Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 7'nci Olağan İl Kongresi'ne katılmak üzere uçakla Samsun’a geldi. Çarşamba Havalimanı’nda Samsun Valisi Dr. Zülkif Dağlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, kurum amirleri ve partililer tarafından karşılandı. Daha sonra kongrenin yapılacağı 19 Mayıs Stadı'na gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada coşkuyla karşılandı. Salgın tedbirleri kapsamında düzenlenen kongrede İzmir’de yaşanan depreme değinerek konuşmasına başlayan Erdoğan, başsağlığı dileğinde bulundu. Depremde can kaybının 58 olduğunu duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir'de yaşanan deprem sebebiyle bir kez daha İzmirli kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Şu an itibariyle 58 vefatımız var, 896 yaralımız var ve bunların 200 kadarı şu anda tedavide ama bunun dışındakiler, taburcu edilmiş vaziyette. Depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara, acil şifalar diliyorum. Bugüne kadarki tüm afetlerde olduğu gibi İzmir depreminde, evlerini kaybeden vatandaşlarımızı da inşallah en kısa sürede yeni konutlarına kavuşturacağız. Hasar tespiti ile yıkılan ve yıkılması gereken binaların enkazlarının kaldırılmasının ardından hemen çalışmalara başladık. Bakanlıklarımız ve kurumlarımız, tüm ekipleri ve imkânlarıyla, felaket bölgesinde gereken her şeyi yapıyor. Dün Van Kongresi'nden İzmir'e geçmek suretiyle orada kriz merkezinde arkadaşlarımızla toplantımızı yaptık ve bir enkaz bölgesine giderek orada da enkaz bölgesinde bilgileri aldık. Depremden etkilenen İzmirli kardeşlerimizin yaralarını soğuklar ve yağışlar bastırmadan sarmakta kararlıyız. Rabbimden, ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten, hastalıktan, kazadan, beladan, musibetten, korumasını temenni ediyorum” dedi.
Bir yıllık aranın ardından Samsun’la kucaklaştığını hatırlatan Erdoğan, kentin ilçelerini sıralayarak herkesi selamladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Samsun’un bizim gönlümüzdeki yeri başkadır. Karadeniz'in kapısı istikbalimizin tapusu olan Samsun'a olan muhabbetimizin en yakın şahidi sizlersiniz. Geçtiğimiz yıl 19 Mayıs'ta buraya gelerek, gençlerimizle buluşmuştuk. 19 Mayıs’ta başlayan Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına kadar sürecek yıl dönümü kutlamalarını maalesef salgın sebebiyle arzu ettiğimiz coşkuyla sürdüremedik. İşte Asım'ın nesli dediğimiz dosta güven, düşmana korku veren gençlerimizle inşallah daha yürüyecek çok yolumuz var. Türkiye’yi 2053 vizyonuyla buluşturma vazifesini üstlenen gençlerimize, her alanda bunun için gereken altyapıyı bırakmakta kararlıyız. İçinden geçtiğimiz bu tarihi süreçte AK Parti 7’inci Olağan Kongresi'nin kritik bir dönüm noktası teşkil edeceğine inanıyorum. Samsun'dan o önemli kavşakta çok da fazla destek bekliyorum. Ancak bu mücadelenin başarıya ulaşması sayesinde çocuklarımıza büyük ve güçlü Türkiye bırakma hayalimizi 2053 vizyonumuzla gerçeğe dönüştürebiliriz. Bu dinamik sürecin lokomotifliğini, AK Parti'nin genel başkanından mahalle temsilcisine kadar, Türk kadroları yapacaktır. Biz kaderi Türkiye'nin kaderiyle, Türk milletinin kaderi ile bütünleşmiş bir partiyiz. Türkiye varsa biz varız. Türkiye güçlü ise biz güçlüyüz. İşte bunun için her fırsatta ‘AK Parti milletin partisidir’ diyoruz. Her kim bu gerçeği unutur ve AK Parti’yi şahsi hesaplarının hedeflerinin aracı haline dönüştürmeye kalkarsa, karşısında milletimizle birlikte bizi de bulur. Türkiye tarihinde kuruluşunun üzerinden 19 yıl geçmesine rağmen sürekli kendini yenileyerek, geliştirerek, enerjisini tazeleyerek, iktidarını devam ettiren bir başka parti yoktur. Hangi seviyede olursa olsun partimize hizmet etmiş ve davamıza bağlılığını koruyan hiç kimseyi dışarıda bırakmadan, yeni isimler ve heyecanlarla AK Parti’yi büyütmeyi, güçlendirmeyi sürdürüyoruz. Türkiye genelinde üye sayımız şu an itibarıyla Rabbime hamdolsun, 11 milyonu aştı. Böyle bir parti yok. Üye sayımızı arttırmamız demek; seçimden önce seçim kazanmak demektir.”
“Biz, birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi sıkı tuttuğumuz sürece Allah'ın izniyle aşamayacağımız engel yoktur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti.
"Bölgemizde ve dünyada, siyasi, ekonomik, sosyal, her alanda çok ciddi kırılmaların yaşandığı adeta yeni bir küresel düzenin inşa edildiği bir dönemden geçiyoruz. Türkiye, medeniyetinin ve tarihinin kendisine verdiği sorumluluklara uygun şekilde, bu kritik süreçte, hakkın, hakkaniyetin, mazlumun, mağdurun yanında yer alıyor. Bir yandan kendi haklarımızı savunurken, diğer yandan elimizdeki imkânları zor günlerinde tüm dostlarımızla paylaşıyoruz. Tabii karşımızda son asrın mutedilleri var; güçlerini zulme, kan dökmeye, hile ve baskıyla toplumları sömürmeye, borçlu bu zalimlere artık oyunun değiştiğini kabul ettirmek kolay olmuyor. Salgın döneminde içinde yaşadıkları güven ve refah düzeninin aslında ilk ciddi krizde parçalanabilen bir sırça köşk olduğunu görmelerine rağmen, hala eski alışkanlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Ne kadar direnirlerse dirensinler, bu değişim selinin önüne set kurabilmeleri mümkün değildir. Milletimiz, müsterih olsun. Biz, birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi sıkı tuttuğumuz sürece Allah'ın izniyle aşamayacağımız engel yoktur. Her gecenin ardından aydınlık, her zorluğun ardında bir kolaylık, her şerrin gerisinde bir hayır bulunduğuna inanan insanlar olarak, biz kendi işimize bakacağız. Bir yandan ülke içindeki sıkıntılarımıza çözümler üreteceğiz, diğer yandan bölgemizdeki projelerimizi de birer birer hayata geçireceğiz. Bu konuda umutlu ve kararlıyız."
Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçmişte uzunca bir süre ülkemizi, istedikleri gibi yönlendirmek ve biçimlendirmek için kullandıkları tüm araçları ellerinden aldık. Bizim dönemimizde de aynı oyunları oynadılar ve hüsrana uğradılar. Türkiye’yi vesayetle esir alamadılar, terörle dize getiremediler, darbeyle yıkamadılar, tehditle, kuşatmayla, ambargoyla prangaya çekemediler. Türkiye’yi ekonomiyle de alt edemeyecekler. Salgın döneminde tüm dünya kasıp kavrulurken, biz sadece kendi ayaklarımız üzerinde durmakla kalmadık, yardım isteyen her yere de el uzattık. Şu ana kadar 155 ülkeye yardım elimizi uzattık. Yok demedik, maske, tulum, ilaç gönderdik. Ne varsa elimizde paylaştık. Çünkü biz bu dünyada alan el değil, veren el olmak için var olduğumuzu ispatladık. Bölgemizde terör örgütleri ve zalim rejimler, kardeşlerimizin canlarına ve şereflerine saldırırken, pek çoklarının yaptığı gibi onlara sırtımızı dönmedik, sahada kendilerine kalkan olduk. Suriye’de, Libya’da biz barız, Azerbaycan’da kardeşlerimizim yanında biz varız. Akdeniz’den, Karadeniz’e, Suriye’den Libya’ya kadar her yerde aynı onurlu tavrı ortaya koyduk. Bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Türkiye artık siyasi ve ekonomik olarak dünyanın en büyükleri arasında yer alacak” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her büyük mücadelede ve sıçrayışta olduğu gibi elbette bedeller ödüyoruz. Terörle mücadelede, darbe girişimlerinde, sınır ötesi harekâtlarda şehitler verdik. İdlip’te, Afrin’de, Zeytin Dalı’nda, Pençe Harekatı’nda şehitler verdik. Ama her şehit bizim için arazilerin vatan olması demektir. Eğer bir vatana sahipseniz, bu böyle olunur. Ekonomimize yönelik saldırıların bir maliyeti oldu ama bu maliyetler durup dururken olmadı. Hedeflerimize ulaşmak için hızla yol alırken, kimi alanlarda bizi yavaşlattılar ama ülkemizi bu kutlu yoldan geri döndüremediler. Milletimizin birliğini ve beraberliğini bozamadılar. Bunun için kurdukları tuzakların hepsini de başlarına geçirdik. Türkiye artık siyasi ve ekonomik olarak dünyanın en büyükleri arasında yer alacak. İnşallah bu yeni dönemin de lokomotifi AK Parti olacaktır. Türkiye’ye 18 yılda nasıl çağ atlattıysak, yine önümüzdeki dönemde de hizmetlerimizi artırarak çalışacağız. İnşallah Oruç Reis ile Fatih ile Koca Yusuf ile Kanunu ile Yavuz ile sürdüreceğiz ve bütün bunlarla birlikte sismik araştırmalarımızla ve sonda çalışmalarıyla gelecek çok farklı olacak. AK Parti’de görev alacak her bir arkadaşımızın da bu bilinçle görev almasını diliyorum. Çok çalışacağımız bir döneme giriyoruz, bu konuda en büyük güç kaynağım sizlersiniz.”
Bölgeye kazandırılan yatırımlardan bahseden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda Samsun'a 30 milyar lirayı aşan yatırımı yaptıklarını da kaydetti. Erdoğan, şunları söyledi:
"Şehrimize ikinci devlet üniversitesini kazandırdık, bunu biz yaptık. Yükseköğrenim öğrencileri için 9 bin 768 kişi kapasiteli yurt binaları açtık. Önümüzdeki dönemde Samsun, Kavak ve Çarşamba’da toplam 4 bin 750 kişi kapasiteli yurtları hizmete sunacağız. Şehrimize 35 bin seyirci kapasiteli stadyum yaptık. 147 adet spor tesisisin bakım ve onarımını tamamladık. Samsun’da 4 adet millet bahçesi projesi bulunuyor. Eski stadın yerine yaptığımız millet bahçemizi tamamlayıp Samsunluların istifadesine sunacağız. Canik, Çarşamba ve Bafra’ya da yapacağımız millet bahçelerinin proje çalışmaları devam ediyor. Samsunlu ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yaklaşık 4 milyar lira kaynakla destek olduk. Sağlıkta 37 adet sağlık tesisi kazandırdık. 7 sağlık tesisinin yapımı devam ediyor. Yatak kapasitesi 900 olan Samsun Şehir Hastanesi’nin hazırlık çalışmaları devam ediyor. Toplu konutta Samsun’da 11 bin 519 konut projesini hayata geçirdik. Ulaştırmada 120 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu 309 kilometreye ulaştırdık. Yapımı süren Ladik-Taşova yolunu seneye, Samsun-Bafra arası ve Samsun çevre yolundaki çalışmaları ise 2 yıla kadar tamamlıyoruz. Samsun’da 15 köprü ve viyadük ile Havza-Amasya arasındaki 2 adet çift tüp tüneli tamamladık. Gelemen Lojistik Merkezi’ni şehrimize kazandırdık. Samsun-Sivas arasındaki tren hattının modernizasyon ve sinyalizasyon çalışmalarını tamamladık, bugün resmi açılışını yapıyoruz. Samsun, Amasya, Çorum, Kırıkkale hızlı tren projemizin çalışmaları da devam ediyor. Samsun Çarşamba Havalimanı’nı modernize ettik, yolcu trafiği 175 binden, 1,5 milyona çıktı. Samsun’a 8 baraj kazandırdık. Son 18 yılda inşa ettiğimiz tesislerle 474 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. Yapımını tamamladığımız 107 taşkın koruma tesisiyle, 123 yerleşim yerini ve 28 bin dekar araziyi taşkınlardan koruduk. Halen 21 adet taşkın koruma tesisin inşası devam ediyor. Samsun’daki çiftçilerimize yaklaşık 2,5 milyar lira tarımsal destek verdik. Doğalgazı şehir merkezimizle birlikte 12 ilçemizde kullanıma sunduk. Yakında Alaçam ve Yakakent’e doğalgaz sağlıyoruz. Samsun’a hizmetlerimiz anlatmakla bitmiyor. Önümüzdeki dönemde şehrimizi daha büyük yatırım ve projelerle buluşturacağız."
Kaynak: DHA