HABER

Cumhurbaşkanı Erdoğan ATV-A Haber ortak yayınında soruları yanıtladı: (4)

"Yarın saat 16.00 gibi Şansölye Merkel ile bir telefon görüşmem olacak. Bu konuları (FETÖ'cülerin iadesi) tekrar kendisiyle görüşeceğiz. NATO'da görüştük ama yarın da görüşeceğiz. Yarınki görüşmenin önemli ağırlık noktasını Libya'yla ilgili" - "Türkiye'de Filistin meselesini bizim kadar savunan, bizim kadar mücadelesini, kavgasını veren bir başka siyasi parti yoktur. Sadece işin söz boyutunda değil her türlü Filistin meselesinde kardeşlerimizin yanında yerimizi aldık, almaya da devam edeceğiz" - "Yalan siyaseti yapıyor (Kılıçdaroğlu). Eleştiri başka bir şey hakaret başka bir şey. Ailenize varıncaya kadar girebiliyor. Türkiye'de muhalefet de çok ciddi yaralar alıyor"

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yarın saat 16.00 gibi Şansölye Angela Merkel ile bir telefon görüşmesi olacağını belirterek, "Yurt dışında olacağız ama oradan görüşeceğiz. Bu konuları (FETÖ üyelerinin iadesi) tekrar kendisiyle görüşeceğiz. NATO'da görüştük ama yarın da görüşeceğiz. Yarınki görüşmenin önemli ağırlık noktasını Libya'yla ilgili." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde gerçekleştirilen ATV-A Haber ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

FETÖ üyelerinin Türkiye'ye iade edilmemesiyle ilgili soru üzerine Erdoğan, sayıları az olmayan yurt dışındaki FETÖ üyelerinin başta Amerika olmak üzere Almanya, Fransa, Belçika ve Yunanistan'da olduğunu ve bunlara barınma imkanları verildiğini söyledi.

Yine iltica haklarının da tanınmaya başlandığını dile getiren Erdoğan ancak Türkiye'den aksi davranış beklendiğini, bu şekilde devam edilmesi halinde Türkiye'den bir şey beklememelerini söylediklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Eğer siz bu adamları bize teslim ederseniz, karşılığını görürsünüz ama etmezseniz bundan sonra karşılığını bulamazsınız. Yarın saat 16.00 gibi Şansölye Merkel ile bir telefon görüşmem olacak. Yurt dışında olacağız ama oradan görüşeceğiz. Bu konuları tekrar kendisiyle görüşeceğiz. NATO'da görüştük ama yarın da görüşeceğiz. Yarınki görüşmenin önemli ağırlık noktasını Libya'yla ilgili. Şu anda Berlin zirvesi oluşturulacak diye düşünüyorum ama bu konuyu da gündeme getireceğim. Almanya başka sıkıntıyı yaşıyor. Daha henüz hükümet noktasında ciddi sıkıntıları var. Her an gitti gidiyor hava var. Almanya'yla ekonomik, ticari, sanayi ilişkilerinde sıkıntımız var. Bunları da koalisyondaki sıkıntıya havale ediyorlar. Öyle de olsa, böyle de olsa biz de bu noktada oralardan bize yasal olarak sözleşmemiz olduğu halde verilmesi gereken birçok araç gereci veya makine, motor...Birisi parlamentoda konuşma yapıyor, 'Türkiye'ye silah vermeyelim.' Bunlar yaptığımız anlaşmalar, vermeniz gereken makineler. Vermiyorsunuz da ne oluyor. Kötü komşu bizi ev sahibi yapıyor. Onları üretmeye başladık, Bugün değilse yarın, onları da üreteceğiz."

Türkiye'de insansız hava aracı, SİHA Akıncı'nın üretildiğini ifade eden Erdoğan, Arifiye'deki tank palet fabrikası olayında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sürekli konuştuğunu, söylediklerine aslına vakıf olmadığını ifade etti.

Erdoğan, oranın tamir bakım atölyesi olduğunu, bitmiş ve tükenmiş halde bulunduğunu dile getirerek, ihaleye 3 firma girdiğini ve BMC'nin aldığını aktardı.

Sözleşmesinde 50 milyon dolar yatırım harcama yapacağının belirtildiğini dile getiren Erdoğan, ortağın da BMC'nin yüzde 50 ortağı Katar olduğunu kaydetti.

Kılıçdaroğlu'nun "Sattınız" dediğini ifade eden Erdoğan, "Yalan söyleme, dürüst ol, doğru konuş. Burası sadece işletme noktasında 25 yıllığına BMC'ye kiralandı. Satış yok, ama adamda yalan bol. Orada leopar tanklarının tamiri, bakımı yapıldığı gibi kendimize ait aynı şeyler var. Hepsinin tamir ve bakımı yapılacak. 'Fırtına obüsleri burada üretiliyor.' Gene yalan. Yok böyle bir şey." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun, "Alan olarak satılmaya kalksa 20 milyar dolar değeri var." dediğini dile getirerek, "Böyle müşteri bulsun da gereğini yapalım. Buradaki alan sadece kiralamadır ve kiralamayla da burasını BMC, 3 firma içinden çıkmıştır kiralamıştır." dedi.

- "Lider kendi ufkunu, projesini kendisi belirler"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2021, 2053 ve 2071 hedeflerinin matematik bir olay olmadığını belirterek, meselenin koyulan hedefte sapmayı asgari orana indirmek olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun, yapılan barajları inkar ettiğini dile getiren Erdoğan, "Denizin altında olduğu için Avrasya Tüneli'yle ilgili bir şey konuşamıyor. Geç oradan, onunla ilgili de söyle. Marmaray'la ilgili de bir şey söyleyemiyor. Çünkü, milyonlarca insan Marmaray'dan geçiyor. Belirli bir parti mensubuna bunlar yapılmadı. Bunlar tüm vatandaşlarımıza yapılmış olan eserler. Filistinlilerle ilgili BM'de hiçbir şey bahsetmediğimi söylüyor. Nitekim ayrı bir karede oradaki konuşmamdan görüntüler var. Türkiye'de Filistin meselesini bizim kadar savunan, bizim kadar mücadelesini, kavgasını veren bir başka siyasi parti yoktur. Bunu bu kadar açık ve net olarak söylüyorum. Sadece işin söz boyutunda değil her türlü Filistin meselesinde kardeşlerimizin yanında yerimizi aldık almaya da devam edeceğiz. Dün İsmail Haniye ziyaretimize geldi. Oturduk, konuştuk, dertleştik. 15 gün önce Halid Meşal'i kabul ettik, oturduk, konuştuk. Acaba kendilerinin böyle bir şeyi söz konusu oldu mu şimdiye kadar. Acaba Filistin'le ilgili Kılıçdaroğlu'nun söylediği bir laf var mı? Yok." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun, "Suriye'den gelenleri, tekrar Suriye'ye geri göndereceğiz." dediğini, mülteciler noktasında kapıların kapatılmasından yana olduğunu belirtti.

"Kılıçdaroğlu, yanıltılıyor mu, alenen hep beraber izlediğimiz şeyler hakkında da tam tersine cümleler sarf edebiliyor zaman zaman, yoksa başka bir durum mu söz konusu?" sorusu üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:

"Lider kendi ufkunu, projesini kendisi belirler. Danışmanları varsa dinler, dinledikten sonra da onların doğru dürüst olanlarını adeta imbikten suyu sızdırır gibi sızdırır. Ama Kılıçdaroğlu, siyasetini yalan üzerine bina eden bir insandır. Hakikat düşmanlığı yapan bir insandır. Bunu da bilerek yapıyor. 'Bunun farkında değildi, şöyleydi, böyleydi' yok. Tüm bu yalanları bilerek yapıyor. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray, Avrasya Tüneli, Osman Gazi Köprüsü, İstanbul-İzmir yolu ortada. İzmir milletvekili bu adam. Sorun, İzmir'e kaç saatte gidilir, diye inanın bilmez. O yolu belki de hiç kullanmadı veya kullananlara da sormadı. Böyle bir eseri meydana getiren bu iktidara bu adamın ağzından hiç bir teşekkür duydunuz mu? Vereceği cevap nedir, 'Görevini yaptı.' Biz görevimizi yaptığımızın farkındayız da senin belediyelerin, her şeyinle yaptıklarını ortaya koysana. Bizim yaptıklarımızın açılış törenlerini yapıyorsunuz. Türkiye'nin dört bir yanında 6 bin kilometreden aldık bölünmüş yolları şu anda 26 bin kilometre bölünmüş yol var. Otoyollar, otobanlar hepsi ortada. Ama siyaset doğrularla yapıldığı sürece size güç katar. Yalan siyaset her şeyden önce demokrasimizin için de bir tehdittir. Siyaset itibarlı bir iştir. Ama Sayın Kılıçdaroğlu böyle bir şeyin hiçbir zaman içinde olmadı."

- "Açtığım davaların hepsini kazandım"

Erdoğan, "Nasıl bir muhalefet olmasını isterdiniz?" sorusu üzerine, bu yapılanın tam aksi olan doğru muhalefetin yapılması gerektiğini söyledi.

Belki yapıcılığı olmasa da muhalefetin iktidara istikamet vermesi gerektiğini belirten Erdoğan, hakaret üstün hakaret yapıldığını, bunların kendisinin yanın da ailesine yönelik de olduğunu kaydetti.

Açtığı davaların hepsini kazandığını aktaran Erdoğan, "Yalan siyaseti yapıyor. Eleştiri başka bir şey hakaret başka bir şey. Ailenize varıncaya kadar girebiliyor. Türkiye'de muhalefet de çok ciddi yaralar alıyor. İngiltere'deki seçimi Boris açık ara kazandı. Muhafazakar demokrat. Muhalefetteki sosyal demokrat olan zat da kaybetti. Ben çekiliyorum dedi. Bizdeki sosyal demokrat beyefendi, genel başkan olduğundan bu yana girdiği her seçimi kaybeden kişi değil mi? Girdiği her seçimi kaybettiği halde bir gün kalkıp da insafa gelmedi. Kendi arkadaşları 'Girdin kaybettin, hala yola gelmiyorsun.' diyor. Öbür tarafta Corbyn, seçimi kaybedince hemen istifasını açıkladı. Bunlar yıllar yılı siyaset yapmadılar, tam aksine millet düşmanlığı yaptılar. Siyaset dışı vesayet unsurlarından medet umdular. Biz milletimizle el ele verip bu vesayet sistemini alt ettik. Böyle olunca bunlar şimdi yalan siyasetine başvuruyorlar. Bununla bir yere varılmaz. Bu millet hizmet bekliyor. Bu millet kendisine efendilik yapanlardan hoşlanmıyor. Yalancıdan da hoşlanmıyor. Biz dürüst olarak milletimize efendilik değil hizmetkar olmaya devam edeceğiz. inanıyorum ki milletimiz de kendisine hizmetkar olanlara gerekli desteği vermeye devam edecek." şeklinde konuştu.

(Sürecek)

En Çok Aranan Haberler