Çukurova çiftçisi hakkını istiyor
ADANA (İHA) - Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Cumali Doğru, Çukurova ile Orta Anadolu Buğdayı arasındaki 18 bin 500 liralık fiyat farkının kaldırılmasını istedi.
Cumali Doğru, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Çukurova'da artık eskiden ekmeklik vasfı düşük yarı sert buğday ekilirken son yıllarda yüzde 80 - 90 oranında Adana 99, Ceyhan 99 ve Segitarya cinsi tohumlar ekildiğine dikkat çekerek, "Adana buğdayı yıllardır yarı sert buğday sınıfında gösteriliyor. Ama Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü'nün bilgisi dahilinde yaptırdığımız analizlerde Çukurova buğdayının da sert buğday kalitesinde olduğu ispatlandı. TMO ise bu yıl yüzde 14'lük artışla Çukurova buğdayına 352 bin, Orta Anadolu buğdayına ise 370 bin 500 lira verdi. Arada 18 bin 500 bin liralık fark oluştu. Bu tamamen bürokratik bir yanlıştır. Biz para derdinde değiliz, ama hakkımızın da verilmesini istiyoruz. TMO geç de olsa yanlıştan dönmeli ve Çukurova buğday üreticisinin hakkını vermelidir" dedi.
Çukurova'da bu sezon kuraklık ve dolu yağışları nedeniyle verim düşüklüğü yaşandığını ve üreticinin zarar ettiğini de hatırlatan Cumali Doğru, tabi afetlere karşı kullanılacak Tarım Sigortası'nın hükümetin gündeminde olmasını sevindirici olduğunu belirterek, "Tarım Sigortası ile ilgili son çalışmalar yapılıyor. Hükümet bu işin takibinde. İnşallah sonuca da gidecekler. Bu yasa önce çıksaydı, bugün kuraklık ve doludan gelen zararı sigorta telafi eder, çiftçimiz de eli böğründe kalmazdı. Yasa çıktığında, sigorta yaptıracak üreticiye prim miktarının yüzde 50-60'nı hükümetin karşılayacak olması da bir avantaj olacak" diye konuştu.
Avrupa Birliği yolunda hızlı adımlar atan hükümetin, Adana Çiftçiler Birliği'nin görüşünü de alarak Üretici Birlikleri Yasası'nı çıkardığını ifade eden Doğru, şunları söyledi:
"Görüşümüze yakın bir yasa çıktı. Ancak bizim üzerinde en çok durduğumuz finansman meselesi çözülmüş değil. Adana'da Soya Birliği, Tahıl Birliği, Turunçgil Yetiştiricileri Birliği, Çiftçiler Birliği, Ziraat Odaları zaten vardı. Dernekler yasasına göre her türlü faaliyette bulunuyoruz. Ama bütün gelirlerimiz aidatlar, teberrular, balolar, kermeslerden temin ediliyor. Bunlar zaten bir şey tutmuyor. Bu işin finansmanı çözülsün istedik. Madem bizim üretimlerimizden TOBB'a binde bir pay kesiliyor, bir o kadar da kendi örgütleri olarak bize kesilsin. İnşallah ileride yapılacak değişikliklerle bu mesele de çözülecektir. Madem, dünya demokratik katılımcı toplum istiyor, biz de örgütlü toplum olacaksak, güçlü olmak zorundayız."
