HABER

Cuma saati! Diyanet İstanbul Cuma namazı saat kaçta? Ne zaman? 18 Mart 2022 İstanbul, Ankara, İzmir Cuma namazı saati!

18 Mart 2022 Cuma Hutbesi Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. Yaşadıkları illerde cemaatle birlikte cuma namazı kılmak isteyen kişiler Diyanet İstanbul Cuma namazı saat kaçta? Ne zaman? sorusunun yanıtını öğrenmek için internette araştırma yapıyor. 18 Mart 2022 İstanbul, Ankara, İzmir Cuma namazı saati ve detaylar haberimizde...

Cuma saati! Diyanet İstanbul Cuma namazı saat kaçta? Ne zaman? 18 Mart 2022 İstanbul, Ankara, İzmir Cuma namazı saati!

Cuma günü müslümanlar tarafından mübarek gün olarak kabul edilmektedir. Bu gün için cemaat ile namaz kılınması fark kılınmıştır. Bulundukları illerde cemaatle birlikte cuma namazı kılmak isteyen kişiler Diyanet İstanbul Cuma namazı saat kaçta? Ne zaman? soru ve konu başlıklarını araştırmaya başladı. 18 Mart 2022 İstanbul, Ankara, İzmir Cuma namazı saati ve ayrıntıları sizler için derledik.

DİYANET İSTANBUL CUMA NAMAZI SAAT KAÇTA? 18 MART 2022 CUMA

18 Mart Cuma namazı İstanbul'da saat 13:17'de kılınacak.

18 MART 2022 CUMA NAMAZI SAAT KAÇTA?

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yayınladığı bilgilere göre 18 Mart'ta cuma namazı Ankara'da 13:02'de, İzmir'de 13:25'te okunacak ezanın ardından kılınacak.

Bulunduğunuz ilin Cuma ezanı saatini aşağıdaki linkten öğrenebilirsiniz:

https://namazvakitleri.diyanet.gov.tr/tr-TR/9541/istanbul-icin-namaz-vakti

Cuma ezanı öğle ezanı vaktinde okumaktadır. Yani öğlen namazı ne zaman okunup kılınıyorsa Cuma namazı da o zaman kılınır. Namaza yetişmek için erkenden çıkmak gerekmektedir. Ezan okumaya yakın giderseniz camide yer bulamayabilirsiniz. Özellikle koronavirüslü dönemde camilerde sosyal mesafe kuralı uygulandığı için yer bulmak daha zor olur. Bu bakımdan erkenden camiye gitmekte fayda vardır.

Cuma vakti sela okunduktan az bir zaman sonra imam sohbet verebilir. Genelde her camide imamlar cuma selasından sonra vaaz vermektedir. Camiye erkenden gidip vaazı dinleyebilirsiniz.

CUMA NAMAZI NASIL KILINIR?

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan alınan bilgilere göre Cuma namazının kılınışı şu şekildedir;

Öğle ezânı okununca, önce dört rek'at Cum'a namazının ilk sünneti kılınır.

Niyet ederken

"Niyet ettim, Allah rızası için Cuma Namazının ilk sünnetini kılmaya" denilir.

Bu namaz aynı öğle namazının ilk sünneti gibi kılınır.

İlk rekatta önce Sübhaneke okunur. Sonra Euzü Besmele çekilir.

Bütün rekatlarda Fâtiha ve zamm-ı süre okunur.

İlk oturuşta sadece Etteahiyyatü okunur.

Son oturuşta:

Sonra, câmi' içinde, ikinci ezân okunur

Sonra, İmam hutbe okumak için minbere çıkar. Hutbe okunur.

Hutbe okunurken cemâ'atin namaz kılması ve konuşması tahrimen mekruhdur.

Hatîb efendi duâ ederken, cemâ'at sesli âmîn demez. İçinden sessiz denir

Namaz kılarken yapması harâm olan her şey, hutbe dinlerken de harâmdır.

Hutbe okunup bittikten sonra müezzin kamet getirir.

Sonra, cemâ'at ile iki rek'at Cum'a namazının farzı kılınır. Bu namaz aynı sabah namazının farzı gibi kılınır.

Niyet şöyle edilir: "Niyet ettim, Allah rızası için Cuma namazının farzını kılmaya, uydum hazır olan imama"

Sonra, dört rek'at son sünneti, Niyeti şöyledir: "Niyet ettim Allah rızası için Cuma namazının son sünnetini kılmaya".

Bu sünnetde aynı ilk sünnet gibi kılınır. Böylece esas itibariyle Cuma namazı farzı ve sünnetleriyle birlikte kılınmış olur.

Son sünnetin ardından zuhr-i ahir, niyetiyle dört rekat daha namaz kılınmaktadır. Niyet edilirken şöyle denilir: "Niyet ettim Allah rızası için edâsı üzerime olup da henüz üzerimden sâkıt olmayan en son öğle namazının farzına". Bu şekilde niyet edilirse, eğer o günün cuma namaz şartlarında bir noksanlıktan dolayı kabul olunmamışsa, öğle namazı kılınış olur. Kabul olunmuşsa, en son kazaya kalmış öğle namazına sayılır.

Bundan sonra, iki rek'at vaktin sünneti kılınır. "Niyet ettim Allah rızası için Vaktin sünnetine" diye niyet edilir. Cum'a sahîh olmadı ise, bu on rek'at, öğle namazı olur. Bundan sonra, Âyet-el-kürsi ve tesbîhler okunup, duâ edilir.

4 Şubat 2022 Cuma Hutbesi konusu nedir?

CUMA NAMAZI KAÇ REKAT?

Cuma namazının farzı iki rekâttır. Bunun yanında farzdan önce dört rekât, farzdan sonra dört rekât olmak üzere sekiz rekât da sünneti vardır (Kâsânî, Bedâî’, I, 269).

İmam Ebû Yusuf’a ve İmam Muhammed’e göre ise farzdan sonra kılınacak sünnet bir selamla dört ve bir selamla iki rekât olmak üzere toplam altı rekâttır. Bu görüşün Hz. Ali’den rivayet edildiği nakledilmektedir (Kâsânî, Bedâî’, I, 285).

18 MART CUMA HUTBESİ KONUSU NEDİR?

18 Mart Cuma Hutbesi konusu ve ayrıntıları şu şekilde:

"ÇANAKKALE ZAFERİ: BİR MİLLETİN YENİDEN DİRİLİŞİ

Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Sonra Allah, Resûlü’nün ve müminlerin üzerine iç huzuru ve güven duygusu veren rahmetini indirdi, ayrıca göremediğiniz ordular gönderdi ve o inkârcıları ağır bir yenilgiye uğrattı. Kâfirlerin cezası işte budur!”

Okuduğum hadis-i şerifte Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez. Sadece şehit, gördüğü itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve onlarca kez yeniden şehit olmayı ister.”

Aziz Müminler!

Şanlı tarihimiz kahramanlık destanlarıyla doludur. Ecdadımız, i’lâ-yi kelimetullah için nice beldeleri ve gönülleri fethetmiştir. İslam’ın izzetini, Müslümanların haysiyetini ve mukaddes değerlerini müdafaa etmek için canından, cananından, bütün varından vazgeçmiştir. Ancak tarihin hiçbir döneminde özgürlüğünden ve bağımsızlığından ödün vermemiştir. Zulme rıza göstermemiş, zalime boyun eğmemiştir.

İşte, bundan tam 107 yıl önce kazandığımız Çanakkale Zaferi de, Rabbimizin lütuf ve inayeti, milletimizin iman, cesaret ve fedakârlığıyla verdiği eşsiz bir imtihanın, çetin bir mücadelenin adıdır. Annelerin dualarıyla cepheye koşan, vatanı uğruna canından geçmeyi canına minnet sayan kınalı kuzuların, dünya durdukça unutulmayacak destanıdır.

Kıymetli Müslümanlar!

Çanakkale, zulmün ve küfrün her türlü imkân ve silahına karşın, iman dolu yüreklerin kıyâm ettiği, yerin ve göğün “Allah-u Ekber” nidalarıyla inlediği bir şahlanıştır.

Çanakkale, “Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor; Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!” dizelerinin vücut bulmuş hali, Allah yolunda cihad ve şehadet ruhudur.

Çanakkale, Anadolu’nun her evinden, Rumeli’nin her bölgesinden, İslâm coğrafyasının her beldesinden imanı, gayesi ve duygusu bir olan müminlerin sıradağlar gibi omuz omuza vererek gösterdiği ümmet olma şuurudur.

Çanakkale, düşman askerinin yarasını gömleğiyle saran, kendi yarasına ise toprak basan, kırbasındaki suyu düşmanıyla paylaşan kahraman Mehmetçiğin dünyaya öğrettiği İslam’ın savaş hukukudur.

Değerli Müminler!

Bugün bize düşen, Çanakkale’de şahlanan bu muazzam ruhu diri tutmaktır. Birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi korumaktır. Milli ve manevi değerlerimize sımsıkı sarılmaktır. Ecdadımızın aziz hatırasına, şehit ve gazilerimizin emanetine sahip çıkmaktır. Çanakkale Zaferi’nin ardındaki diriliş ruhunu gelecek nesillerimize aktarmaktır.

Bu vesileyle tarih boyunca hak ve hakikat uğruna canından geçen aziz şehitlerimizi, İstiklal ve istikbalimiz için mücadele eden kahraman gazilerimizi, hürmet, rahmet ve şükranla yâd ediyorum. Hutbemi Çanakkale şehitlerine ithaf edilen şu dizelerle bitiriyorum:

Âsım’ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek…

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd’i...
Bedr’in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi...

Ey şehîd oğlu şehîd, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber."

En Çok Aranan Haberler