döndüğümde daha çok çalışıp derslerimde başarılı olacağım ve çadırda güç koşullarda geçirdiğim 11 yılı unutacağım. Evimize döndüğümüzde 11 yıldır yaşadığımız göçebe hayatı da sona ermiş olacak. Hayatımız düzene bineceği için çözüm süreci benim açımdan önemli." - 20 yıldır tarım işçiliği yapıyor Şırnak'ın Dereler köyünden 1993 yılında 10 yaşındayken geldiğini anlatan Ahmet Külter de o tarihten bu yana tarım işçiliği yaptığını anlattı. Büyüklerinin anlattığına göre terör olaylarından dolayı evlerini terk etmek zorunda kaldıklarını dile getiren Külter, "Şırnak'ta iş olmadığı için buraya geldik. Burada karpuz, narenciye, fıstık ve sera işleri yapıyoruz. İş alanlarımıza yakın olduğu için ve maddi sıkıntılardan dolayı çadırlarda kalıyoruz" diye konuştu. Evlerine dönecekleri için çözüm sürecini desteklediklerini aktaran Külter, "Kanın durması ve kardeşlik için çözüm süreci önemli. Burada 70-80 çadır vardı ama çözüm süreci ile şimdi 10-15 çadır kaldı. Biz kış gelince burada kaldık ama seneye gitmeyi düşünüyoruz. Bizim gibi Çukurova'ya gelen binlerce insan evine dönecek" ifadelerini kullandı.