15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün 8. yıldönümünde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde anma programı düzenlendi. Erdoğan törende açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şu şekilde:
"Cumhurbaşkanlığı Küllyesi'ne milletin evine hepiniz hoş geldiniz. 15 Temmuz kıyamının 8. seney-i devriyesinde bu Gazi mekanda ve 81 vilayetimizin tamamında birbirimize kenetlenmiş durumdayız. Tıpkı 8 yıl önce olduğu gibi bugün de omuz omuzayız. 85 milyon hepimiz tek yumruğuz. Bu aziz milletin bir ferdi ve Türkiye Cumhurbaşkanı olarak karşımdaki bu muhteşem kardeşlik tablosundan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum.
Bugün milletin Fetö'cü darbecilere karşı yazdığı direniş destanının 8. yılı. Tıpkı 8 yıl önce olduğu gibi bugün de biriz beraberiz.
O gece sokaklara meydanlara akın eden uçakların, helikopterlerin karşısına korkusuzca dikilerek bir istiklal şöleni yazan kahramanlarımıza şükranlarımı sunuyorum. TBMM o gece halkın meclisi olduğunu, milli iradenin temsilcisi olduğunu bir kez daha göstermiştir. 104 yıl önce 7 düvele direnerek galip gelen Gazi Meclis, 15 Temmuz ihanetinde bu defa emperyalizmin kuklalarına dur demiştir. O gece ikinci kez gazilikle şereflenen Meclisimizin hangi siyasi partiden olursa olsun tüm değerli mensuplarına tekrar teşekkür ediyorum.
Yurt dışındaki şarlatandan emir alarak pis ellerini uzatanlar tarihimize kara leke olarak geçtiler. Ne biz affedeceğiz ne de 252 evladını kara toprağa veren milletimiz affedecektir.
Bugün altını çizerek tekrar vurguluyorum zalime merhamet mazluma zulümdür. Sadece şu an bulunduğumuz bölgede 29 insanımızı şehit edenlere henüz 15 - 16 yaşındaki gencecik evlatlarımızı acımasızca bizden koparanlara, devletin namusuna emanet ettiği silahları millete doğrultup katledenlere, nice aslan parçasının kanını dökenlere merhamet edersek kahraman gazilerimize mahcup oluruz.
Üzerinden 8 sene geçmesine rağmen acımız da öfkemiz de tazedir. FETÖ ve vesayetle mücadele azmimiz ilk günkü kadar diridir, güçlüdür, ayaktadır. Bu kararlılığımızdan hiçbir suretle taviz vermeyeceğiz. Milli irade ve demokrasi düşmanlarıyla mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Son darbeci de yargıya hesap verene kadar bu süreci hassasiyetle yürüteceğiz.
15 Temmuz gecesi sadece bir işgal girişimini püskürtmedik. Aynı zamanda istiklal ve istikbalimize de sahip çıktık. O gece sadece AK Parti ve hükümetimiz hedef alınmadı. O gece sadece devletimizin güvenlik birimleri, basın yayın kuruluşlarımız hedef alınmadı. 15 Temmuz gecesi Türkiyemiz hedef alındı, bekamız hedef alındı. 1071'den bu yana gelen millet ve devlet varlığı çökertilmek istendi. Hedef tüm milletimizdi. 85 milyonun bütün fertleriydi. Türkiye Cumhuriyetine diz çöktürmeyi amaçlıyorlardı.
15 Temmuz sonrası ortaya koyduğumuz klasörler dolusu delile rağmen darbecileri ve elebaşlarını desteklemeyi sürdürdüler. FETÖ'cü hainleri bağırlarına bastılar. Türkiye'de darbeye karışmış, insanımızın kanını dökmüş teröristler bize sürekli demokrasi dersi veren Batı başkentlerinde serbestçe gezebiliyorlar. Bizler de Cumhur İttifakı ile birlikte önemli adımı attık, gerekli tedbirlerimizi oluşturduk. Darbecilere kol kanat germeyi bize hukuk ve adalet diyerek yutturmaya çalışıyorlar. Ne hukukla ne demokrasiyle ilgilisi vardır. FETÖ'ye arka çıkılmasının tek sebebi 15 Temmuz gecesi kullandıkları bu piyonu yeniden önümüze sürmektedir. 1960'tan beri ülkemizde yapılan darbelerin arkasında kimin eli varsa aynı üst akıl 15 Temmuz ihanetinde tüm unsurlarıyla devredeydi. 15 Temmuz'un işaret fişeği bizim 'One Minute' çıkışımızdan hemen sonra atıldı. Şahsımızın ve hükümetimizin Filistin davasında sağladığı güçlü destek, ajanları rahatsız etmişti. Türkiye dış siyasette bağımsız hareket etmeye başladıkça bu odakların tedirginliği ortaya çıktı.
Hangi siyasi partiden olursa olsun tek yürek, tek bilek olanlarla birlikte milletimizin ezeli kardeşliğini dinamitlemeye çalışanları da gördük. Sabaha kadar milletimizin zaferi için dua edenlerle beraber darbecilerin galip gelmesini dört gözle bekleyenleri de gördük. 15 Temmuz'da ülkemizin nasıl badire atlattığını unutmamak, darbeci ve arkasındaki güçlere karşı verilen mücadeleyi unutturmamak vefa borcumuzun bir gereğidir. 15 Temmuz etkinliklerin ana temasını 'milletin zaferi' olarak belirledik. Sabah İstanbul Şehitler Köprüsü'nün hemen girişinde ilk programımızı yaptık. Ardından buradayız. Türkiye'nin 81 vilayetinde bu programlar devam ediyor.